Adam hastalanmış, şifası yok.
Kadın ölmüş, çaresi yok.
İnsanlık bitmiş, merhamet yok.
Kitaplar yok olmuş, kelimeler yok.
Acı var, gözyaşı yok.
Kalp kırık, yapıştırıcı yok.
Eller kesik, kan yok.
İnsan var, yaşam yok.
Açılan yara çok, kapanan yara yok.
Cahil dolu, zeki yok.
Ölen çok, dua edeni yok.
Karanlık dolu, aydınlık yok.
Dert dolu, deva yok.
Yok yok dediğiniz buysa eğer,
Bu hayat boynunuzu eğer.İyi okumalar.
Mi Cha kurabiye kabını mutfak masasının üzerine bırakırken içeri baktı. Hepsi gece film izlemiş olmalılardı çünkü salonda uyuyakalmışlardı.
Ev Namjoon'nun olmasına rağmen Namjoon evdeki herkesin kapıyı açmaya üşendiği için herkese bir anahtar yaptırıp vermişti. Mi Cha şaşırsa da Namjoon onun da dost olduğunu söyleyip Mi Cha'yı mutlu etmişti.
Aera koltuktan kafasını kaldırdığında mutfakta kız görmesiyle " Hanginiz gece eve kız attı lan? " diye bağırdı.
Yoongi dışındakiler irkilip uyanırken Yoongi söverek uyanmıştı.
" Oha kız mı? " dedi Jimin. " Hani nerede? "
Mi Cha mutfaktan " Benim. Sakin olun. " dediğinde Jeongguk kafasını yastığa bastırıp " Ah, benim sevgilimmiş. " dedi.
" Jeongguk, kalkmış. " dedi Taehyung sırıtarak.
Jeongguk dehşet içinde " Ne? " dediğinde Taehyung ne dediğini anlayıp kahkaların arasından " Götün diyecektim. " diye zorla konuştu.
Jeongguk " Of çekil üstümden. " diye Yoongi'yi ittirdiğinde Yoongi diğer taraf yatıp ona tekme attı.
Jeongguk " Böğrümü deldin. " diye koltuktan kalkarken Mi Cha " Size kurabiye getirdim. " dedi.
Jin harekete geçtiğinde Hoseok " Aha kalkıyor rızk düşmanı! " diye Jin'i gösterdi.
" Açım, çekil. " dedi Jin önünde dikilen Jeongguk'a bakarak.
Jeongguk ondan önce davranıp mutfağa girdiğinde kapıyı Jin'in suratına kapattı.
Jin " Yah! " diye bağırırken Jeongguk o meşhur kahkahasından atmıştı.
" Onlar da yesin, Jeongguk. " dedi Mi Cha.
Jeongguk " Ya yeter. Diğer yaptığında onlar yemişti. " dedi.
Jin kapıyı açamıyordu çünkü Jeongguk kapıyı kilitlemişti. Jeongguk sırıtarak tezgaha oturup kurabiyeleri ağzına atarken Mi Cha ona şaşkınlıkla bakıp " Sandalye var. " dedi. " Ve üstelik elini yüzünü yıkamadan yiyorsun. "
Jeongguk ağzındakini bitirip yanındaki musluğu açıp yüzünü yıkadığında Mi Cha " İğrençsin. " dedi ve Jeongguk ona öpücük attı.
" Çok güzel olmuş bebeğim. " dedi Jeongguk dolu ağzıyla zar zor konuşarak. " Sen de güzel olmuşsun. "
Mi Cha utanırken " Afiyet olsun ve teşekkür ederim. " dedi.
İtiraf etmek gerekirse eşofmanlı Jeongguk kadar yeni uyanmış Jeongguk da tehlikeliydi. (ŞUAN BETİMLEMEYE BAŞLIYORUM BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM. )
Siyah saçları dağınık, çekik gözleri ve kiraz rengi dudakları şişti. Kurabiyeleri her çiğneyişinde oynayan yüz kemikleri onu daha çekici hale getiriyordu. Kurabiyeyi tutan kemikli elleri, kurabiyeyi ağzına götürürken şişen pazuları, tişörtünden gözüken köprücük kemikleri tapılasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bus 2 | chaegguk
FanficMi Cha şunu fark etmişti; Jeongguk birisine eğer değer veriyorsa o kişinin canını kendine eş değer tutuyordu. Yani onun canı yanıyorsa kendisinin canı yanıyordu. O mutluysa kendisi mutluydu. BUS kitabının devam kitabıdır. 10.03.19' 20.08.19'