Ahham

51 2 0
                                    

baktı, babamın  başka bir kadın hayatına girmişti oda bizi bırakıp gitmişti şimdi annem olmadan nasıl yaşarız? Ağabeyim “hadi rosslia içeri geçelim” dedi. Ağabeyim bana rossali derdi beni çok sevdiği için ismimin anlamı “ gülmüş” ve ağabeyim benim gülüm anlamın da  bana rossali diyordu. Uzun boyu kaslı vücudu bembeyaz teni sarı saçları tam bir artist ti  şu dizi oyuncuları gibi yeşil gözleri karanlıkla bütünleşmiş gibiydi.  Beni kendine çekti “hadi gidelim bir yolunu bulana kadar orada saklanmamız gerekiyor”.dedi Dedemin evine doğru yürüdük ama her yer karanlıktı dedem öldükten sonra gelmemiştik baya uzun zaman olmuştu. Anahtarı hep  vazoda saklardık ağabeyim anahtarı bulmuştu  evin  kapısını açtı ve içeri girdik . ampulün sallanan ipini bulmaya çalışıyordu ipi bulmuştu galiba ipi çektiği gibi ışık yanmıştı.  Etraf baya tozlanmış  dedemin ölümünden sonra tüm eşyalarını olduğu gibi bırakmıştık. Tozlu koltuklara oturduk ağabeyim bana baktı “ “Bekle ben şu karşıdan yiyecek bir şeyler getireceğim, otur ve sakın bir yere gitme ben gelene kadar” dedi korkmuştum ne onun yalnız gitmesini nede ben yalnız kalmak istemiyordum. “hayır ağabeyim tek başına gitme?” dedim yanıma geldi “ korkma bir şey olmayacak  ben hemen geleceğim seni burada kimse bulamaz” dedi bu beni daha çok korkutsa da kafamı salladım  “tamam” dedim. Ağabeyim hızlıca çıktı ve evden uzaklaştı bende onun arkasından kapıyı kilitledim. Evde tek kalmıştım. Sonra olanları düşündüm annem öldüyse benimle konuşan şey neydi ben kafayı yemiş olamazdım yani sonuçta annem benden günlüğü  istemişti. Tüm olanları aklım almıyordu. Dedemin verdiği günlüğü  inceledim içinde yazılar vardı. Annem bu günlüğü bana vermişti evet ama asla okumama izin vermedi hatta bunun için söz verdirtmişti.  Kitabı incelerken rüzgar esintisi oldu bu beni ürpertmişti okumayı durdurmadım ama şöyle yazıyordu “ BU bir yemindir! Her kim yeminini bozarsa geceyle  lanetlenecektir.  Emri veren gece uymak zorundadır gündüz! Vücudu kana bulanmışların verdiği bir sözdür bu canını hiçe koyup korumalıdır gündüzü!!!”diye yazıyordu kitapta. Tuhaftı ve kitabın devamında dedemim adı ve kanıyla onaylamıştı. Bu olanları aklım almıyordu neyin yemini bu dedem neyi korumak zorundaydı geceyle gündüzü nasıl koruya bilirdi ki?  okumaya devam ettim “Ben  Ahham gecenin sesi! Gündüze verdim sözü tutacağım .ben ve tüm neslim gecenin emri ile gündüzü koruyacam ! O adı anılmayanlara yeminim olsun  gündüzü koruyacak ve sadakatıkanımla kanıtlayacağım.” Diye yazılmıştı Ahham dedemin adıydı ve anlamını hiçbir zaman çözememiştim neden ahhamdı ? dedem gündüzü koruma sözü vermiş ve bunu geceden almıştı. Okumaya devam ettim “Ben gündüz! gecenin sözüne karşılık  sadakatini kanıtlayan gecenin askerlerine kanına bulanmış hediyemdir” ve bir şey daha ama üstünü karalamışlardı ne yazdığını okuyamıyordum. Sadece bir harf beliydi. “S” ne anlama geldiğini bilmiyordum ama dedem sanırsam ayin gibi bir törene katılmış. Peki o şey neden kitabı istemişti? Cevabı olmayan o kadar şey vardı ki  kafam iyice karışmıştı. Ben kitabi incelerken  dışarıda ayak sesi duydum hemen kitabı çantama koydum ve elime yerde duran bir antika vazoyu aldım. Sesimi çıkarmadan bekledim. Kapıya yaklaşmış ve durmuştu. Rüzgar esmeye başlamıştı birileri vardı dışarıda kapı çalındı. “rossa aç benim will” dedi bu ağabeyimdi kapıya koştum ve açtım. Ama kimse yoktu sağa ve sola baktım karanlık dışında hiç bir şey görememiştim. Hızlıca kapıyı kapattım. Kafayı yiyor olmalıyım 
ne olduğunu anlayamıyorum annemin ölmesi bende hayal görmeye sebep oluyordu. Koltuğa oturdum ve başımı iki elimin arasına aldım düşünmeye başladım. Birkaç dakika sonra kapı çaldı. “ rassali aç kapıyı” ağabeyimin sesiydi ama güvenemezdim ağabeyim değil de hala hayal görüyorsam? Sesimi çıkarmadım.  “rossali aç iyimi sin?” dedi. Ağabeyim di galiba. Kapının altından baktım ve evet ayaklarını görmüştüm. Yavaşça açtım kapıyı ağabeyimdi bu “ will sen misin ?” diye sordum. “ tabi ki benim ne oldu korkmuş gibisin” dedi bu ağabeyimdi, içeri geçti ve elindeki poşetleri masaya koydu yanına oturdum ve “ağabey ne olacak?” dedim. Bana baktı ve “ rossa her şeyi halledeceğiz ama öncelikle senin anneme zarar vermediğini kanıtlamamız gerekiyor. Bunun için eve dönüp kanıt getirmemiz gerekiyor ama şu an gidemeyiz polisler oradadır. Bir süre burada dinlenelim sonra ne yapacağımıza karar veririz. Hadi biraz uyu iyi görünmüyorsun” dedi. Bende  “sen” diye sordum. “ sen uyu ben bekliyor olacağım, her şey olabilir” diye ekledi. Ona kitabı ve demin yaşadıklarımı anlatmak istiyordum ama annemin ölümüyle ilgili hayal gördüğümü düşünecekti. Belki de her şey hayaldi. Ayağa kalktım ve koltuğa uzandım ben uzanınca oda üstüme battaniye attı “uyu rossalim uyu” dedi. Ağabeyim iyi ki varsın  sana bir şey olursa ben ne yaparım? Buna asla izin vermem bir şey olmasına izin vermem.

... Kana bulanmış kız... Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin