30. Bölüm - İzin vermiyorlar ki, bi karımı seveyim. -

7.5K 373 97
                                    

Keyifli okumalar...

Şeyma'nın söylediklerinden sonra, ekibin tüm üyeleri ayrı ayrı hücrelere alınmıştı.

Yekta hücre içinde bir sağ bir sola volta atıp duruyordu. Karısını kardeşlerine emanet etmiş, onu görememek ve onun durumu hakkında bilgi alamamak, kendisini deli ediyordu.

Neden bu hücrede olduğunu bile bilmiyor, düşümekten kafayı yiyecek gibi oluyordu.

.....

Bir kaç saat sonra hepsi ayrı ayrı sorguya çekilmiş, anlattıkları üzerine hepsi serbest bırakılmıştı.

Masanın etrafına toplanmış, çaylarını içerken, olanlar hakkında konuşuyorlardı.

"Neden sorguya çekildik anlamadım. Kaç saattir boşu boşuna bekledik."

Hamza'nın sözlerinden sonra, Tuna derin bir nefes aldı ve söze karıştı.

"Şeyma'nın yüzünden. Dilsizin hain olduğunu ve bizi de kandırdığını söyledi müdüre. Tabi dolayısıyla içeri alındık."

Tuna'nın sözleri üzerine herkes ona bakarken, Yekta çatık kaşlar ile soru dolu cümlelerini dökü verdi.

"Neden böyle bir şey söyledi peki? Dilsizle ne alıp veremediği var?"

Tuna çayından bir yudum alıp, rahatsız bakışlarını Yekta'ya dikti.

"Senin dilsizi sevdiğini biliyor ve oda seni seviyor. Aklınca dilsize hain damgası vurdurup, senden uzaklaştıracaktı ama ters tepti, şimdi kendi içerde bunun hesabını vermekle meşgul."

Serdar oflayarak elini masaya vurdu.

"Sırf Şeyma'nın sözü ile mi alındık yani? Başka bir dayanak olmadan."

Serdar'ın sorusuna kimse cevap veremezken, Yekta eğitilirken aklına gelenlerle birlikte dudaklarını araladı.

"Bizim meslekte en ufak şüpheye yer yoktur biliyorsunuz. Aslı kanıtlanana kadar suçlu durumunda kalınır, gerekirse meslekten uzaklaştırılır. Bizde böyle bir duruma düştük ama sonunda suçsuz olduğumuz kanıtlandı."

Yekta soğumuş olan çayını bir yudumda içerek, gitmek üzere sandalyeden kalktı. Hamza arkadaşına diktiği bakışlarına, merakınıda kattı.

"Dilsizin yanına mı gidiyorsun?"

"Evet onu görmeden içim rahat etmeyecek. Gidip durumunu öğreneceğim."

"Tamam. Bizide haberdar et dostum."

.....

Yekta hastaneye geldiğinde, yatakta yatan karısına baktı uzun uzun.

"Abi gelmişsin."

Olcay’ın sesi ile omuz üstünden bakarak başını salladı. Karısının elini elleri arasına alıp dudaklarına götürerek öptü.

"Doktor durumu için ne dedi?"

"Çok kan kaybetmiş ama nakilden sonra iyiye gittiğini söyledi."

Yekta, karısının bileğindeki sargıyı görünce kardeşine dönerek, gözleri ile işaret etti.

"Bu sargı neyin nesi? Bileğinden yara almamıştı."

Olcay gözlerini kaçırıp, elini attığı saçlarını karıştırdı.

"Hiç sorma abi ya. Sizden olduğunu söyleyen iki kişi gelip yengemi yatağa kelepçelediler.

Tabi yengemde uyanınca, o haliyle bile ortalığı darma dağan etti. Bileği kanlar içinde kalıp morarsada, kelepçeden kurtulmak için uğraşıp durdu.

SESSİZ EMANET   (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin