under his heart

0.4

-Jungkook-

Elimdeki ufak siyah havluyla saçlarımı kurularken aşağı kata inmiştim. Amerika'da son günümüzdü, yorucu bir konser turunu atlatmıştık.

Alt kata indiğimde herkesin aşağıda olduğunu gördüm. Bir tek Yoongi ortalıklarda görünmüyordu. Büyük ihtimalle odasında dinleniyordu.

"Kook, şuna baksana."

Jimin'in bana çevirdiği telefon ekranında Twitter açıktı. Dünya gündeminde ilk dört sırada şu kelimeler vardı:

#jungrose

#jklikerose

#rosieroses

#1millionrose

"Ne diyorsun bu işe?"

Havluyu omzuma attım ve koltuğa oturup başımı geriye yasladım. Gözlerimi kapatırken, "Ne diyeyim?" demiştim kısık bir sesle.

"İtiraf et, ilgini çekti kız değil mi?"

"Sanırım."

"İki haftadır sosyal medyanın dilindesiniz. Sizi birlikte sanıyorlar," dedi Namjoon. Ona baktığımda yüzünde ciddi bir ifade vardı. "Sen bu duruma alışıksın ama o kız için sorun olabilir." Biraz duraksadı. "Neydi adı..."

"Fotoğraflarının yorumlarına kimi Rosé yazıyor, kimi Chae Young."

Taehyung kafasını telefondan kaldırdı. "Bang PD bu durum hakkında bir şey dedi mi?"

"Hayır."

"İnsanların birlikte olduğunuzu düşünmesine şaşmamalı. Kızın fotoğraflarını beğeniyorsun ve takip etmeye başlamışsın."

Onlar aralarında konuşmaya devam ederken telefonumu çıkardım ve mesaj kutuma girdim.

jjungkook: selam

rosieroses: selam

rosieroses: beni takip etmek de ne demek şimdi

rosieroses: neden böyle bir şey yaptın

jjungkook: Rosé adam öldürmüşüm gibi konuşuyorsun

jjungkook: daha açık olmalıyım sanırım sana karşı

jjungkook: senden hoşlanıyorum,
onun için fotoğraflarını beğeniyorum

jjungkook: ve de paylaştığın fotoğrafları daha çabuk görmek için takip etmeye başladım

jjungkook: diğer insanların da yaptığı gibi

rosieroses: adımı nereden biliyorsun

rosieroses: herkes bana chae young der

jjungkook: yorumlardan gördüm

jjungkook: ve de twitter dünya gündeminden