Döndüm arkama ve baktım ki ... suratlarında insanın en çirkin görüntüsüne bürünmüş mahluklar var. Kötülük yapmak için hazırlar ve bana saldıracaklar. Etrafımı çevirdiler. Yumruklarını avuçlarına vuruyorlar. En çok beğendiğim huyumdan biri böyle durumlarda çok sakin ve korkusuz olmamdır. hemen yanımızdaki sahadan top gelip caddeye düştü. Zıpladı ve hopladı. Arkasından birileri koştu. Halimi, gördüler.
Bir tanesi: "Hakan , kim bu etrafındakiler" diye sordu:
"Bir dertleri var ama şimdi öğreniriz." dedim.
Topu eline aldı. Ve sahaya dönüp bekleyen diğer futbolculara seslendi.:
"İdman zamanı geldi. Hadi gelin dedi."
Onların etrafını 22 futbolcu kıyafetiyle mahallenin gençleri çevirdi. Daha sonra yanımıza koşarak gelenler oldu. Kalabalık artıyordu.
Başlarında antrenör vardı. Ve onlara sert ve gür sesiyle bağırdı:
"Yabancılar söyleyin bakalım bizim mahallede ne arıyorsunuz.? Hayır mı şer mi?"
o an ben de söze atıldım.:
"Şu an ayak bastığınız yerde deniz vardı. Ve yüzerdik. Doldurdular ama daha dolgu istiyor. "
Antrenör: "Ufaktan yaylanın bakalım. Bir daha buralarda görünmeyin. Yoksa karışmam , şu gençleri üstünüze salarım. Sağ çıkmayabilir siniz." dedi.
Şimdi etrafımı çeviren sakallılar yüzlerinde korku ile koşarak kaçtılar.:
Antrenör ve mahalle çocuklarına minnetle gülümsedim.:
"Teşekkür ederim." dedim.
"Antrenör: "Ben sana diyorum spor her türlü kötü alışkanlıktan korur. Hadi gel , sende aramıza katıl..." dedi.
İçimden: "Ah, aşk bu alışkanlık aşamasını geçti. Kara sevda oldu. " dedim.
Gülümsedim ve oynanan maçın oyuncularından oldum. Her topa dokunuş sonrası başımı çevirip pencerelerine bakıyordum. Belki o açılacaktı. İşte o zaman onu görecektim. Ya da perde aralanacaktı. Onun beni izlediğini anlayacaktım. Artık bir an görmek mutluluktu. Uzak olduğum her saniye eziyetti. Kara sevda dedikleri bu olmalıydı. Kaybettiğimi düşündüğüm an mucize gerçekleşti. Karşılık geldi. yaşam değişti. Artık gördüğüm her varlık daha güzeldi. Kuşlar daha iyi ötüyordu. Güneş içime sanki doğuyordu. Anladım ki sevmek hayatın zevkidir.
Şimdiye kadar ne kadar boş yaşadığımı düşündüm. Şimdi aşk için savaşmam gerekti. Bütün gece sabaha kadar planlar yaptım. Olmadı tekrar yeni bir fikir, daha sonra daha parlak organizasyon ve yorgun düştüm. Yarın bakalım neler getirecekti.?
Sabah kalktığımda, arka odadan çıktım. Ama evin içine götürecek kapı kilitliydi. Çünkü babaannem bana kızıyordu. Ve eve almıyordu. Ne mi yaptım? Çünkü anneme gidiyordum. Suçum buydu. Arka bahçenin duvarından atlayıp sokağa indim. Neşe bunları bilmiyordu. Evet bana çok kızmıştı. Onu kazanmak için hiç mücadele etmediğimi söylemişti. Ama bilmediği o kadar çok sorunum vardı ki... anlatsam bile anlamazdı. Belki onunla evlenerek sahip olmadığım sıcak ve mutlu bir yuvaya kavuşabilirdim. Şefkate acil gereksinimim vardı. Gece evime gidip huzur içinde içecek sıcak bir çorbaya ihtiyacım idi. Kavga etmeyi seven insanlarla dalaşmaktan bıkmıştım. Mutsuzdum. Tanıdığım bir kaç ahbabımın evini ziyaret edip , onlarla mutlu anlarını hissedip teselli ediyordum ruhumu; çok şeye açtım. Belkide Neşe'ye olan aşkımın derecesi bundan çok şiddetliydi. O uzak olduğum her mahrumiyete beni kavuşturacaktı. Aşk bana çok uzak olduğu anlarda ben bir hiçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gerçek bir aşk
RomanceGerçek bir aşk hikayesidir. Olaylar yerler isimler değiştirilmemiştir. 1986 yılı hatıra defterinden alındığı için hikaye kahramanı 24 yaşındadır. Olaylar ve duygular yazarın o anki canlı duygularıdır. Romantik bir tarzda yazılmıştır. Sevgili ara...