Arabaya bindiğimde bana kocaman gülümsedi. Tanrım! Harika gülümsüyor.
''Selam'' dedim.
''Selam. Hangi filme gidelim.''
''Bilmem.'' deyip telefonumu çıkardım. Sinemalar'a baktım.
''Cehennem meleklerine ne dersin?'' dedim.
''Ah o gelmiş mi? Evet ona gidelim.''
''Peki.'' deyip saatlerine baktım.
''Tanrı aşkına gaza bas biraz 20 dakika sonrası için bir seans var. Ve..... Yer de var. Harika hadi gazla.'' dedim. Tepkime kıkırdadıktan sonra gaza bastı. Zar zor yetişip, koşa koşa sinema katına çıktık. Ve bileti aldık. Biz girdiğimizde reklam göstermeye başlamışlardı. Yerimize geçip seyretmeye başladık.
----------
Koca bir harika. Herşey harika. Film bitti. Film boyuna bi kaç kere beni izledi inanabiliyormusunuz? Belki de daha fazla izledi ama fazlaca filme konsantre olmuştum. Koca hamburgerimi yerken de bana bakmıştı. Ben de ona hiç kibar olmayacak bir şekilde ''Ne?'' dedim.
''Ayı gibi yiyorsun? Kaç yıldır açsın allah aşkına.''
''Sana cevabım tam olarak şu diyip ağzımı açtım. Böylece yediklerimi görmüştü. Yüzünü buruşturduktan sonra kahkaha atmaya başladı. Tanrım Çok yakışıklı. Fazla iyi bir gündü. Sonunda beni evime getirmişti. Saat 11 gibi falandı. Kahve içmeye falan gitmiştik.
''Teşekkürler.'' dedim.
''Seni sevdiğimin umarım farkındasındır.''
''Ne?''
Bi dakika bi dakika. Ne dedi o ? Resmen beni sevdiğini söyledi değil mi? Halüsinasyon falan görmüyorum.
''Beni duydun ve bunu bir kere daha tekrarlayacağımı sanmıyorum.'' dedi çarpık gülümsemesini yüzüne yerleştirirken. Ne diyecektim? Ben de seni falan mı? Ah hayır bunu yapmayacaktım. Ona yaklaşıp dudağını öptüm. Bu bir tür öpüşme değildi. Yanağını öper gibi dudağını öpmüştüm. Buna şaşırmışa benziyordu. Birşey söylemeden kapıyı açıp arabadan indiğimde camı açıp:
''Hey sen buna öpücük mü diyorsun?'' dedi.
Gülümseyip ''İyi geceler.'' dedim. Ve apartmandan içeri girdim.
----------------
Yukarı çıkıp aptal aptal gülümserken pijamalarımı giyinip işlerimi hallettim. Ve yatağıma uzandım. Gözlerimi kapadım. Ama uyumuyordum. O sırada abimin odasından gelen sızlanmaları duydum. İlk başta aldırış etmedim ama sonra iyice artmıştı. Yatağımdan çıkıp abimin yanına gittim.
''Abi?'' dedim ışığı açmadan. Bir şey göremiyordum. Bu yüzden ışığı açtım. Ve gördüğüm şey beni endişelendirmeye yetmişti. Abim terler içindeydi. Ama uyuyordu. Yanına gidip elimi alnına yasladım. Ve amantanrım. Resmen yanıyordu. ''Abi kalk hadi uyan.'' diye dürtmeye başladım onu. Sonunda bitkin gözlerini açtı. ''Üşüyorum.'' diyince üzerindeki pikeyi hemen üzerinden aldım.
''Hey napıyorsun sana üşüyorum dedim.'' dedi.
''Sakın uyuma salak.'' deyip tualte koştum. Çekmeceden ateş ölçeri alıp abimin yanına gittiğimde 39 du. ''Ah lanet olsun.'' diye söylendim
Ne yapacaktım. Abim daha önce hiç bu kadar hasta olmamıştı. Genelde böyle yatan kişi ben olurdum. Mutfağa gidip ağrı kesici ve su aldım. Ve abimin yanına döndüm.
''İç şunu.''
İkiletmeden içti. Ama hala birşeyler yapmam gerekiyordu. ''Tanrı aşkına abi uyuma.'' dedim. Uyumaya yeltenince. Elimi alnına yasladığımda hala yanıyordu. Artık yapacağım tek bir şey kalkmıştı.
''Hadi abi kalk.'' deyip onu doğrulttum. ''Nereye gidiyoruz?'' deyince onu aldırmadan kolunu omzuma attım ve onu kaldırdım.
''Tanrı aşkına! Ne yiyorsun sen? Çok ağırsın.''
Tüm yükünü üzerime öyle bir vermişti ki sanırım kusacaktım. Onu banyoya götürdüğümde küvete otutturdum.
''Umarım düşündüğüm şeyi yapmassın.'' dediğini duydum.
''Hayır abiciğim tamda onu yapacağım.'' deyip soğuk suyu açtım ve üzerine tuttum.
''Hassiktir. Kapat şunu Ayleeeeeen. Üşüyorum ... Lanet olsun! Bana yardımı olduğunu mu sanıyorsun? Böyle kardeşe ben... Kapat şunu.'' diye bağırıyordu. Ama ona aldırış etmiyordum. Bir süre sonra suyu kapattım. Onu odasında sandelyeye otutturup yeni pijamalarını çıkardım. Şimdi sersem gibi değildi. Ve hatta kendindeydi. Ama hala bitkindi. T-shirt ini çıkarmasına yardım ettikten sonra pijamaları ve temiz iç çamaşırlarını ona fırlattım.
''Üzerini giyin.'' deyip odadan çıktım. Şimdi ne yapmam gerekiyordu. Bir nane limon mu yapmalıydım. Ah, hayır. Sanırım o mide bulantısı içindi. Çay mı yapsam içi ısınır. diye süşündüm ama bir türlü emin olamadım. Odasına gidip kapısını tıklattım. Gir diye mırıldanınca odasına girdim.
''Miden bulanıyor mu?'' diye sordum. Yatağında oturuyordu. ''Hayır.'' dedi. ''Pekala''' deyip komidinin üzerine bıraktığım ateş ölçeri aldım ve abicik in ateşini ölçtüm. ''37 buçuk.'' diye mırıldandım. ''Bir dahiyim. Bu duş her zaman işe yarar.'' dedim.
''Çok ta mütevazı.'' dedi abim. Ona gülümseyip
''Daha iyi misin? Hala üşüyor musun?'' diye sordum.
''Hayır bitkinim.'' dedi. ''Hadi yat deyip mutfağa gidip bir bardağa su koyup abimin yanına geri döndüm. Yatağa girmiş üzerini boynuna kadar kapamıştı. Bardağı komodine koyup üzerindeki örtüyü beline kadar çektim.
''bu kadar yeter. İyi geceler.'' dedim ve odama döndüm. Bu sefer de bir abi iyileştirmenin sonuna gelmiştik. Kim bilir abim daha ne zmaan büyüyecekti?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abicik
Teen FictionGıcık, sinir ama bir o kadar da harika bir abi. Hayalleri ve güzel düşünceleri olan genç bir kız. Bu ikisi kardeş olursa.. İçinde aşkı, kardeşliği, dostluğu barındıran bir hikaye.