CARMEN

11卍Kan

Ben geeeeeeldiiiiiim, nasılsınıııııııııııııızzz?
dpdşdğşffğfödşödfş uzatarak yazmak çok hoşuma kaçıyor :d

×××

"Ben... Ben hiçbir şey yapmadım ki. O, o benim üstüme geliyordu. Korktum. Nasıl oldu anlamadım. Bir anda oldu. Anlamadım. Bir anda oldu." dedi sayıklaya sayıklaya. Delirmiş gibiydi.

Yine bir şeylere bulaşmıştım. Ve sonu hiç mi hiç benim için iyi gözükmüyordu. İnsanlar için daha ne kadar fedakar olabilirdim ki? Mantıklı düşünüp, mantıklı hareket etmem gerekiyordu.

"Dışarıda çocukların var, onların yüzüne nasıl bakacaksın?" dedim hayretle.

"Onlar benim çocuğum değil! Onlar başka fahişenin çocuğu!" diye nefretini kustu.

Bir anda ayağa kalkıp fırlattığı bıçağı eline aldı tekrar tekrar sapladı adamın göğsüne. Midemin bulandığını hissettim. Yüzüme kan sıçrıyordu. Dayanamayıp "Dur artık!" dedim. Ellerini tutmaya çalışırken elimi kesti. Bir anda durdu. Elime bıçağı tutuşturdu.

"Sen öldürdün!" diye bağırdı. Şaşkınlıktan ağzım açık kalmıştı.

"Ne diyorsun sen?" diye mırıldandım.

"Sen öldürdün, sen! Eğer öyle demezsen o dışarıdaki piç kurularını öldürürüm!" diye bağırdı. Kafamı yana yatırıp ona bakmaya devam ettim. Ne çeşit bir manyaktı bu böyle?

Umursamıyormuş gibi "Bana ne? Ne yaparsan yap!" diye bağırdım ve bıçağı yere koydum. Bıçağı koydum yerden alıp bana doğrulttu.

Bu yaşadıklarım bir rüya olmalıydı.

"Korktuğumu mu sanıyorsun?" dedim gülerek. Bir süre sonra kahkahalara dönmüştü. Ve sonunda delirmiştim.

Çok güzel bir kadındı. Beline kadar uzanan sarı saçları vardı. Lidya'nın aksine çünkü Lidya'nın saçları kızıldı. Gözleri yemyeşildi. Burnu biçimliydi ve her nefes alışında burun delikleri büyüyüp küçülüyordu. Bıçağı adamın göğsüne sapladı. Bıçak adamın göğsünde duruyordu. Ellerini dizinin üstünde birleştirip bir süre bekledi.

Daha sonradan aklına bir şey gelmiş olmalı ki sırıtmaya başladı. Ayağa kalktı ve odadan çıktı. "Nereye gidiyorsun?!" diye bağırsam da umursamadı.

"Geçin içeri!" diye bağırdı.

İçeri Lidya ve Aras girince ilk Aras sonra Lidya ile göz göze geldim. Aras şaşkınca bakıyordu. Lidya ise çoktan ağlamaya başlamıştı.

"Kim bu kadın?!" diye bağırdı kadın.

"Ne yapıyorsun sen?" diye bağırdım ben de.

"Kocamı öldürdün!" diye bağırdı. Bu kadın cidden delirmişti.

Aras yavaş adımlarla yanıma geldi. Bir bana bir de babasına bakıyordu. Kadın Lidya'nın kulağına eğilip bir şey söyledi ve saçlarını okşadı. Lidya odadan çıkmıştı.

"Sen mi yaptın cidden?" dedi Aras. Kafamı iki yana salladım. Gözlerim dolmuştu. Benim ne işim vardı burada?

Ayağa kalktım. Odadan çıkarken kadın kolumu tutmuştu. "Bırak beni deli! Sen öldürdün kocanı!" diye bağırdım.