Aşk Mucize Bekler

Yardım Mı?

  Emir 'le konuşup yarın buluşmak için anlaştık. Bana ne yapacağımı söylemeden  kapattı telefonu. Sahra' da şaşırdı. Neden benden yardım istiyordu anlamamıştım. Yarına kadar nasıl bekleyecektim.

İdil 'i arayıp öğrenmek istedik ama o da bizi merak içinde bırakmak için söz vermiş gibiydi. Yapacak bişey yoktu yarına kadar beklemek zorundaydık.

  Bir saat sonra eve geldik. Yemeğimi yiyip odama geçtim. Telefondan Miraç hakkında bilgi edinmek istedim. Sosyal hesaplardan biraz araştırdım. Çok yakışıklıydı, kız arkadaşı var mıydı acaba? Sert yapılı birine benziyordu, cafede gördüğüm kadarıyla öyle çok konuşan biri de değildi. Kendimi tuhaf hissettim Miraç 'ı neden araştıyordum ki beni ne ilgilendiriyordu?
 

     Annemin yanıma gelmesiyle elim ayağım birbirine girdi sanki suç işlemiş gibi rahatsız oldum. Annem sakin ol kızım neler oluyor dedi.
  - Bende bişey yok dedim. Gülmeye çalıştım ama zorlandığımı anlamış olacak ki bişey olmuş dedi.
  - Yok anneciğim bişey olmadı açık havadan yoruldum galiba dedim.
  - annem de ısrar etmedi peki o zaman kızım bişey olursa söylersin deyip çıktı odadan.
  
  
     Sahra 'yla konuşmaya ihtiyacım vardı. Hemen görüntülü aradım. O da benim gibi hemen araştırmalara başlamış. Hala aklı Eymen' de olsa da bana yardım etmek için diğerleri hakkında bilgi almaya çalışıyordu.

   Yusuf komik, eğlenceli, sıcakkanlı biriydi.
   Emir ve Miraç hakkında bir fikir oluşmamıştı zihnimde. Emir yine rahat birine benziyordu ama Miraç 'ı çözemedim. Gerçi bir günde insan kimi nasıl tanısın ki?
 
   Sahra' yla konuştuktan sonra kafam dağılsın diye resim yapmak istedim. Rahat hissettiğim, kendimi bulduğum tek şey resim yapmaktı. Saatin kaç olduğunu görmeden resmi bitirmek istedim. Gece 2 yi geçiyordu saat. Uykum gelmişti ve  yatağıma geçtim.

    Sabah uyanıp hazırlandım. Okula gitmek için Sahra 'yla buluştuk.O da benim gibi meraktan ölecekti. Okulda haberleşmek üzere ayrıldık. Derse girmeden mesaj geldi Emir beni kampüsteki Ay Cafe' de bekleyeceğini yazmış. Cevap yazmadan derse girdim.
  Hocalara alışmıştım esprili ve canayakın insanlardı. İnşallah dört sene boyunca bu samimi ortam bozulmadan mezun olabilirdim.
 
    Ders bitimi Ay cafeye geldim. Sahra 'ya da mesaj attım ders çıkışı gelsin diye. Aradan yarım saat geçmeden Emir de geldi. Neden görünce heyecanlandım bilmiyorum ama kalp atışımın hızlandığını hissettim.
  - oturabilir miyim diye izin istedi.
  - tabi ki dedim.
  - Seni biraz merak içinde bıraktım ama kusura bakma dedi.
  - sorun yok benden nasıl bir yardım istiyorsun dedim.
   - İdil 'in doğumgünü için tuttuğu mekana Miraç' ın resimlerinden çizmeni istiyorum. Bende fotoğraf köşesi yapıcam ikimiz birlikte çalışıp güzel bir köşe oluşturabiliriz. Sence nasıl fikir diye sordu?
  - tabi yapmak istersen diye ekledi sen istemezsen çizmek zorunda değilsin dedi.
  - Ne diyeceğimi bilemedim ama kırmak da istemedim.
  - beş gün boyunca birlikteyiz. Mekanı da gösteririm istersen, normal boyutlardan biraz büyük olsun istiyorum göze çarpsın resimler. Tabi sen bişey söylersen dedi.
  - Doğumgününe gitmek istemeyen ben hazırlıklara yardım etmek zorunda kalacaktım. Kimseyi kıramazdım benim sözlüğümde hayır kelimesine yer yoktu her zaman insanlara yardım ederek mutlu oluyorum tabi ki Emir 'i de kırmayacaktım.
  - Biraz sessizliğin ardından yardım ederim tabi dedim.
  - Çok sevindim Gazel ; kampüste resim çizerken görünce aklıma bu fikir geldi. Yardım edeceğini biliyordum teşekkür ederim dedi.
  - insanları mutlu etmek hobiydi benim için ama kendimi hiç düşünmüyordum.
 
