"..benim için bir istisna olmanı istiyorum. Bana ait olmanı istiyorum."
Kendimi Jimin'den uzaklaştırmak için bir adım geri attım. Jimin bu hareketime şaşırarak hemen kaşlarını çattı,
"Bir şey mi oldu?" diye sordu.
"Sana inanmalı mıyım?"
Jimin'in şaşkınlığı daha da artmıştı, "Ne?!"
Kararlı gözlerle Jimin'in gözlerine baktım ve konuştum, "Sana inanmalı mıyım? Bu söylediklerin..Taehyung'u kıskandığın için olamaz mı?"
"Ben ve Taehyung'u kıskanmak.." dedi Jimin küçük bir kahkaha atarak, "..Taehyung benim olmadığım neye sahip ki onu kıskanacağım."
Gözlerimi Jimin'den kaçırıp başımı eğdim, bana sahip..
Jimin bana doğru bir adım attı ve başımı nazikçe kaldırdı, "Sana mükemmel bir erkek arkadaş olamam, bunu biliyorum ama..ama yine de denemek istiyorum Seulgi."
"Ben deneme tahtası değilim Jimin. Benim bir kalbim var. Ve eğer onu kendine tamamen aşık edip kırarsan—"
"Böyle bir şey yapmayacağım. Çünkü eğer..eğer yapamayacağımı anlarsan..benden zaten nefret etmiş olacaksın."
"Bu söylediğin çok aptalca—"
"İzin ver Seulgi. Bana izin ver."
Hiçbir şey söylemeden Jimin'in gözlerine baktım. Ona gerçekten aşık değildim..bu yüzden de kalbimi asla kıramayacaktı.
Jimin'in gözlerine baktıkça kalp atışlarımın hızlandığını hissedebiliyordum ama bunu önemsememeye çalışarak gülümsedim,
"İstediğin gibi olsun Jimin."
Jimin tek kelime etmeden beni kendine çekti ve dudaklarıma tutkulu bir öpücük bıraktıktan sonra gülümsedi, "Dersi boşver. Gidelim."
..........................................
Jimin arabayı park ettiğinde geldiğimiz yeri tanıyarak dişlerimi sıktım. Tek kasımı bile oynatmadan kafenin kapısına bakıyordum. O sırada arabadan ne zaman indiğini anlamadığım Jimin kapımı açtı,
"İnmiyor musun?" diye sordu meraklı gözlerle beni süzerek.
Birden kafamı salladım ve kendimi gülümsemeye zorladım, "Geliyorum tabii ki.." dedim ve Jimin'in uzattığı elini tutarak arabadan indim.
İçeri girip bir yere oturduktan sonra kollamı masaya dayadım ve etrafa bakınmaya başladım,
"Burayı tanıdın değil mi?" diye sordu Jimin sahte bir merakla gülümseyerek.
Gerginliğimi saklamaya çalışarak gülümsedim, "Evet hatırlıyorum. Burası—"
"Burası ilk randevumuzu ektiğin yer."
Midem bulanmaya başlamıştı, "Randevu sayılmazdı Jimin." dedim reddederek.
"Düşmanım olmayan güzel bir kızla kafede buluşmak.." diyip kıkırdadı Jimin, "..kesinlikle bir randevuydu."
Kusacakmış gibi hissediyordum. Başımı eğdim ve gülümsemeye devam ederek dişlerimi sıktım. O sırada yanımıza gelen garsona siparişimi hızlıca verdim ve arkama yaslandım. Jimin'in gözlerine bakmayı reddediyordum.
"Söylesene.." dedi Jimin neşeli bir sesle, "..o gün neden gelmedin?"
"Gelecektim ama.."
Jimin masaya iyice yaslandı ve yüzümü görmek için eğildi ama başımı hızlıca çevirdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/162978339-288-k815052.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[✓] liar » seulmin
FanfictionSeulgi elindeki viski bardağını duvara sinirle çarpıp kırdı, "Artık bu şekilde yaşamak istemiyorum!" dedi ve Jimin'e döndü, "Seninle yaşamama izin ver. Bu senin için...sorun olur mu?" Seulgi x Jimin ✐06.10.2018 ✎02.03.2019 #1 - bangtanvelvet /22.11...