A.E.S.T.|Yarı Texting (düzenleniyor)

#Bölüm 13#

Multi; Merve Kızıltan.

Bölüm şarkısı; Tuğkan - Aşkın Kanunu.

~•~•~•~•~

Uzandığım koltuktan öksürerek doğruldum. Sanırım hasta olmuştum. Dün gece o kadar ıslanırsam, üstüne birde kurumadan öylece yatarsam olacağı buydu. Ecza dolabına baktım ve soğuk algınlığı ilacı içtim. Umarım biraz olsun vücut kırgınlığımı alırdı. Çünkü bu şekilde okula bile zor gidecektim. Yarı yolda bayılıp kalabilirdim.

Mutfağa girdim ve buzdolabını açıp bir süre boş boş içine baktım. Kahvaltı etmek istemiyordum. Dolabın kapağını kapatarak odama geri döndüm. Okul formamı giydim ve ayaklarımı sürüye sürüye yatağa attım kendimi. Telefonumu elime alarak kurcalamaya başlamak üzereydim ki, Merve yazdı.

Kızıl'ım: Bindim ben

Ayakkabılarımı giyip durağa doğru yavaşça yürüdüm. Biraz midem bulanıyordu ama çok ciddi bir şeyim yok gibiydi. Otobüse bindiğimde gözlerim Atlas ile buluştu. Gelmişti. Yüzüne doya doya bakmayı deli gibi özlemiştim. Beni görünce gülümsedi. "Selam Su."

"Merhaba Atlas." dedim ve gülümsedim. Merve birbirine bakan ikili koltuklara oturmuştu. Ters gitmeyi sevdiğim için, ters olan koltuğun cam kenarına oturdum. Atlas tam karşıma oturdu, Merve ise Atlas'ın yanındaydı. Ben bilerek onun yanında oturmamıştım, yüzüne bakmak istiyordum. Otobüsün her hareketinde Atlas ile dizlerimiz, birbirine değiyordu ve bu kalbimin aşırı derecede hızlı atmasına sebep oluyordu. Derin bir nefes aldım ve sakin kalmaya çalıştım. Ne olacaktı ki? Alt tarafı dizlerimiz değiyordu.

Otobüs okulun olduğu durakta durunca üçümüz beraber yürümeye başladık. "Atlas, Derin size yakın oturmuyor mu?" diye soran Merve'ye gözlerimi kısarak baktım.

Atlas'ın gözleri de ilk başta kısılsa da, yüzünü normal duruşuna geri getirdi. "Hayır. Neden sordun ki?"

Merve kaşlarını kaldırarak Atlas'a baktı. "Ne bileyim, normalde dibinden ayrılmıyor da, sevgilinle aynı yerde oturuyorsunuz sandım. Çünkü okulda biraz garip görünüyor ve dedikodu çıkarıyor da."

Atlas hafifçe gülümsedi. "Birincisi, okuldaki dedikoduları hiç duymadım. Duysam da pek umurumda olmazdı." dedi ve bana bakarak devam etti. "İkincisi de, Derin benim sevgilim değil. Olamaz da zaten."

"Derin'le şey anlamında." dedi Merve ve gözlerini kaçırdı. "Birlikte olduğunuzu söyleyenler olmuştu." Ben ne kadar susması için kaş göz işareti yapsam da dinlemedi ve hepsini söyledi. Devam edeceğini bildiğim için araya girdim. "Böyle bir şey olmadı Merve, merak etme."

"Sen nereden biliyorsun?"

Kıkırdadım ve gözümün hafifçe kararmasını önemsemeden ona cevap verdim. "Önemli değil ki, sonuçta öyle bir şey olmadı. Değil mi Atlas?"

Atlas kafasını salladı ve beni onayladı. "Doğru." Gözlerimin aniden tekrar kararması ile dengemi sağlayamadım. Tabii, Atlas'ın öpülesi gülüşünün başımı döndürmesi de buna sebep olabilirdi. Merve sağ tarafımda olduğu için sağ kolumdan tuttu ama toparlanabilmem için yeterli olmadı. Yerle buluşmak ve uzun zaman sonra özlem gidermek üzereyken Atlas hafifçe eğilerek beni belimden rahatça tuttu ve düşmemi engelledi.

Beni tutabilmek için eğilmişti ve yüzlerimiz fazlasıyla yakındı. Sertçe yutkundum ve gözlerine baktım. O kadar güzellerdi ki, insanın aklını başından alıyordu. Kollarında üzerimde bıraktığı etki yüzünden bayılmamak için kendimle savaş veriyordum. Ayık kalmalı ve bu anın tadını çıkarmalıydım. Sonunda yapması gereken şey aklına gelmiş olacak ki, dikleşti ve beni de ayağa kaldırdı. Birkaç kızın delice bakışları anında bize dönmüştü, tabii Derin'inde ama bu, şu an umursayabileceğim bir şey değildi.