  Biraz zaman geçtikten sonra yanımıza Eymen ve Yusuf geldi. Biri sağıma biri soluma oturdu. Ben neden sürekli bunlardan birini görünce heyecanlanıyordum ki?
-Yusuf nasılsın diye sordu?
-Eymen teklifi kabul ettin mi? diye
Onlarında bu fikir hakkında haberleri vardı.
   Benim yerime Emir kabul etti diye cevapladı.
  - Yusuf bunu kutlayalım ozmn dedi pozitif başlayalım çalışmaya diyerek güldürdü yine.
 
   Yemeğe gidelim diye anlaştılar. Sahra 'nın da gelmesini istedim o yüzden biraz daha beklemek zorunda kaldık. Tek başıma üç erkeğin arasında rahat olamazdım zaten.
Miraç' ın Yusuf 'u aramasıyla herkes sustu. Yusuf konuştuktan sonra telefonu kapattı ve onunda yanımıza geleceğini söyledi. Beş gün boyunca Miraç' ı Yusuf oyalıyacaktı.
  Sahra yanımıza geldi kısa özeti Eymen anlattı. Sahra 'nın bakışlarından eridiğini anlıyordum. Heyecanı gözlerinden belli oluyordu.Yemeğe gideceğimizi ben söyledim. Yüzünde gülücükler açtı.

   Miraç' ta gelince kalktık. Sahra 'nın arabası vardı ama Emir' in ısrarıyla onun arabasına bindik. Hepsi kendi arabasıyla ortalığı yakıp yıkıyordu. Bu kadar yakışıklı dört erkekle yemeğe çıktığımıza inanamıyordum.
  Beyoğlu'nda Leb-i Derya diye bir restorana gittik. Mükemmel manzarası vardı. Hepimiz oturduk.
Miraç 'ın soğuk bakışları insanı korkutuyordu. Yüzüne bile bakamıyordum. Yusuf ve Emir' le konuştum geçmişten küçük anılarımızı anlattık. Sahra Eymen 'le sohbetin dibine vurmuş gülmekten çenesi ağrımıştı. Yusuf :
-  erkek arkadaşın var mı? diye sordu.
- Kafamı kaldırıp direk yüzüne baktım. Birdenbire bu soruyu neden sordu?
- Hayır dedim.
- Emir çok şaşırdım dedi.
- Sadece Miraç' a bakmak istedim. Telefonuyla uğraşıyor bizi dinlemiyordu bile.
  - Bu kadar vurdumduymaz nasıl olurdu bir insan yanımızda oturuyordu ama tek tük dahil oluyordu.
- Emir kalkalım mı Gazel dedi.
- tamam olur dedim.
- işte ozman Miraç şaşırmış şekilde Emir 'e baktı.
- Sahra' yı da Eymen eve bırakmak istedi.
Biz Emir 'le hesabı ödeyip dışarı çıktık.

Önce mekana bakalım mı diye sordu.
Tamam dedim.
Arabanın kapısını benim için açtı. Sıkışan emniyet kemerini düzeltmek için bana doğru eğildi. Yüzüne baktım, nefesi yüzümde esiyordu. Biraz daha yaklaştı. Ne yapacaktım?