16| birthday

3.5K 315 204
                                    

"Senden daha iyi oynadığımı söylemiştim," Hoseok gururla ayağa kalktığında boş gözlerle telefon ekranına bakan Taemin'e gülmüştü. "Hah, bu çok kolaydı. Hoseok-ah benimle de oyna!" Taeyeon elinde kahve tepsisiyle girdiğinde görüş açısına giren Hoseok'a seslenmişti.

Taeyeon, Taemin ve Hoseok'un arasındaki boşluğa yerleştiğinde tepsiyi de masaya bırakmıştı. Onları salonda bırakarak odama geçtiğimde gördüğüm şirin görüntüyle duraksamıştım. Taehyung daha yeni uyanan Iseul'un kıyafetlerini değiştirirken yüzüne kocaman bir gülümseme yayılmıştı. Iseul sessizce karşısındaki bedene bakarken Taehyung'un onu gıdıklamasıyla gülmeye başlamıştı.

"Ah, Jimin?" Taehyung'un beni fark etmesiyle koşarak yanlarına ulaşmıştım. Aynı zamanda kıyafetlerini giydiği için özgür kalan minik kardeşimi kucağıma çekmiştim. "Miniğim uyanmış," dudaklarımı yanağına bastırdığımda ufak kıkırtısını sunmuştu bana. "Ben de sevmek istiyorum," Taehyung ellerini uzatarak söylendiğinde Iseul'u biraz daha kendime çekmiştim. Elinde Iseul'un terli kıyafetleri kalan Taehyung iç çektiğinde Iseul'u ona uzatmıştım. Dudaklarına yayılan gülümseme ile minik bebeği kucağına almıştı.

"Sana benzemiyor," minik bebeğin saçlarını okşadı. "Bana daha çok benziyor," demişti kafasını bana çevirdiğinde. Kaşlarımı çatarak Taehyung'a gülen kardeşime bakmıştım. "Benzemiyor muyuz? O benim kopyam bir kere!" Benziyordu. Iseul bana çok benziyordu.

"Hey bebek bakıcıları," Hoseok içeri girdiğinde hepimizin dikkatini çekmişti. "Iseul zamanlaman çok kötü! Film izleyeceğimiz sırada uyanmış olamazsın." Hoseok hafif kızgın bir tonda söylenirken Taehyung'un kucağında yatan bebeği kollarının arasına çekmişti. "Aksiyon sever misin minik Iseul?" Sorusuna karşı Iseul Hoseok'un saçını yakalamıştı. "Saçlarımı seviyorsun, değil mi?"

İkisinin haline bakarken iç çekmiştim. "Iseul saçınla oynamak istiyor Hobi, onun en sevdiği aktivite." Hoseok gülerek Iseul'a kafasını uzattığında kollarıyla sıkıca sardı bebeği. "O zaman istediğin kadar oynayabilirsin." Iseul minik ellerini Hoseok'un eline uzattığında kısa bir sürenin sonrasında huysuzlanarak geri çekilmişti. Hoseok somurtarak Iseul'un yüzüne bakarken Iseul minik elleriyle Hoseok'u itmeye çalışmıştı.

Hoseok endişeli bakışlarını keserek Iseul'a gülümsemediğinde dudağının üstünde çıkan gamze Iseul'un dikkatini çekmişti. Minik parmağı gamzeyi yokladığında çığlık şeklinde bir gülüş sunmuştu Hoseok'a.

"Sıra ben de!" Taehyung ayağa kalkarak Iseul'u almak isteğini işaret ettiğinde Hoseok iki adım gerilemişti. "Sabahtan beri ona sen bakıyorsun, sıra ben de Tae." Kız kardeşim için tartışma başlatan ikiliyi sezdiğimde hızlı bir hamle ile Iseul'u kucağıma almış, Taehyung ve Hoseok'u odada bırakarak oradan ayrılmıştım.

Salonda gelen bir başka gürültü sesleri dikkatimi çekerken küçük evimizin salonuna geçmiştim. "Noona kaç el oldu bir türlü yenemiyorum seni, bırak da gururumu yere atıp ezeyim." Taemin'in ağlamaklı sesine karşı Taeyeon'un güçlü kahkahasını işitmiştim. "Bir saattir kol bozuk diyen çocuğa ne oldu?"

Yanlarına geldiğimde ikisinin de dikkatini çekmeyi başarmıştım. "Oh, benim minik bebeğim uyanmış!" Taeyeon'un neşeli sesine karşı Iseul kollarını boynuma dolamıştı. "Korkuttum mu seni?" demişti bu defa, endişeyle.

"Noona bir el daha!" Taemin dikkatini tekrar oyuna çevirdiğinde bu kez Taeyeon'un oturduğu yerde oturmuştu. "Uslanmaz velet," diye söylenen Taeyeon dayanamamış Taemin'in yanına oturarak oyunu başlatmıştı.

"Jimin," Iseul'un ağzında yuvarlayarak söylediği ismimle ikiliyi bırakarak ona dönmüştüm. "Efendim meleğim?" Kollarını boynuma doladığında biraz daha sarmaladım onu. "Oyun!" diye bağırmıştı. Canı sıkıldığı zamanlar oyun diye bağırır ve onunla oyun oynamamı isterdi. Yine can sıkıntısıyla söylenmesine karşı minik kardeşimin odasına geçmiştim. Halının üstüne bıraktığım bedeni kısa bir süreliğine yalnqız bırakarak oyuncak kutusunu aramıştım.

lil meow | yoonmin (devam etmiyor) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin