no more pain please..

259 22 2
                                    

DUYDUĞUM sözler kulağımda yankılanarak kalbime alev düşürdü.Acı boğazımda düğünlendi bir türlü yutamadım.Ne yani bu hayat için mi kendimi olmazın tehlikelere atmışdım?! Fahişe olmakdan kaçıp burda hapishanede başkasının günahı yüzünden tecavüze uğrayacaktım..!
Duygusuzca arkasını dönüp giden komisere seslendim:
-ahjushi..,ben Jane degilim!
Arkasına bile dönüp bakmayan komiserden umudumu yüzüp yere çöktüm.Akan gözyaşlarımı durdurma zehmetinde bile bulunmadım.Acaba abim neredeydi? Beni yalnız burakıb gitmeseydi tüm bunlar olmayacaktı..
Küçükken ben daha 5yaşımdayken babam evi terketdiğinde annem,abim ve ben öylece dışarıda kalmışdık.Annem olanlardan dolayı sinir krizi geçirdiyi için dayım abimi yatılı okula yazdırdı,ve tabiki beni de.Ama erkek okulu oldugu için kafamı berberde sıfır vurmuşlardı.Abime benzediyim için 3 ay erzinde kimse kız olduğumu anlamamışdı.Saçlarım olmadığı için hep karanlık köşelerde ağlardım yalnız başıma..
Abim beni bulup sakinleşdirirdi ve şöyle derdi:
-Aslı,bana bak! Saçların yok ama kalmaya yerimiz,yemeyimiz var.Hem birlikteyiz fenamı?! Yoksa saçların için abini terk etmek mi istiyorsun?
Bu sözlerinden sonra minik ellerimle abimi sıkı-sıkı kucaklayıb:
-Hiçbirşey senden kıymetli olamaz abicim!Hep yanımda ol..!" derdim.
Peki şimdi neredeydi?Babam eve döndükden sonra askerliye gitdi,sonra abimden haber alamadık.Evi terketdiği gün beni çağırdı
-aslı abine bir bardak su getir.
Nerden bilebilirdim evi terketdiği için boğazının kuruduğunu..
-Ahh.. sağol abicim,yüreyim ferahladı.Ben olmadığımda uslu falan olma.Ístdeyin gibi yaşa,mutlu ol!
-Niye dönmeyecekmiş gibi konuşuyorsun abi? Zaten 1yıl 6ay sonra döneceksin..
Dolan gözlerini gizlemeye çalışarak alnıma öpücük kondurdu ve abimi bir daha göremedim..
Şimdi çıkıp gelse,abin yanında dese herşeyi unutup sarılırdım.Şuan yanımda olacak birisine ihtiyacım vardı.Şu soğuk hapishane köşelerinde herşey geçecek,iyi olacak,yanındayım dese nolurdu Ya Rabbim?!
Üzerimde hiss etdiyim el ile irkildim.Íçeride 2polis memuru vardı.Galiba komiserin dedikleri doğruydu.Kendi dillerinde bir şey konuşuyorlardı sinsi bakışlarını üzerimde gezdirerek.Ama iyi şeyler olmadığı kesindi.Karşı gelmeye çalışarak bağırdım,ellerini üzerimden itmeye çalışdım.Gücümün tükendiyi an birisi üzerimdeki eli itip "Stop it!" diye bağırdı.Karanlıkda yüzünü göremediyim kahramanımın arkasına saklandım.
"Íts not jane" adamın sesi duvarlarda eks-seda verdi.Yanan ışıkla birlikte arkasında titreyerek saklandığım sert bakışlı adamı ve teeccüpten ağızları açık kalan polisleri gördüm.Durun bir dakika bu adam.. komiser değilmi? Beni kurtaran o'muydu yani??
OLAYDAN 2 SAAT ÖNCE

Yatağının ultra rahat olmasına rağmen komiser bir türlü rahat olamıyordu.Yatağında çevrilip bugun olanlar hakkında düşünüyordu.Yıllardır arkasında oldukları suçluyu yakalamışlardı.Ama içinde garip bir hiss vardı.O da Jane'nin bu kadar kolay yakalanmasıyla ilgiliydi.Yoksa yine aklında birşeyler mi dönüyordu? Yakalandıkdan sonra nereye kaça bilirdi ki? Türk dilini de nasıl öyrenmişse artık bir ara gerçekten suçsuz olduguna inanacaktım.Ah.. Gerçekten! bu saf imajı nasıl yaratabildi.Masum Türk kızı! Bu palavraya inanacağımı mı sanıyordu..?!!!
Gelen telefon sesi komiseri düşüncelerden ayırdı:
-dinliyorum.
-komiserim,jane bu akşam daha bir soygun yapmış.
-ne??!!!! Bu nasıl olur?
-güvenlik kameralarına yansimiş efendim.
-eminmisiniz?
-yüzde yüz doğruladık efendim.
"Kahretsin!" telefonu kapatıp yerinden fırladı."Umarım geç kalmamışımdır.."

    Şaşırayım mı sevineyim mi bilemedim.Komiseri şimdi parçalamam gerekirken arkasında saklanıp ağlıyordum.Bana doğru dönüp ellerini omzuma koydu ve mahçup bakışlarla:
-özür dilerim" dedi..

AL SANA KORE!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin