29. Bölüm "Tekrarlanan Şeyler"

652 45 4
                                    

Sizi yeni bölüm için beklettim, çok özür dilerim doğrusunu söylemek gerekirse neden yazmadım, hiç bilmiyorum.Bu yüzden bunun bir açıklamasını yapmayacağım gjfdklgd İyi okumalar -yaptığı en kötü giriş konuşması buydu- umarım bölümü beğenirsiniz!

Öpücüğün etkisi kabine döndüğümde de devam ediyordu.Kabindeki aynada kendime baktım.Yüzümdeki sırıtışı fark ettiğimde daha fazla sırıtmaya başladım.

Hım, evet.Sakin ol.Barış böyle etkileyici olmayı nasıl başarıyordu?

Bir an için aynı etkiyi onda yaratıp yaratmadığımı düşündüm.Onu şu ana kadar bir sürü kızın öptüğünü biliyordum ama aynı etkiyi yaratıyor muydu? Kendimi ister istemez büyük bir soru altında gördüğümde elbiseyi üstümden çıkarmaya karar verdim.

Elbiseyi almak için kasaya ilerlerken etrafa bakındım.Tanıdık bir yüz görene kadar bakmaya devam ederken gözüm siyah pantolonlu çocuğa takıldı.

Yeliz'in yanında gülerken farklı görünüyordu.Daha genç,canlı gibi.Tolga ve ben hiçbir zaman çok samimi olmamıştık.Oturup baş başa konuştuğumuz olmamıştı, güldüğünü de pek görmemiştim ama şu an gerçekten iyi görünüyordu.Herhangi bir kızın dikkatini kolayca çekebileceğini fark ettim, havalı bir saçı,güzel kalçaları ve güzel bir burnu vardı.Şu an yan profilden baktığımı düşünürsek...

"Neye bakıyorsun sen?"

Belimde hissettiğim el ürpermeme neden oldu.

"Tolga ve Yeliz ne zaman geldi?"

Gözlerini kısarak o ikisine baktı. "Emin değilim.Tek emin olduğum Yeliz'in Deniz için geldiği."

"Tolga neden burada peki? Yani ben ikisinin çıktığını düşünüyordum, ama Yeliz Deniz için geldiyse..."

"Yeliz iyi bir arkadaş, ama Deniz açısından baksaydım o olay orada kalırdı.Yeliz'i severim, ama Deniz'le olmasını da istemiyorum açıkçası."

Başımı salladım.

Beni kendine çekerken kasadaki sıranın bittiğini fark ettim.Elimdeki elbiseyi alarak önüme geçtiğinde koluna dokundum. "Bırak da ben alayım."

"Dalga mı geçiyorsun sen? Yemeğe çıktığımızda da hesap ödemeye çalışacak mısın?" diye beni azarladığında sesimi çıkarmadım.Zaten çıkarsam da beni takmazdı, çünkü cevabımı beklemeden önüne dönmüştü.

Ben de sıradan çıktım ve kasanın öbür ucunda beklemeye başladım.Akan burnuma tepki olarak peçetemi çıkardım ve burnuma sardım.Hasta olmaktan nefret ediyordum.

"İnadını bırakıp hastaneye gitmek ister miydin?"

"Hayır.Barış," bana yaklaşan bedenini ittirdim. "Gerçekten hasta olmak istiyor musun?"

"Sana  "senden bulaşan hastalığın olsun" mu dememi bekliyorsun?"

Gülümsedim. "Sadece uzak dur."

Omuz silkti ve kollarıyla beni sararak sürüklemeye başladı.Yeliz ve Tolga'nn yanına gittiğimizi fark ederek strese girdim.Yeliz'in seks yaptığımızı bilmesi sinirimi bozuyordu.Aslında inkar etseydim bu kadar rahat olabilir miydi?

"Bir şey aldınız mı?"

Yeliz'in sorusu Barış'ın başını sallayıp geçiştirmesiyle cevaplanarak kapandı.

Sözü Tolga aldı. "Gidelim mi artık? Geç kaldık zaten."

Onlar da mı gelecekti? İster istemez kendimi hep beraber yemeğe gittiğimiz güne gönderdim.Saçma sapan bir şeydi, kesinlikle bir daha yapmak istemiyordum.

KOYU BEYAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin