Sabah belimin ağrısıyla kalmak hiç hoş olmamıştı.Gözlerimi ovuşturup etrafıma baktığımda dün gece bahçede yattığımızı yeni anlamıştım.Öf yaa kıyafetlerimde kirlenmiş.Hiçbirini rahatsız etmeden sessizce bahçe kapısından içeri girdim.Odama çıkıp kısa bir duş aldım.Dolabımı açıp kot şortumu ve lacivert kısa kollu salaş tişörtümü çıkarıp giydim.Banyoya gidip ıslaklığı artık geçmiş saçlarıma hacim vererek dalgalandırdım ve salık bıraktım.Aşağı inip mutfağa girdim.Camda baktığımda hala bizimkilerin hala uyuduğunu gördüm.Yanıma biraz para aldım ve anahtarlarımı cebime tıkıp evden çıktım.Evin yakınındaki fırından simit poğaça gibi şeyler alıp eve geldim.Tekrar bizimkilere baktığımda Berk'in bahçede olmadığını gördüm.Mutfaktan tam çıkmıştımki merdivenlerden saçını kaşıyarak indiğini gördüm.Beni fark ettiğinde yanıma geldi ve yanağıma öpücük kondurdu.Aynısını bende ona yaptım.
''Günaydın.''
''Günaydın erkencisin.''
''Bugün öyle oldu.Hadi git üstünü değiştirde kahvaltıyı hazırlayalım.''
''5 dakikaya geliyorum'' dedi ve hızlı merdivenleri çıktı.Onun bu haline güldüm ve mutfağa girdim.Çayı kaynaması için bırakıp aldıklarımı teker teker çıkardım.Hepsini güzelce kestim ve tabaklara koydum.Tam elime alıp götürüken Berk gelmişti.
''Bunları bahçeye koyar mısın.'' dedim elimdekileri gösterirken.
''Ne zaman aldın.''
''Sizin uyurken.Neyse hadi bahçeye koy.'' dedim.Elimdekileri alarak bahçeye çıktı.Bende dolaptan domates ve salatıkları çıkarıp yıkadım ve kesme tahtasında kesip tabaklara koydum.Berk yine gelip tabakları aldı ve dışarıya götürdü.Çatalları ve bıçaklarıda ona verdim.Dolaptan patatesleri çıkardığımda Berk'in sesini duydum.
''Gel beri onu ben yapıyım.''
''Peki'' dedim ve patates kızarta işini ona verdim.Bende peynir zeytin ve reçelleri tabaklara koyup bahçeye götürdüm.Patateslerde bittiğinde çayı alıp Berk'le dışarı çıktık.
''Nasıl uyandıralım sence Berk.''
''Hortumu getir ve suyu aç.''
''Peki'' deyip dediğini yaptım.Horumu vermemle bizimkileri ıslatmaya başlaması bir olmuştu.Herkes gözlerini açtığında koşa koşa içeri girdi.Onun bu hallerine gülerken bende suyu kapattım.Bizimkiler üstler değiştirilmiş şeklinde geldiklerinde Berk'le kahkalarımızı tutamamıştık.Bize tehtit etici bakışlar atarak masaya oturdular.Herke oturduğunda ayağa kalkıp çayları döktüm.Yerime oturduğumda Çağla konuşmaya başladı.
''Az önceki sulu şakanız hiç hoşuma gitmedi.''
''O kadar uzun uyumasaydınız cicim.'' dedim simitten ısırırken.
''Her neyse valla bugün ben ve Murat sizinle olamayacağız.Beraber başbaşa bir program yaptık.''
''Valla kusura bakmayın bizimde ben Pelin,Özgür ve Ece çifte randevu yapıcaz.''
''Abicim bende okuldan arkadaşım burdaymış onla takılcaz.''
''Sizi köfte horlar.Gidin bee.'' dedim şakayla karışık.
''Merak etme aşkım.Eğer onlar gitmeseydi ben seninle dışarı çıkıcaktım.İyi oldu işte.'' dedi Berk.
''İyi madem.''
---
Kahvaltımız bittiğinde herkes gitmişti ve toplamak yine bana kalmıştı.Mutfaktan çıkmamla Berk'i görmem bir olmuştu.
''Hadi hazırlan.''
''Niye be.''
''Dışarı çıkıcaz aşkım.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BORN TO DİE
ЮморRÜYA BABASININ ÖLÜMÜNDEN SONRA SADECE KENDİNİ VE AİLESİNİ DÜŞÜNEN ACIMASIZ VE BERK'E BİR KIZKEN BERK ONUN OKULA GERİ DÖNMESİNİ SABIRSIZLIKLA BEKLEYEN AMA OKULUN POPÜLER OCUĞU OLDUĞU İÇİN UMURAMAZ TAVIRLARIYLA BUNU BELLİ ETMEYEN BİRİ.ACABA BUNUN SONU...