13. BÖLÜM

6.5K 309 88
                                    

Okay
-Yerinde olsam benimle iyi geçinirdim. Çünkü biricik kardeşin, ikizin yani doruk şuan benim elimde.

Bunu dediği an sanki kalbimde bir ağırlık oluşmuştu. O ikizim di benim aramızda sadece 1 dakika vardı. Biz aynı anda doğmuştuk. Kardeştik...

Abimler de okayın bu dediğine çok sinirlenmiş olacak ki hepsi ayağa fırlamış. Evin içinde voltalar atıyorlardı. Hatta demir abim adamlara emirler yağdırmaya çoktan başlamıştı.

Ben
-doruğu telefona ver!

Bir kaç sesten sonra Doruğun sesini gerçekten duydum.

Doruk
-abla beni iyi dinle. Sakın ama sakın benim için endişelenme. Ve sakın beni kurtarmaya çalışma. Duydun mu? Abla sözünü tut..

Gözümden sadece bir damla. Bir damla yaş aktı. Ve yıllar önce küçükken dorukla birbirimize verdiğimiz söz aklıma geldi.

Büyüğünce ne olursa olsun kendimizi koruyabiliriz bu yüzden hiçbir zaman birbirimiz için endişelenmiyeceğiz.

ben
-işte bu sefer olmaz doruk. Bu sefer tutamam. Bu bardağı taşıran son damlaydı!

Dedim ve hiçbirşey demeden telefonu kapattım. Eğer konuşmaya devam edersem burda salaya sümük ağlarım ki bunu hiç istemem. Ağlamaktan yapacak daha önemli işlerim var mesela doruğu kurtarmak gibi.

Meriç abim
-nasıl olur da doruk onun elinde olur ki? Piçi boş bırakmaya gelmiyor. Hemem başını belaya sokuyor!

Ben
-birincisi ikizime küfür etme. İkincisi büyük ihtimallle evi gözetliyorlardı. Doruğun boş bir anını yakalayıp saldırdılar. Üçüncüsü abi eskiden sende böyleydin o yüzden doruğa laf söylemeye hakkın yok!

Çok otoriter bir sesle konuştuğum için salonda bir sessizlik oldu. Bu arada yukarı odasında olan kuzey de odasından inmiş ve olayı kavramıştı.

Kuzey
-abla abimi kurtarıcağız ama nasıl?

Ben ise kuzeye bakarak sadece gülümsedim.

Ben
-bu işe siz karışmıyorsunuz. Ben çözüyorum.

Rüzgar abim
-nasıl ben tek başıma çözerim? O ne demek lan?! Asıl sen ne diyorsun?

Bunu tabiki rutin olan sesiyle söylemişti.

BAĞIRARAK!

Ben
-merak etmeyin. Artık o eski deniz yok karşınızda. Şuan karşınızda 6 dil, dünyadaki bütün dövüş sanatları ve mafyalıkla ilgili herşeyi bilen bir deniz var. Sizce kendimi koruyamam mı? *soruma cevap vermesini beklemeyerek*
Korurum. Hatta sizden de iyi korurum!

Dedim ve arkama dahi bakmadan evden çıktım. Arabama binip nereye gideceğimi bilmeden sürmeye başladım.

Duru'dan *unutanlar için deniz'in en yakın iki arkadaşından biri*

Selinle şuan deniz'in evine yerleştirdiğimiz ses kayıt cihazlarını dinliyoruz. Ama hepsi işe yaramaz şeyler. Saçma saçma mafya konuşmaları. Yok şuna işkence yapalım. Şunu öldürelim. Falan filan. Gerçi bende mafyaların odasından hangi konuşmaları bekliyorsam artık..

Selin sıkılmış olacak ki.

Selin
-kanka ben uyumaya gidiyom ya sende bi yarım saat falan dinle sonr-

Sözünü kesen şey rüzgar abinin odasında duyduğumuz telefon konuşmasıydı.

Duyduğumuz şeylerle donup kalırken, ben seline dönüp anlamsız bir şekilde;

Erkek Lisesindeki Tek Kız (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin