Diğer 7 bölümü atlamayın.
"Doğu?" dedim şaşkınlıkla. Hala tek bir mimiğim oynamamıştı.
"Efendim?" dedi normal bir şekilde.
Elimdeki telefonu kaldırdım. "Sen?"
Usulca başını sallarken çimlerin üzerinden ayrılarak beton zemine geçerek tam karşıma dikilmesiyle bir adım geriledim. Bu hareketimle kaşları çatıldı.
"Sen, benden nefret ederdin." dedim titrek bir sesle. Aslında tek derdim Batı'nın onu görecek olmasıydı. Engel olmaya kalksam iyice şüpheleneceğini de biliyordum.
"Ben hiçbir zaman sevgimi dile dökemedim, Seren." derken derin bir nefes aldı. "Üzgünüm."
Başımı iki yana salladım. "O kadın?" dedim gözlerim dolarken. "Nasıl haberin oldu?"
"Seni hep takip ediyordum." demesiyle bir adım daha geriledim. "Benden korkma, Seren."
Alayla güldüm. "Ne güzel salak konumuna koymuşsun bizi."
"Bak." dedi ama elimi kaldırıp susturdum.
"Hiç biri umrumda değil ama Batı..." Direkt gözlerine baktım. "Batı'yı hiç düşünmedin mi?"
"Sikerim Batı'yı." diye soludu. "O olmasa..."
"Sakın devam etme!" diye bağırdım. "Sen iğrenç bir insansın, Doğu."
Sinirle çenesi kasılırken açtığım mesafeyi birkaç adımla kapatarak dibime kadar girdi. "Seren..." dedi tehditkar bir sesle. "Sus."
Tam geri gideceğim sırada kolumdan tutarak olduğum yere sabitledi. Kolumu çekmeye çalışmamla daha da sıktı.
Boşta kalan elimle sertçe suratına bir tokat geçirirken, "Haraketlerine sahip çık!" diye bağırdım.
Eli yanağına giderken gözleri gözlerime kenetlendi.
Gözlerim hem sinir hem de üzüntüden dolarken dişlerimi sıktım. "Ne diyeceğim ben sana?" dedim çaresizlikle. "Babamın yüzünü gösteren adam, sevdiğim kişinin ikizi ve şu hayatta canımı yakan birisi."
"Seren..." dedi ama tekrar susturdum.
"Sevgi anlayışın ne, Doğu? Karşındakini kırmak mı?"
Yüz ifadesi şaşkınlıkla yıkanırken kafasını eğerek bana baktı. "Özür dilerim."
"Batı'dan ayrıl, dedin." dedim direkt ona bakarken. "Ne düşündün bunu derken?"
"Bana gelirsin diye düşünmedim." dedi lafımı keserek. "Ama en azından sevdiğim kadın, gözümün önünde aşkını yaşamaz dedim."
Şaşkınlıkla kafamı iki yana salladım. "Beni boş ver, kardeşine ne diyeceksin?"
"Umrumda değil." dedi omuz silkerken. "Kimi seveceğimizi seçemiyoruz."
Başımı salladım. "Haklısın ama bu arkasından iş çevirmeni gerektirmiyordu."
"Bana Batı'yı savunma!" diye bağırdı.
"Bu anı hiç yaşamadık." dedim banka uzanıp çantamı alırken. "Ne ben bunları gördüm, ne de sen."
Aniden kolumdan yakalayıp beni durdu. "O, o kadar kolay mı?" dedi sessizce. "Ben artık içimde yaşamak istemiyorum. Bu duygu söküp atılmıyor."
Kolumu çekmeye çalıştım ama bırakmak yerine diğer elimi de tuttu.
"Senden vazgeçemeyeceğim, Seren. Sadece bekleyeceğim. Merak etme sizi tekrar ayırmayacağım." dedi dakikalardır dile getiremediğim gerçeği söylerken.
Dişlerimi gıcırdattım.
"Her üzüldüğünde ilk ben geleceğim yine. Bir nefesin kadar yakın olacağım."
"Manyaksın sen!" diye bağırdım. "Kafayı yemişsin!"
"Senin yüzünden!" diye bağırdı o da. "Bir kez bana Batı'ya güldüğün gibi güldün mü? Bir kere bana arkadaşlarına davrandığın gibi davrandın mı?"
Gözlerim irice açıldı. "Yaptıklarını unutma. Batı ile bizi iki kere ayırdın, en büyük sırrımı gidip Batı'ya anlatarak kavga etmemize neden oldun, ne zaman sizin eve gelsem bir şeyler yaparak beni evden kovdun, siz de kaldığımda saçımı kestin." Durup ona baktım. "Sayıyayım mı daha?"
"Neden yaptın diye sormadın hiç." dedi kafasını bana yaklaştırarak. "Sevgimi gör istedim."
Kafamı geriye doğru çekerken güldüm. "Gözyaşlarımdan görememişim, kusura bakma."
"Doğu!" diye bağıran sese ikimizde aynı anda dururken nefesim boğazıma takıldı kaldı.
Eh çoğunuz tahmin etti sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sosyal Deney
Short Story#tamamlandı. | kısa hikâye | texting Deney yapıyorum diye bir insanın hayatını ne kadar değiştirebilirsiniz? 26.01.2019