Erkek Lisesindeki Tek Kız (Düzenleniyor)

14. BÖLÜM

Sabah kuşların o güzel sesleriyle kalkmayı ne kadar istesemde telefonumun çalmasıyla kalktım.

Ben
-beni bu güzel uykumdan uyandıran kişi sana hangi işkenceleri uygulamamı istersin.

Selin
-Aaa kankacım bana da mı işkence yapıcaksın?

Ben
-uzatma hadi söyle.

Selin
-ne zaman buluşucaz? Hani ne zamandır peşinde olduğumuz çooook önemli bir şey vardı. Onun için bugün buluşalım da çözelim şu meseleyi.

Ben
-tamam adresi mesaj at.

*diyip telefonu yüzüne kapattım*

Ne kadar 24 saat daha uyumak istesemde selinin beni uyutmayacağını bildiğim için yataktan kalktım.

Bir duş aldıktan sonra siyah deri jean ve üstüne beyaz omzumu açıkta bırakan bir üst giydim. Ve bileklik koleksiyonumdan en sevdiğim 3 bilekliği alarak bileğime taktım. Son olarak da hafif bir makyaj yapıp aşağıya indim.

Görünürde hiç kimse yoktu bende umursamayıp evden çıktım.

Siyah Lamborghinime binip selinin mesaj attığı adrese gitmeye başladım.

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

Kafeye geldiğimde selin ile duru endişeli gözlerle etrafa bakıyordu. Yanlarına gittiğimde ise gülümsediler. Bende onlar gibi etrafa baktığımda bizim etrafımızda oturan batu ve çetesini farkettim.

*sinirle kızlara dönerek*

Ben
-bu ne şimdi? Siz mi çağırdınız?

Duru
-Hayır be kanka biz falan çağırmadık. Ama zaten sana söyleyeceğimiz şeyi biliyorlarmış. Batu tepkini merak etmiş. O yüzden bütün çeteyi de toplayıp buraya gelmişler.

Ben
-offf! Ne şu önemli şey lütfen söyleyin artık!

O sırada zaten onu ve çetesini gördüğümü anlayan batu ayağa kalkarak yanıma geldi. Arkasından sürüsü de geldi tabii. Ve hiçbirşey demeden masaya oturdular.

Batu
-bak deniz söyleyeceğimiz şeyden sonra bi delilik yapıp kendini ve onu tehlikeye atma.

Ben
-kimi tehlikeye atmayayım?

(Biliyorum bu şey için çok beklediniz ama o kadar önemli birşey değildi. Yani fazla heycanlanmanıza değmeyecek sanırım. Bu yüzden Özür dilerim. :(  

Batu
-kardeşini.

Ben
-Ha?

Selin
-deniz senin bir kardeşin var.

Ben
-selin mal mısın? Benim 5 tane kardeşim var işte. Rüzgar abim, meriç abim, demir abim, doruk ve kuzey.

*hafif bir tebessüm ettiler. Ama sanırım söyleyecekleri şey bu değildi. Çünkü gülümsemeleri o kadar uzun sürmedi.*

Duru
-öyle değil kanka. Senin o beş kardeşinden başka bir tane senden daha sonra doğan küçük bir kardeşin daha varmış.

Ben
-he tamam. Hadi benim işlerim var görüşürüz.

*diyip tam arkamı dönmüş gidiyordum ki dediği şeyi daha yeni anladım. Yani benim benden sonra doğan bir tane daha kardeşim var.*

Ulan hadi abi çıktı da. Ona birşey demedik. Kardeş nedir ya! Hiç boş durmamışlar.

*arkamı dönüp çığlık tabiki atmadım.*

Ben
-NEEE!

duru
-kanka senin jeton köşeli herhalde.