Düşüncelerimi bir köşeye sıkıştırarak kahvemi her zaman yaptığım gibi bu özel fincana koydum zira annemin en değerli yadigarı. Çocukluğumda kahveyi pek sevmezdim lakin şimdi her fırsatta kendime bir kahve hazırlıyordum. Daha fazla dayanamayıp bir yudum aldım ve salona geçtim. Oturur oturmaz bir boşluk kapladı tüm vücudumu. Haliyle bugün olanlar gardımı iyice düşürmüştü. Ve ben yine de kendimi düşünmekten alıkoyamıyordum. Peki ya nereden başlamalıydım? Dün o yaşadığım çaresiz hissiyattan mı ya da bugün toplantıda olan olaylardan mı yoksa Bayan Peorist'le olan son konuşmamızdan mı? Başlı başına bir hengameydi tüm olup bitenler ve her geçen saniye daha da sarpa sarıyordu. Benim bu olaylara acilen bir son veyahut bir çözüm bulmam gerekiyordu. Aslında nerden başlamam gerektiğini başından beri biliyordum.
Olayların en başına dönmeliydim. Başımdan geçen olaylar bir film şeridi gibi gözümün önünde sıralandı; Bayan Peorist toplantıya hazırlanacağım gün bana kendimi kandırdığımı söylemişti ve bunun üzerine toplantımı hiçe sayıp Peoist'in söylediğini kendime yakıştırıp yakıştırmayacağımı düşünmeye başlamıştım. Peki ya sonrası?
Tüm günü onu düşünerek geçirmiş olamazdım fakat ne olmuştu ki? Ah Malony çalıştır şu aptal kafanı. Ve sonrasında güneşin eşsiz güzelliği içime işleyip tüm benliğimi ve düşüncelerimin yerini o güzelliğe bırakmıştı.
Güneş batana kadar güneşi izlemeye devam etmiştim ve daha sonrasında duş almak için odama çıktığımı hatırlıyorum. Duşa girmiştim. Ah! Hayır. Nasıl unutabilirdim? O lanet gülüşün üzerimde bıraktığı hissiyatı. Ne yaparsam yapayım beni izleyenin o olduğunu her zaman hissediyordum. Korkunç tavırları yetmiyormuş gibi bir de aptal aptal gülüyordu. Ona sorular sormuş ve hiçbir yanıt alamamıştım. Ardından bu saçma olaya bir son verip kendimi uykuya teslim etmiş olmayım ki sabaha kadar olan kısma dair hiç bir şey hatırlamıyorum. O kadın; acaba Bayan Peorist o kadının varlığını biliyor muydu? Sormam gerekiyordu lakin küçük bir çocuğun oyuncağını elinden almışsın gibi çocukça tavırlar sergilemişti. O konuşmadan sonra benimle hiçbir şekilde iletişime geçmemişti. Açıkçası bende olan bitenleri tamamen anlamadan onunla konuşmaktan kaçınıyordum. Fakat o kadın? O kadının benden uzak durmasını nasıl sağlayabilirdim. Korkularımın önüne geçecek bir şeyler bulmalıydım. Hayır hayır! Konuyu dağıtmama müsaade etmemeliydim. O günün sabahında toplantıya gitmiş, hazırlanmadığım halde sanki hazırlanmış gibi kendimden emin bir şekilde sunumu yapmıştım. Kendimi haklı olarak savunduğum sırada Bayan Peorist yeniden belirip aynı şeyi tekrar yaptığımı söylemiş ve bunun üzerine Bayan Peorist'e haksız olduğunu kanıtlamak için salondakilerin konuşmalarını göz ardı edip onunla konuşmaya çıkmıştım. İlk kez onunla böylesine sıcak, mizahsen bir konuşma geçmiş ve özgüvenli bir şekilde salona dönmüştüm. Belki de tüm sorun burada başlıyordu; Bayan Peorist'in söylediklerini iplemezcesine bir yalan söyleyip olayı da bu yalanla tatlıya bağlamıştım. Bu durum o an canımı sıkmıştı ama anlaşılan o ki Bayan Peorist'in daha çok canını sıkmıştı. Sonrasındaysa o konuşma...
![](https://img.wattpad.com/cover/185954159-288-k134747.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesimde Ki Sen
ParanormalÇok ses var Neden bu kadar korkuyorum? Ah hayır yeniden başlıyor Sen bağırmak zorunda mısın? ....