" Yâr diyerek seviyoruz,el olup terk ediliyoruz! Hayatın kanunu değil, oyunu bu sevgilim..."
❄ ❄ Derin İzler ❄ ❄
Sol eliyle arkasına geçmemi işaret ettiğinde bekletmeden arkasına geçtim. Adam o kadar korkmuştur ki yüzünün rengi kırmızıya dönüştü.
Mahir sert bakışlarını adamın tuttuğu çakıya indirdi. Alayla dudağını kıvırıp, sırıttı.
" Onu bacağına sapla," dedi bıçağı işaret ederken. Adam şaşkın gözlerle ona bakarken bende aynı şekilde sırtına bakıyordum. Hastalıklı mıydı bu adam? ya da psikopat.
Adam kafasını olumsuz anlamda salladığında, Mahir'in kaşının üzerindeki damarın attığını gördüm. Sinirlenmişti.
" Sapla!" dedi korkutucu derecede bağırırken. Gözlerim dolmuş bir şekilde olanları izliyordum. Keşke şu an yatağımda uyuyor olsaydım.
Adam, Mahir'in sesinden ürkmüştü. Bana o ahlaksız teklifi yapan o değilmiş gibi titriyordu. Bana yaşattığını ona yaşatıyordu.
Adam sulanmış gözleriyle bir bana bir Mahir 'e bakıyordu. Birazdan yalvaracak gibi bir hâli vardı.
" En sevmediğim şey nedir biliyor musun? " diye sordu yüzüne yapay bir gülüş eklerken.
Adam kafasını iki yana sallayıp anlamadığını belirti. Korkudan ağzını bile açamıyordu.
" Lafı ilk seferde anlamayan insanların boş bakışlarından nefret ederim. " Mahir silahı tuttuğu sağ elini adamın sol bacağına doğrulttu.
Tetiğe bastığında, duyduğum tiz patlama sesi şimdi büyük bir patlamayla cereyan etti.Adam acıyla bağırıp yere yığıldığında eliyle bacağına bastırıyordu.
Ellerimle yüzümü örttüğümde korkudan titremeye başladım. Soğuğu hissetmiyorum ne yazık ki.
Bir kâbusun içindeydim ve uyanmak için kendini cimcikliyordum.Ellerimi yüzümden çektiğimde Mahir'in silahına sırıtarak baktığını gördüm. Ona sempati duyuyordu sanırım. Manyaktı! Adam yerde çığlıklar ata ata ağlıyordu.
" Dediğimi yapsaydın, bu kadar acı çekmezdin." Acıma duygusu yoktu sesinde.
Umursamaz, sarsılmaz ve duygusuz gibiydi.
Ağlıyordum. Nedenini bilmiyordum ama ağlıyordum. İçimi dökmek istiyorumdum sebepsizce.Silahı beline özenle yerleştirirken sonra bedenini bana çevirdi. Gözleri sinirden yerinden çıkacakmış gibi bakıyordu gözlerime.
Dibime kadar yaklaştı ve sert nefesi yüzümü okşadı. Delip geçti desem daha doğru olur.
" Sana bekle dedim, " dedi tek kaşını kaldırarak.
" Silah sesi duyunca...Sana bir şey oldu zannettim." Sesim ağladığım için titrek çıkıyordu. Neden böyle bir şey söyledim ki? Kesik kesik nefes alıp veriyordum. Vücudum kaskatı kesilmişti. Yeşil gözlerime bu gece kan sıçramış, kirlenmişti.
" Benden sanane kızım? Sana bekle dediysem, bekleyecektin. Az kalsın adam boğazına bıçağı geçirmişti." Sıkıntıyla, pürüzsüz yüzünü avuçladı.
" Salaksın! " dedi dişlerinin arasından koşunurken.
Şu ana kadar sabretmeye çalıştım ama kendini beğenmiş bir delinin bu yaptıkları akıl almazdı.Alkan böyle biri değildi, yüzü benziyordu ama karakteri kesinlikle o olamazdı. Alkan yuvasız kalan bir karıncanın evini arayacak kadar merhamet kokuyordu.
" Sensin, " diyerek işaret parmağımı ona doğru yönelttim. Sesim tehtikrak biraz da sert çıkmıştı. Gözlerini ciddi olmayan bir tavırla devirdi. Tek kaşını kaldırıp, yüzünü ekşitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİN ÇAĞRISI
Teen Fiction"Ona kalbimi sundum." "Sevecğini düşündüm." "Âşık olacağını..." "Gözyaşlarımı sileceğini..." "Yaralarıma merhem olacağını..." "Ruhuma dokunacağını..." "Nefesim olacağını..." Dudağım muzipçe kıvrıldı, gözlerim puslanmıştı. "Öyle de oldu." " Kalbini...