Teşekkür Ederim •bxb•

"İlk Öpücük" 26

İyi okumalar dilerim.✨
"Çarşamba günü okulda bir vakit."

Aşk insanı bu kadar mutlu ettiği, güzel hissettirdiği gibi aynı zamanda iğrenç de hissettiriyor. Aşkın en kötü duygusu kıskançlıktır sanırım. Kimsenin aşık olduğun kişiye farklı bir manada bakmasını istemezsin.

Sadece seni sevsin istersin, her ne kadar başlarda arkadaş olmak en iyisi diye düşünsende gene kıskançlık içini yiyip bitirir. Doğan'nın sinileri acayip derecede bozuktu, çatık kaşlarını Uğur'a gönderiyordu. Piknikte onu kıskandığı yetmiyormuş gibi birde şu üç günde sürekli yanına gelen kızlarla konuşuyordu. Evet ona karşı ön yargılı insanlar vardı ama bazı eski tanıdığı kızlar sürekli yanına gelmeye başlamıştı. Bu durum canını acayip derecede sıkıyordu.

Kızın o savurduğu saçları tuttuğu gibi fırlatası vardı. Ama Uğur'un bambaşka amaçları vardı. Tek bir gayesi vardı oda gerçekten kıskanıp kıskanmadığını öğrenmekti. Ama Doğan güzel bir şekilde rol yapıyor ve kıskandığını belli etmiyordu. Tabi arada gelip yanına gelenleri sert bir şekilde kovmaya çalışıyordu. Sırf bu yüzden de Uğur devam ediyor ve onu kıskandırmak için elinden geleni yapıyordu.

En azından eline geçen bu umut ile yaşıyordu. Hayal kırıklığına uğramaktan korksa da bu umudun peşinden gidiyordu. Verdiği her sinirli tepki içinde kendini gülmemek için tutuyordu. Bu kıskanılma ihtimali bile hoşuna gitmişti. Şimdi de ara ara Doğan'a bakıyor ve yanına gelen kızla konuşuyordu. Gerçi kızın ne konuştuğunu pek anlamıyordu.

Kendisin yanına cazibesini göstererek gelmişti ama tek bir amacı vardı oda derslerine yardımcı olmasını istemesiydi. Yoksa Uğurdan hoşlandığı bile yoktu. Ama kızlardan hoşlanan bir erkek sanarak cazibesini kullanmaya çalışıyordu. Ama Uğur'un aklı fikri onlara sertçe bakan Doğandaydı.

Kızı susturmak ister gibi konuştu.

"Hıhı tamam tamam dediğin gibi olsun."

Bakışları sürekli Doğan'a kayıyordu.
"Yani bana ders çalıştıracaksın değil mi?"

Cilveli bir şekilde konuşmaya çalışıyor ve dikkatini çekmeye çalışıyordu. Uğur cidden derslerde çok iyiydi ve kız bu yüzden onu seçmişti.

"He he tamam."

Uğur Doğan'nın ara ara onlara sert baktığını görünce keyfi yerine geliyordu. Aynı zamanda içindeki umut da büyüyordu. Doğan ise orada sinir küpü olmuş gibiydi. Bunu belli etmemeye çalışsa da belli ediyordu. Bu ise Uğur'un aşırı derecede hoşuna gidiyordu.

Genç kız bir kaç bir şeyler söyleyip uzaklaştı. İstediğini elde etmiş gibi güldü. Ama asıl istediğini elde eden kişi Uğur'du. Hiçbir şey olmamış gibi yavaş adımlar ile Doğan'nın oturduğu masaya geldi. Yüzünde bir gülümseme vardı.

"Naber?"
Doğan hala sert bakıyordu. Bunu fark ettirmediğini sanıyordu ama bu bariz belliydi.

"İyi."
"Bir şey mi oldu?"
"Yoo"
Doğan sanki hiçbir şey umrunda değilmiş gibi portakal suyunu içiyordu.
"Olmuş gibi sanki."
İçtiği portakal suyunu bırakıp bakışlarını Uğur'a çevirdi. Sinirli ama bir o kadar şirin bakıyordu ki, bulunduğu yeri umursamadan dudaklarına yapışmak istiyordu.
"Yav nereden uyduruyorsun acaba?"
Uğur hipnoz olmuş gibi Doğan'a bakıyordu. Dudaklarının içini ısırmaya başladı.
"Tamam inandım."