4.5

12.9K 823 139
                                    

Sinirden bacağımı hareket ettirip duruyordum.

Annem telefonumu almıştı çünkü odamı çok dağıtmışım?

Bu ne saçma bir şeydi böyle?

Tam Evren'den gelen mesajları okuyacakken, elimden telefon alınıp, Hanımefendinin kilitli odasına koyulmuştu.

Sinir hastası olmuştum.

Gerçekten.

Yanıma birisi hızlıca oturduğunda, ona dönemeden o konuşmaya başlamıştı.

"Ee, sikicem ama artık. Ben seni seviyorum, sen de beni seviyorsun. Aylin'le zaten seninle konuşmadan önce ayrılmuştık. Eee, önümüzde bir engel de yok?"

"Öyle mi beyefendi?" diye sordum ona doğru dönerek.

"Sana kaç tane mesaj attım, farkında mısın?" dediğinde, gözlerimi kırpıştırdım.

"Yoo," dediğimde, eliyle yüzünü sıvazladı.

"Allah'ım sabır ver... " diye tamamlayacakken, elini cebine götürüp, cebinden kolyemin aynısı olan kolyeyi çıkardı.

"Çıkart kendininkini." dediğinde, ellerim istemeden de olsa, boynuma gitti.

Kolyemi çıkartıp, ona uzattığımda, elimden aldı ve ikisini de birbirini tamamlayacak şekile getirdi.

Kolyelerin arkasında minik pırlantalar ile yazılar yazıyordu.

İlk kolyenin arkasında, en çok, seni. Yazıyordu.

Diğer kolyenin de arkasında, seviyorum yazıyordu.

Ve ikisi de birleşince, büyük harflerle AŞIĞIM yazısı ortaya çıkıyordu.

Bir ona, bir de kolyelere baktım.

"Hassiktir lan," dedim ve kendi kendime kahkaha atmaya başladım.

"Of," diyip yüzümü kapatırken, gülmeye devam ettim.

"Eee, şey, işte." dediğinde, ona döndüm ve yüzünün kıpkırmızı olduğunu gördüm.

Benim de ondan farkım yoktu.

Yanaklarım yanıyordu.

Ona baktığımda, gülümsüyordum.

O da benden farksızdı.

"O değilde, kolay oldu galiba." dediğimde, yüzünde ki o ifadeye güldüm.

"Siktir lan oradan, kaç yıldır kaçan kovalanır falan oynuyoruz resmen burada." dediğinde, kahkaha attım.

"Olabilir, ne de olsa şu an şeyiz." dediğimde, benim gibi dirseklerini dizlerinin üstüne koydu ve beni dürttü.

"Şeyiz değil mi? Ona göre şey yapacağım." dediğinde, ona döndüm.

"Şeyini sikerim Evren, adam gibi konuş." dedim.

O da bana baktı.

Ve güldü.

"Tamam, sevgiliyiz değil mi? ona göre sarılacağım." dediğinde, kollarımı kaldırdım ve ona doğru uzattım.

Arada ki boşluğu hemen kendisiyle doldurdu.

Huzurla gülümsedim.

Saçlarıma her zaman yaptığı gibi bir öpücük kondurdu.

Bir nevi, tüm sevgimin karşılığını alabileceğim bir andı bu an.

Yıllarca, hayaline tutunduğum tek andı.

*Şu bölümü yazarken zor şartlar altındaydım amk. Çok sinirliyim.

kalp kırığı|textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin