AL SANA KORE!

Sen saydığını say..

Yarın büyük gün.. Evleniyorum! Evet belki sahte evlilikdi,sevdiğim adam değildi (bu kang woonun yakışıklı,tatlı karizmatik olmadığı anlamına gelmez! Sevmiyoruz ama kör değiliz hamd olsun görüyoruz :D).

Yaşadığım olaylara bakarsak ben bir daha evlenmek niyetinde değildim.Annem.. mutsuzdu mesela.Etrafımda evlenip mutlu olan kimse yokdu (vardı-o da dizilerde yani).Hatta sevip evlenenler bile sonradan kavga ederlerdi.Tüm bu olanlar yüzünden evliliye karşı fobim oluşmuşdu.Insanların neden evlendiğini anlamıyordum.Daha çabuk ölmek için mi?!! Çünkü bana göre nasıl evlendiğinizden asılı olmayarak evlilik sonunda aseb,huzursuzluk,gözyaşı ve acıdan başka birşey getirmezdi..Kang wooyla evliliyimiz sahteydi bu da acı,göz yaşı,stres olmayacağı demekdi.Her şeyin bu kadar güzel gitmesi biraz qaripdi.Bu terslikde bir iş olmalıydı.Îmkanınınız olsa "paranoyaksın kızım sen,işler iyi gidiyorsa iyidir ne kurcalayıyorsun" diyebilirsiniz evet ama ben inanmam herşey yolunda gidemez yani bünyem alışık değil bir kere.

Siz hiç kenardan birisinin sizi gozlemledigi hissine kapıldınız mı? Bana tam da öyle oldu,hem de düğün günümde.Düğün diyince aklınıza davullu-zurnalı birşey gelmesin.Kang woonun 4iş arkadaşı nikah memuru ve biz vardık.Yani ordaki herkese göre böyleydi,ama ben kenardan birileri bize bakıyor gibi hiss ediyordum.Kang woo rahatsızlığımı hiss etmiş olmalı ki,bana:

-Yoksa o adamın bir yerlerden çıkıp geleceğinden mi korkuyorsun?" dedi.

-Hangi adam?

-Kara şövalyen..

Dur bir dakika.. Ben bütün bunları ne zaman anlatmışdım Kang wooya,hatırlamıyorum.Boş bakışlarla ona baktım.

-Ne o,unutdun mu yoksa? Geçen gün anlatmıştın hani.

-ben mi?" diyerek elimdeki çiçekle kendimi işaret etdim.

-doktorun söyledikleri doğruydu qaliba,hafıza kaybı yaşıyorsun.Ne iyi ki,görmende bozukluk olmadı" Kang wonun sıcak gülümsemesiyle bana söyledikleri dilimizi anlamayan nikah memurunu sabrını taşırmışdı qaliba.Adam boğazını arıtladı:

-Öhö öhö! Sevgili gelin ve damadımız sohbetinize evde devam etseniz daha iyi olmazmı?

-A evet özür dileriz.

Nikahımız kıyıldı ve ben bundan rahatsız olmadım aksine hoşuma gitdi.Çünkü hayatım boyu böyle şeyler bana ürkütücü gelmişdi.Sanırım hayatımda bir çok şey değişiyordu ve ben bunun iyi ve ya kötü olduğunu bilmiyordum.

Nikah kıyılan yerin arka tarafında 2adam durmuştu.Biri adam dövmeden defelarla içeri atılmışdı,aslında bir çok suç işlemişti yalnızca bunu boynuna koya bilmişlerdi.Ve onun korece takma adı unjeon(운전),yani "sürüşken" demek.Ne zaman yakalansa balık gibi sürüşüp elden çıkıyordu.Hayata yalnızca eğlence için geldiğini düşünüyor ve kimseye inanmazdı."Dünyada insanların soyu çoktan tükendi geride kalanlar yalnızca hava israfı hyung"- unjeonun hayat felsefesiydi bu.Güvendiği tek insan şimdi yanında durup karşıdakı düğünün şokuna herzamanki tavrı olan gülümseme ile tepki veren insan- "smile"dı.Evet onun takma adı smile'dı,sebebi ne olursa olsun gülümsemesiydi.Uluslararası hırsızdı ama son olaydan sonra katil damgası da yemişti.Jane ile yaptığı son soygundan sonra.. Ve şimdi Jane polis komiseriyle evleniyordu.Ya tüm karakol kör olmuşdu onun jane olduğunu göremiyorlardı ya da başka birşey vardı âmâ ne?!!

Unjeon ağzındakı lolilpu çıkardı:

- Hyung,çok sinirli gözüküyorsun.Karısı ihanet etmiş koca gibi duruyorsun şu an.

Smile herzamanki gülümsemesini yüzüne yerleştirerek:

-Sense bu lolilopla lise öğrencisine benziyorsun,kazanovaya değil.

-Hyung,yapma.Kızlar tatlı erkekleri severler,benim gibi uzun boylu,yakışıklı..

-Ego yığını..

-hyung,Kang woo sana ihanet etdi diye üzülme yenisini buluruz.

-Herşey bu kadar basit olamaz.Jane ile yeniden buluşmam gerekecek.Yarım kalan meselemizi de hall ederiz..

Smile'ın son sözleri hiç de hoş şeyler olacağından haber vermiyordu..
Işte yeni bölüm okur kuşlarım)) Annemin ve benim sağlık durumum iyi olmadığından geç yazdım.Hayatımda bir-birinin ardından kötü şeyler oldu ve ben hala birşeylerin düzeleceğine inanıyorum..
Benimle birlikte olub hikayemi okuyan herkese teşekkürler))