YALNIZ (Tamamlandı)

Yalnız 2( çok yakında)

''Nereye götürüyorsunuz onu,bırakın!Bırakın!''

İki istihbarat elemanı Can'ı zorla götürmeye çalışıyordu.

Sinirlerim hat safhadayken Can'ı tutan adamlara bağırıyordum.

Can kafasını çevirip bana baktı.

Gözlerinden her zamanki gibi hiç bir şey okunmuyordu.

Ne düşünüyordu bilmiyordum.

İstihbarat elemanlarının önüne geçtim.

''Bize bir şey açıklamak zorundasınız''

''Açıklamayı merkezde yapacağız daha fazla zorluk çıkarmayın''

Pekala.

Merkeze kadar sessiz kalmamın daha doğru olacağını düşündüm ve sustum.

İstihbarat elemanlarıyla birlikte merkeze doğru yola çıktık.

Can'da ben de neler oluyor bilmiyorduk.

Merkeze geldiğimizde başkanın odasına doğru yavaş adımlarla yürüdük.

Kapı açıldığında başkanın koltuğunda tanımadığımız bir adam oturuyordu.

Şaşkınca adama sonra etrafa bakındım fakat başkanı göremedim.

Diğerleri odadan çıktığında koltuktaki adam sertçe bana baktı.

''Can Beyle Yalnız konuşmalıyız''

Neler oluyor öğrenmeliydim.

''Siz kimsiniz?''

Adam koltuğunun arkasına daha da yaslanıp hafif gülümseyerek cevap verdi.

''Yeni istihbarat Başkanı''

Şaşkınlığım daha da artarken Can'la birbirimize baktık.

Can adamın doğru dönüp cevap verdi.

''Peki; bizi,pardon beni apar topar buraya getirmenizdeki sebep nedir? Tanışmamız bu şekilde mi gerçekleşecek''

Adam koltuğunda dikleşerek Can'a doğru baktı.

''Senin nasıl bir ajan olduğunu duydum.Oldukça başarılı işler yapmışsın takdir ettim.''

Başkanın konuşmasından yeni bir görev için çağırıldığımızı düşündüm.

Bana dönerek konuşmasına devam etti.

''Aynı şekilde sen de; henüz bir yıl olmasına rağmen başarıların hat safhada,iyi bir çift olmuşsunuz''

Saygısızlık yapmak istemiyordum ama bizi buraya nasıl getirdiklerini hatırlayınca kendimi tutamadım.

''Ödül için bizi çağırdıysanız,bunu daha nazik bir şekilde yapmalıydınız''

Başkan hafifçe gülümsedi.

Ne yapmaya çalışıyordu bu adam?

Derdi neydi?

Gözlerimin içine gözlerini dikti ve konuşmasına devam etti.

''Sen ödül almayı hak ediyorsun fakat nişanlın için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim''

Anlamayan gözlerle adama baktım.

Başkan bana ters bir bakış attıktan sonra Can'a döndü.

''İstihbarat başkanını öldürmek suçundan, tutuklusun''