Mi Cha şunu fark etmişti; Jeongguk birisine eğer değer veriyorsa o kişinin canını kendine eş değer tutuyordu. Yani onun canı yanıyorsa kendisinin canı yanıyordu. O mutluysa kendisi mutluydu.
BUS kitabının devam kitabıdır.
10.03.19'
20.08.19'
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yun Hee hemşire " Sadece üç kişiyi ziyaretçi olarak alabilirim. " deyip Mi Cha'nın ailesi ve Jeongguk'un arkadaşlarına bakarak.
" Annesi ve babası girsin. " dedi Namjoon. " Normal olarak. "
Hoseok " E üç kişi dedi. " dediğinde Yun Hee " Yine ben karar vereyim mi? " dedi.
Hepsi bir ağızdan " Evet. " dediğinde Yun Hee hemşire Mi Cha'nın annesinin omzuna dokunup " İlk Mi Cha'nın annesini hazırlayıp onu göndereyim ondan sonra sizin işinizi halledeyim. Bekleyin beni. " dedi.
Yun Hee hemşire koruyucu ekipmanları Mi Cha'nın annesine verip giyinmesine yardım ettikten sonra birlikte yoğun bakım ünitesinin önüne geldiler.
Mi Cha'nın annesi kızını ilk defa görecekti. Heyecanlıydı ama bir o kadar da korkuyordu. Karşılaşacağı manzaradan korkuyordu.
Yun Hee hemşire elindeki kartı okutup kapının açılmasını sağlarken Mi Cha'nın annesi ağır adımlarla içeri girdi.
İlk sıradaki yatağı hemşire Yun Hee'nin yardımıyla bulduğunda çeşitli makinelere, kablolara bağlanmış kızını gördü.
Ağlamadı, etkilenmedi sadece kızının yaşadığına, burada yatabildiğine şükretti.
Kızı; ailesini, arkadaşlarını bırakmamıştı.
Yun Hee " Makineleriyle veya kablolarıyla oynamayın lütfen. İyi şeyler söyleyin, sizi duyabilir. " deyip Mi Cha'nın annesini ölüm ile yaşamın çizgisinde dikkatle yürüyen hastaların ortasında bıraktı.
Bir sandalye çekip otururken kızının morluklarla dolu yüzüne baktı.
" Kızım... " dedi gözlerini yumarak. " Ben geldim, annen. "
Cesaretini toplayıp gözlerini açtı ve kızının yara bere dolu elini tuttu.
" Gözlerini görmek istiyorum artık. Bana huzur veren sesini duymak istiyorum. Kalk artık annem, benim hiç gücüm kalmadı. "
Mi Cha'nın annesi ağlamamak için hâlâ direniyordu. Kızı belki şuan uyuyor, duymuyor olabilirdi ama hisstemesine izin vermemeliydi.
" Sana güzel haberim var, kızım. " dedi gülümseyerek. " Şu her zaman bahsettiğin çocuk, Jeongguk uyandı. "
Kızının bonesinin içinde kalan saçlarını bonenin üzerinden yavaşça okşadı.
" Baban, ben, Jeongguk ve onun arkadaşları seni bekliyoruz. Lütfen bizi bırakma. "
Mi Cha'nın annesi ağlayacağını fark edip hızlı davranarak kızının yumuşak yanaklarından koklayarak öptü ve yoğun bakımdan çıktı.
Mi Cha'nın babası da girip kızıyla konuştuktan sonra Mi Cha'nın yanına Yun Hee'nin seçtiği Hoseok girdi.
" Seninle ilk defa tanışıyoruz, ben Jung Hoseok, Jungkook'un arkadaşlarından biriyim. "