~İblislerle Randevu~

5 1 1
                                    

Raven'dan;

Sabah alarmımın sesiyle uyandım. Bu gün öğlene kadar dersim vardı ve biraz daha uyursam geç kalabilirdim.

Yanımda uyuyan Alec'e bakıp yataktan kalktım ve banyoya gidip yüzümü yıkadım. Odaya dönüp camdan baktım bu gün hava yağmur yağıyordu.

Dolabımın önüne geçip ne giyiceğimi düşündüm ve en sonunda karar verdim. Oversize beyaz MTV yazılı sweatshirt ve siyah yüksek bel skinny jean giydim. Ayakkabı olarakta Martenz postallardan giydim.

Saçlarımı dağınık topuz yaptım ve telefonumla sırt çantamı alıp odadan çıktım. Sınıfa gidip her zaman ki yerime oturdum. Bay Franco,içeriye girince ayağa kalktık.

Bugün derste asalarla çalışma yapmıştık çok eğlenceli geçmişti. Ders bitimine yakın çok acıktığımı hissettim ders bittiğinde telefonumu açıp Victoria'yı aradım.

-Günaydın.
-Günaydın. Neredesiniz?
-Yemekhaneye gidiceğiz sen neredesin Rave?
-Dersten şimdi çıktım ve çok açım beni bekleyin.
-Merdivenlerin oraya gel
-tamam.
-görüşürüz
-görüşürüz.

Onların yanına gittim ve hepsiyle sarılıp günaydınlaştım. Yemekhaneye gidip masamıza oturduk. Luna "Angel, peçete verir misin?" Angel,peçeteyi tam uzatacakken Dylan,Luna'nın yanına oturup ona peçeteyi verdi.

Mars,Luna'ya Peach Smile atmıştı. Harmony ve ben bunu fark edince güldük. Jase, ayağa kalkıp "Arden,yıllardır ritüel düzenler. Yarın her sene aynu tarihte olduğu gibi bu ritüeli gerçekleştirip NYX'e teşekkür etmeliyiz. Kızlar, ritüele ilk katılıcağınız için daha dikkatli olmanız gerekiyor. NYX, sizi her halükarda bağışlıyacaktır fakat yine de dikkatli olmalısınız. Ritüel gecesi kimseyle kavga etmemeli ve tartışmamalısınız o gece de olumlu duygular beslerseniz NYX de size pozitif bakıcaktır." Dedi.

Brien "Harmony" dedi. Harmony şaşkın gözlerle ona bakarak "Efendim?" Dedi. Brien "bunu saklayamam umarım bu konuşma seni kırmaz ve sorularımı dürüst bir şekilde cevaplarsın. Aksi taktirde zihin okuyabildiğimi unutma" dedi.

Harmony "pekala. Dinliyorum" Brien "Öncelikle bunu herkesin bilmeye hakkı var eğer bir grupsak. Harmony, seni kütüphane arşivinde Aiden'la gördüm. Aiden, yaralanmışa benziyordu ve sen ona ilk yardım yapmıştın. Neden gizledin? Neden Aiden'a yardım ediyorsun?" Dedi.

Bunu duyunca hepimiz şaşırmıştık iki kişi hariç. Luna ve Dylan kızgınlıkla Harmony'e bakıyordu haklılardı. Luna, yüksek bir ses tonuyla "Harmony eğer bu doğruysa benimle bir daha konuşma" dedi.

Harmony "açıklama yapmama izin ver. Aiden,kötü biri değil. O gğn yaralandığı zaman revire gitmek yerine kütüphaneye gelmişti. Kolunu öyle görünce yardım etmek istedim hatta Angel'ı çağırıcaktım ama gelmez diye denemedim bile. Aiden, bilgisayar sınıfında elektriği düzeltmek için varmış seninle veya seninle bir alakası yok." Dedi

Luna ve Dylan'ı gösterip. Brien "sana onun kötü olmadığını düşündüren nedir?" Dedi. Luna, sinirle "kesin sesinizi onu savunmaktan başka yapıcağı bir şey yok." Dedi.

Harmony'nin gözleri dolmuştu ve elinde sıktığı peçete buzlanmıştı. Harmony hızlıca ayağa kalktı ve bağırarak "Doğru. Yok. ÇÜNKÜ ONA AŞIĞIM" dedi.

Ağlayarak yemekhaneden ayrıldı. Luna, sinirle önünde ki bardağı yere fırlatıp gitti. Onun peşinden Mars koşmuştu Dylan gitmek istesede Luna şuan sinirli olduğu için engellemiştik.

Victoria ve ben de hızlıca Harmony'nin peşinden gittik. Odasına gittiğini tahmin etmiştik ve odasına girdiğimizde orada değildi. Odasının camından dışarıya bakınca fırtınalı havada yürüdüğünü gördüm. Bu kıza soğuk etki etmiyor olabilit ama Şimşek diye bir olay var.

Odadan çıkıp koşarak bahçeye gittik Victoria ile aynı anda dikkatimizi çeken şey Harmony, yürüdüğü yerleri buza çevirmişti. Hisleri şuan yoğun olmalı. Fazlasıyla hem de.

Victoria, bağırarak "Harmony,yürümeyi kes!" Dedi. Haklıydı çünkü böyle giderse fırtınanın da etkisi artıcaktı ve hiç istemediğim o şey olabilirdi.

Harmony,bağırarak "Beni rahat bırakın. Hiç biriniz beni anlamıyorsunuz dinlemediniz bile. Yalnız kalmaya ihtiyacım var. Kimseyle konuşmak istemiyorum. Lütfen!gidin buradan!" Dedi.

Ben sesimi fazla yükseltmiş olmalıydım arkasına dönüp bakmasını sağlamıştım "Eğer bir adım daha atarsan seni burada öldürürüm. İblis dünyasının açılacağını biliyorsun Amacın ne senin! Kendine gel!" Dedim.

Harmony, ağlayarak dizlerinin üstüne çöktü,üşümeye başlamıştım yağmurdan sırılsıklam olmuş ve üşüyorduk.

Fırtına daha çok artmıştı korkmaya başlamıştım. Harmony, daha çok ağlamaya başlamıştı iyice sinirlenmiştim. Ona doğru yürüyordum ama rüzgar etkisini arttırıyordu.

Hayır. Hepimizin korktuğu şey olmuştu iblis dünyasının kapıları açılmıştı. Gökyüzü kırmızı,bulutlu ve şimşekliydi.

Yağmur kesilmişti bulutlar hızlı hızlı hareket ediyordu korkuyordum. Hepimiz korkuyorduk. Şatoda ki herkes bahçeye gelmişlerdi. Harmony'i sorarsanız.

Artık ondan bahsetmek bile istemiyordum tek yaptığı ağlamaktı. İblis dünyasının kapısı onun yüzünden açılmıştı ve kimse kapamazsa ölüceğimiz anlamına geliyor.

Hepimiz Valentine'ın kölesi olup yok olucaktık. Etrafta siyah karaltılar görüyordum bunların iblis olduğundan emindim ama bir terslik vardı. On iki tanelerdi hepsi etrafımda çember oluşturmuş dönüyorlardı dengemi sağlayamayıp dizlerimin üstüne düştüm. Dudaklarımda ki demir tadını alınca kan kustuğumu anladım.

Aynı şeyler yine tekrarlanıyordu işte Ölücek miydim? Bilmiyorum. Canım yanmıyordu etrafta ki sesler boğuk geliyordu anlayamıyordum.

Ama onların ailem olduğundan emindim. Karaltılardan başka bir şey göremez olmuştum. Sesler kesildi artık karaltıları bile göremiyordum hiç bir şey hissetmiyordum.

Ağzımda ki kan tadı dışında şatonun bahçesinde düştüğüm beton değildi üstünde durduğum. Yalnız olduğumu düşünerek ağlamaya başladım ta ki kafamdan hiç çıkmayan o karaltıyı görene kadar.

Karaltı bana doğru yaklaşıp pelerinini açtı b-bu bir kadındı. Çok güzek ve temiz bir kadındı bana elini uzattı ama titremekten ellerimi uzatamadım bile.

Kadın yumuşak ve düşük tonda ki sesiyle "Raven" dedi. Tek yapabildiğim ona bakmaktı "Benden korkmanı istemiyorum." Dedi.

Sonunda dilimi uyuşmaktan kurtarıp "Kimsin?Neden beni rahat bırakmıyorsun?Ne istedin benden?" Dedim bağırarak. İşaret parmağını dudaklarına götürüp susmamı istedi. "Lety. Sana bir şey hatırlatıyor mu?" Dedi "Hiç hatırlamadığım annemi hatırlatıyor." Dedim.

Kadın ağlamaya başlamıştı ne yapacağımı bilmiyordum bağırarak "Sorularıma cevap ver" dedim. Elimi tutup gözlerimi kapattı.

Bahçede köpeğiyle oyun oynayan küçük bir kız çocuğu ve onu videoya kaydeden annesi.

Doğum günü partileri,Okul zamanı,Arkadaşlar görüyordum. Bu görüntülerde gördüğüm kadın karşımda duruyordu.

Gözlerimi açıp "Neden bunları görüyorum?Sen kimsin ve eğer kafamın içinde gezen sensen ne kadar acı çektiğimi biliyor musun?" Dedim.

Kadın "Onlar senin anıların Raven Frangipane. Bu gördüğün kadın da annen" dedi.

..................

Revive And Revulation (R&R)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin