Günlük

12K 673 1K
                                    

"Küçük Joly büyümüş de büyü mü yapıyor?" dedi Samantha.

Pekalâ, boyum için gerekenden fazla miktarda dalga geçilmişti. Ve bu... kesinlikle berbattı.

Slytherin olduğumdan beri 4 gün geçmişti Ama ne arkadaş yapabilmiştım ne de Riddle'la konuşma fırsatı bulabilmiştim.

Birinci soruna gelirsek, Slytherinde olduğuma göre kendi kafamdan birini bulmak zordu. Başka binalarda mutlaka ruh arkadaşımı bulurdum. Hufflepuff olsa iyi olurdu ama... dostum, ben bi Slytherindim; bu biraz, ucundan, azıcık, imkansız.

İkinci sorun ise... bu oldukça zordu. Eğer bu dönemde yaşasaydım Riddle'ın gelecekteki halini bilmezdim. Ve en azından içim biraz daha rahat olurdu. Yani her an yüzümün ortasına bir lanet yiyecekmişim gibi hissetmezdim. Ama bunun yanında bir de Riddle'ın davranışları eklenince... fırından yeni çıkarılmış bir keki iki saniyede dondurucuda buz yapmak gibi bir şeydi.

Pekala, örnek saçma oldu. Daha iyi açıklarsak, bir ayıya tütü gidirip dans ettirmek kadar zor.

"Perecium!" dedim. Asamdan çıkan kıvılcımlar Tılsım sınıfında işaretlenen noktaya bir türlü gitmiyordu.

"Ayy... Mia, baksana büyüsu de boyuna benziyor, kısacık."

Tabi Samantha büyüyü yapmıştı, Samantha mutluydu, Samantha'nın ego tavanlardaydı, Samantha bir paldırandı.

"Ne dedin sen?"

"Sesli söyledim değil mi? Olsun, artık aynaya bakmana gerek kalmadı."

"Sen kendini ne sanıyorsun?"

"Dünyaya geliş amacı olan bir insan."

Güldü. "Ya, neymiş amacın? İnsanları doğa üstü yaratıklardan korumak mı?"

"Hayır, insanları senin gibi yaratıklardan korumak."

Zil çaldı.

TANRIM SONUNDA HAVALI BİR ÇIKIŞ YAPABİLECEĞİM!

-bir dakika sonrasının notu- O çıkış olmadı... olmadı o.

-Şimdi- Masadan kitabımı aldım. Samantha'ya son bir bakış atarken kapıya yöneldim. Ve...

Burnumun kırılmadığından emin olunca önüme baktım. Duvara çarpmıştım. Hayatımda ilk defa havalı olma fırsatı yakalamıştım ve sonucu duvarla bitmişti.

Kahkahalara aldırmadan hızla sınıftan çıktım. Direkt bahçeye geçtim. Herhargi bir ağaç bulup altına oturdum.

Biraz olsun rezil olmanın utancı unutmak için boş boş etrafa baktım. İlerideki bankta Hufflepuff ve Gryffindor formalı iki kız kitap okuyordu. Arada bir de kıkırdaşıyorlardı. Yanlarına gitmek, beraber eğlenmek istiyordum. Fakat bu Slytherin cübbesiyle çok zordu. Ama bu fırsat bir kez elime geçerdi.

Yere fırlattığım çantamın tek sapını taktım ve elimdeki kitabı içine tıkıştırdım. Ayağa kalktım. Onların yanına yaklaştım ve tam önlerindu durdum.

"Selam."

İkisi birden başlarını kaldırıp bana baktı. Çok gergin bir ortamdı.

"Yine başlıyoruz." diye göz devirdi Gryffindorlu. Ayağa kalktı. Hufflepufflıya baktı "Gidelim burdan. Buranın havası bozuldu."

Hufflepufflı biraz tereddüt etti. Ama sonra o da kalktı.

"Amacım kötü değildi. Sadece arkadaş bulmaya çalışıyorum." dedim omuz silkerek.

Gryffindorlu "O zaman neden kendi binandan aramıyorsun? Orda eminim sana göre biri vardır. Nasıl olsa çoğunuz aynısınız." diyip arkasına bakmadan yürümeye başladı.

Karanlık <Tom Marvolo Riddle> Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin