ten

17.1K 1K 1.1K
                                    

Kısa hikayeye #702 ile girmiş bulunmaktayız. Mutluyum :')

----

Emre: Yüzün bozuk atıyor.

Emre: İyi misin?

Emre: Bir kaç gün yazmadım kendimi tuttum ama yüzünü böyle görünce dayanamadım.

Emre: Bir şey söyle.

Emre: Gene söv, alay et, dalga geç ama bir şey söyle de iyi olduğunu bileyim.

Emre: Bilmiyorsun ama içim acıyor.

Emre: Bir tek lafına muhtaç gibiyim.

(görüldü)

Emre: Talha?

Emre: Ordasın, biliyorum.

Emre: Yaz bana, lütfen.

Talha: sigara içiyorum

Emre: Tamam, bekle şimdi.

(görüldü)

❇️

Uçar adımlarla çıktığım dersten sonra merdivenleri hızla inmeye başladım. Bu sıkıcı derse neden girmiştim bilmiyorum ama şimdi daha önemli işim vardı.

Okulun en alt katına inmemle sigara kokusunu içime çekmem bir oldu. Buradaydı, içmeye gelmişti. İçtiği tek yer burasıydı çünkü dışarıda içemiyordu, yakalanma korkusu vardı. Ama burada bir bacağını yere uzatmış, diğer bacağını kendine çekerek kolunu dizinden aşağı sarkıtmış bir şekilde sigara içerken yakalanma korkusu yoktu. Sigarasını dudakları arasına alıp her çekişinde yanaklarının içe göçmesi ve elmacık kemiklerinin ortaya çıkması kadar güzel bir şey yoktu benim gözümde.

Kendime gelmem uzun sürmüştü. Ne kadar zamandır onu izliyordum bilmiyordum ama sonunda adım atmayı başararak yanına ulaştım. Başını kaldırıp yorgun gözlerle bana baktığında yutkundum.

Beni baştan aşağı süzerek başını önüne çevirdi ve sigarasından bir kere daha çekerek dumanını ortalığa saldı. "Bulmuşsun."

Derin nefes alarak yanına geçtim. Yaptığı gibi bir bacağımı yere uzattım, diğer bacağımı dizimi kırıp kendime çektim ve başımı arkaya yasladım. Sigara kokusu normalde beni etkilerken bu ortamdan rahatsızlık duymuyordum.

"Buldum."

Morali bozuktu, biliyordum. Bir kaç gün önce beni kovmasının üzerine zorlansam da mesaj atmamayı başarmıştım. Ancak bu sabah geldiğinde gördüğüm yüzüyle birlikte çabalarımı kenara atmış, mesaj atmıştım. Sigara içmeye buraya geleceğini biliyordum. Hep gelirdi.

"İyi değilsin, ne oldu?"

Bir şey söylemedi, sustu. Konuşmadı, konuşmadım. Sorum havada asılı kalırken sigarasını söndürdü, elinden attıktan sonra başını duvara yasladı ve gözlerini kapattı. Ben onun yüzünü incelerken yutkunduğunda gözlerim adem elmasına kayarken konuştu.

"Rana ile ayrıldık."

Duyduğum cümleyle gözlerim tekrar yüzüne çıkarken kalbimin sıkıştığını hissediyordum. Sevdiğim çocuk bana sevdiği kızdan ayrıldığını söylüyordu ve acı çekiyordu. Ben onun acısını çekiyordum, o başkasının.

utanmaz [texting] ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin