Bölüm 14

360 35 55
                                    

Yazım yanlışları varsa kusura bakmayın, İyi okumalar...










Maç salonundan çıktığım için sesler giderek azalıyordu. Bakışlarım Luhan'ı ararken ilerde yürümekte zorlanan minik bedeni görmemle rahat bir nefes vermiştim.

Duvardan tutunup nefes almaya çalışırken çalan telefonunun melodisini burdan duyabiliyordum.

Ne işler karıştırıyorsun ufaklık? mırıldanarak arkasından takip etmeye devam ettim.

Aramızda ki mesafeyi korurken onu takip eden sadece kendim olmadığımı anladım.

Luhan'ı takip eden üç kişi yavaş adımlarla ona ilerlerken, teki yanındakinin omzuna vurup Luhan'ı gösterdi.

Sert bir şekilde yutkunup adımlarımı hızlandırdım.

Luhan ısrarla çalan telefonu tekrar kapatırken sırtını duvara yaslanıp nefes alamadığını belli edercesine elini boğazına götürdü.

Bakışları onu takip eden üçlüye ulaştığın da tedirgince önüne döndü.

Üçlünün arasından esmer olan ona yaklışıp elini omzuna koyduğun da bişey mırıldanarak Luhan'a baktı.

Luhan titreyen başıyla karşıdakini onaylarken diğerleri de ona yaklaştılar.

Luhan titreyen elleriyle aceleyle telefonundan bişeyler tuşlamaya başladığın da daha fazla dayanamayıp ona doğru ilerlemeye başladım.

Ama titreyen telefonum beni durdurmaya zorlamıştı. Sinirle dişlerimi sıkıp sabırsızca

telefonumun ekranına baktım.

Bakışlarım şaşkınlıkla yanıp sönen ekrandan kaldırıp tekrar Luhan'a çevirdim.

Ekranda ki yazan numara Luhan'a aitti. Bakışlarım Luhan ve telefonumun ekranında gidip geliyordu.

Luhan'ın karşısında duran adam , Luhan'ın telefonu tutan elini kavradığın da onların duyabileceği bir şekilde seslendim.

'Luhan!' adımlarımı hızlandırıp oraya ulaştığım da Luhan'ın elini tutan adamı sert bir şekilde itip uzaklaştırdım.

'Hey iyi misin ?' yanımızdaki adamları umursamadan Luhan'a döndüm. Yumuşak bir şekilde elimi alnına götürüp nesi olduğunu kontrol etmeye çalıştım.

Luhanla ilgilenirken omzuna sert bir şekilde dokunan elle arkamı dönmek zorunda kaldım. İtip yere döşürdüğüm adam sinirli bir şekilde bana bakıyordu.

Sinirlerimi daha fazla yatıştıramıyordum. Adamı tekrar itip yumruğumu vurmaya hazırlandığımda Luhan sesi durmamı sağlamıştı.

'Sehun yeter !' Luhan hala duvara yaslanırken güçlü görünmeye çalışarak bana bakıyordu. Aslında alnında ki terler onu eleveriyordu ama o bunun farkın da değildi.
Alnındaki soğuk terler zorlandığının bir kanıtıydı.

'Hey neyin var korkmuşsa benziyorsun?' Sinirle arkadaki üçlüye bakarak söylemiştim.

'Beni korkutan tek şey sensin Sehun' söylediği

Boksör Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin