Ömer eve geldiğinde başı çok ağrıyordu. Ne olduğunu bilmeden gidip abdest aldı ve namazını kıldı, baş ağrısının geçme ümidiyle. Namazını bitirdikten sonra dua ederken aklı dalıp duruyordu.
-"Hergün namazımı kılıyorum ama hiç böyle dalmadım." dedi kendi kendine.
-" Bugün çok yoruldum herhalde ondandır." diyerek aklını dağıtmaya çalıştı.-"Ömeer, oğlum gel hadi kuzum yemek hazır seni bekliyoruz."
-" Tamam, sultanım geldim hemen." diye seslendi annesine.
Yemek yerken Ömer kaşığıyla çorbayı öyle karıştırıp duruyordu. Yemeğine bakıyormuş gibi görünüyor ama aklının başka yerde olduğu her halinden belliydi. Neden başı öyle doluydu ki?!
-"Kuzum yemeğini yesene soğutucaksın!"
. . .
-"Ömer? Ömer diyorum?"
. . .
-" Kızım it sene şu kardeşini bi kendine gelsin."-"Büyük bir memnuniyetle." dedi ablası ve itti.
-" ÖMER DİYORUM, ANNEMİ DUYMİYORMUSUN? "
-" NE? Efendim? Şey.. dalmışım ya kusura bakmayın. Ne demiştin anne?"
-" Oğlum, bitanem, neyin var dalıp duruyorsun? Bişey mi oldu bugün? Yemeyin soğuyacak diyordum duymadın."
-" Yok.. yok annem bişey olmadı. Dalmışım öyle. Şey. . Size afiyet olsun. Ben aç değilim." dedi ve kalktı masadan.
-" Allah, Allah oğlum bari çorbanı bitirseyd.."
-"Boşver anne, Ömer işte dalmıştır yine bi yerlere. Herzamanki kardeşim 1 saat sonra gelir; Anne ben açım der yer yine yemeğini."
-" Bu oğlanda var bir haller ama...Neyse çıkar kokusu."
__________________________________________________Ömerin açısı;
Allahım ne oluyor bana? Kurban olduğum yardım et. Ben böyle bir insan değilim. İşim gücümden başka bir şey düşünmem. Neden durmadan başka şeyler geliyor aklıma? Yarabbi sen aklıma mukayyet ol.
Biraz yatayım belki uykusuzluktan böyleyim dir.
...
O an yatağıma yatıp uyumuşum. Gözlerimi kapatır kapatmaz sanki birden rüya görmeye başladım. O kim?, diye düşündü ruhum. Karşımda bir suret vardı. Bir insan... Evet bir kız. Bu kızı nerden tanıyorum ben?
...-"Kimsin sen?"
-bana bakıp gülümsüyordu-
-" Kimsin dedim? Neden her yerde karşıma çıkıyorsun?"Evet şimdi tanıdım. Bu kız o kız. Bugün çarptığım kız. Ne alaka? Üzerinde beyaz bir elbise vardı. Başında süslü bir başörtüsü. Kara göz, ve kara kaşları ile bana bakıyordu. Yanında bir şey vardı. Tam anlayamıyordum ne olduğunu. Hayvan mıydı o? Rüyalarınız da bazı şeyler tam net olmaz ya. Beyaz bir şey. Sanki bir hayvan.. bir köpek.. Ne? Bana ve o kıza bakıp uğulduyor.
BU BİR KURT.. BEYAZ BİR KURT. Ne güzel bir hayvan bu. O kız ve kurt birbirlerine öyle yakışmışlarki. Sanki senelerdir birbirlerine tanıyorlar dı aralarında bilinmedik bir bağ vardı. O anda kurt bana doğru geldi ve dedi ki:
-" Ne zaman uyanacaksın?"-"Ne?" dedim vee..
-"Oğlum kaalk haydi sabah oldu. Evin erkeği kalk ta ekmek al bize. Hadi oğlum bi koşu alıp gel anneni yorma lütfen." diye bağırdı annem.
-" Nerde o kurt ?"
-" hangi Kurt oğlum? "
-" Beyaz kurt var ya görmedin mi ? Buradaydı. ."
-" Nediyorsun oğlum? Ne kurdu?"
O an anlamıştım her şeyin bir rüya olduğunu. Her yerim terlemiş, gören sabah sabah spor yaptım sanırdı.
Ama neden? Aklımı yitirmek üzereydim. Gerçekten artık yeter, diye düşündüm. Bunların hepsi tesadüf olamaz. İki kere çarpışma, dün tüm gün aklımdan çıkmaması, dua ederken bile duama odaklanamamam, şimdi de bu rüya. Gerçekten yeter, sinirimi bozmaya başladı bu kız, diye düşündüm ve yatağımdan hızlı bir şekilde kalktım.
"Bugün onu eğer görürsem söyleyeceğim ona, çıkmasın bir daha karşıma, ne istiyor ki benden? illaki bulurum söyleyecek bişey " diye düşündüm.
Düşündüğüm gibi oldu mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BIR BOZKURT VAR ...
CasualeBir asena yürekli kıza, ancak bir bozkurt yürekli yiğit yakışır.