Bölüm 9

436 50 297
                                    

Yazım yanlışları varsa kusura bakmayın, İyi okumalar...
















'Efendim Zhang ile aranızda bişey olduğu doğru mu bu ani değişiklik bu yüzden mi ? sorulan soruyla rahatsızca yerimde kıpırdanırken, Junmyeon sadece yüzüme bakakalmıştı.

Salonda yankılanan soru karşınsın da afallamıştım. Ortam bir andan ölüm sessizliğine bürünürken meraklı bakışlar altında ezildiğimi hissediyordum.

Kuruyan boğazımı yutkunarak ıslatmaya çalıştım. Beni sıkan kravatımı biraz gevşettim. Öksürüğüm salonu doldururken, yüzüm kırmızının tonlarına bürünmüştü.

Jummyeon sırtımı patpatlarken uzattığı suyu içtim. Kameramanlar  her kareyi yakalamak için birbirini ezerken, sürekli yüzümde patlayan flaşlar artık canımı sıkmaya başlamıştı.

' Cidden birlikte iyi görünüyorlar ' ön sırada oturan muhabir kameramana doğru fısıldarken söylediği şeyi duyamamazlıktan gelmeye çalıştım.

Salonun sessizliği can sıkıcı hale bir geldiğin de gazeteciler sabırla bir açıklama bekliyorlardı.

Sinirle dişlerimi sıkarken Junmyeon'un bir açıklama yapıp duruma itiraz etmesini bekledim. Üzerimize yapılan itham tutmuştu bu tezi çürütmemiz gerekiyordu.

Yerimde rahatsızca kıpırdanırken Junmyeon'un yanında oturmak beni iyice germişti. Masanın altında sıktığım yumruklarımı dizlerime vurarak ritim tutuyordum.



Kafam da bir kaç kelimeye toplamaya çalıştım, bir açıklama yapıp konuyu açıklığa kavuşturmalıydım. Şu an ki durum utanç vericiydi. Patronunu kafalamış sürtük bir çalışan gibi hissettirmişti.
Yediğim damga aşağılayıcıydı.

Nerden bulaşmıştım böyle şeylere , boks yapıp, para kazanıyordum ben . Ellerime giydiğim eldiven yerine giydiğim bu takım, taktığım bu kravat bana çok yabancıydı.

Sinirlerime hakim olmalıydım, derin bir nefes alıp bakışlarımı salonda gezdirdim. Bakışlarım arka tarafta Kris'in sinirle buraya gelmesini engelleyen Luhan'a kaydı . Görmezden gelmeye çalışsamda, Luhan bile bu duruma sinirlenmiş görünüyordu.

Junmyeon'un yaptığı şey can sıkıcı olmaya başlamıştı.

Salonda ki kalabalıktan yükselen uğultular artarken , Junmyeon tek elini havaya kaldırıp sessizliğe hakim oldu.

' Yixing Bey ile sadece iş için bir araya geldik arkadaşlar '  basitçe yaptığı açıklama rahatmama sebep olsada bu yeterli değildi. Önümüzdeki kalabalık sessizce onu dinlerken, devam etmesini bekliyorlardı.

'Toplantı bitmiştir ' kesin bir dille söylediği cümlenin arkasından hızla ayağa kalkıp tek düğmesini kapattı.

Yürümemi engelleyen kameralar, yüzüme doğru uzaktılan mikrofonlardan, uzaklaşmaya çalışıyordum. Önümde toplanan kalabalıkta bir cevap daha alabilmek için birbirini eziyorlardı.

Junmyeon elini belime koyup yürüyebilmem

için beni sürükleye başladı. Sinirle elini itip onu kendimden uzaklaştırdım. Ondan nefret ederken bile ona çalışmak sinirlerime dokunuyordu.
Bu duruma düşmemi sağlayan oyken kurtaran yine o olmuştu.

Boksör Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin