-Yani ben kıraliçe isem...
-Hafızan silinecek.
-Ne Travel seni unutucak mıyım?
-Evet. Ve benim üzerimden acılar çekeceksin.
-Oww Travel bu çok kötü.
-Neyse dah kraliçe misin bilmiyoruz bunun için boşuna endişelenmemize gerek yok.
-Aynen hadi uyuyalım.
Uyandığımda bütün vücudum beyazlamıştı bütün kusurlarım gitmişti o lanet olası kısa saçımın uzunluğu belimi geçiyordu. Ayağımda kocaman bir yara izi vardı o artık yoktu bana ne olmuştu Travel'i uyandırdım birlikte Bilge vampirin yanına gittik. Bana bunun son gün olduğunu yarın hafızamı unutucağımı ve kraliçeye dönüşeceğimi söyledi ve güçlerimin 10 katına çıkacağını söyledi. Ağlayarak Travel'a sarıldım o beni itti çok şaşırdım:
- Bunu biliyordun ve bana acı çektirmek için mi yaptın seni alçak.
Dedi sinirlendim ellimi sağa doğru hzlıca çevirdim yere yuvarlandı:
-Ya çok özür dilerim güçlerimi kontrol edemiyorum.
Dedim Travel son hızını yaptı ve yanımdan uzaklaştı. Bende vampirler başkanlığına gidip durumu anlattım şimdiki kraliçe yanıma geldi annıma elini koydu ve başıyla onayladı.
-Bu senin son vampir günün hayatım yarın sen bir kraliçe olacaksın.
Dedi bana bir hediye paketi verdi. Hediye paketini açtım son derece gösterişli bir elbise çıktı. Bişey diyemedim elbisenin güzelliği beni etkilemişti. Sonra odaya Travel geldi bize en az 50 mermi sıktı elimi şıklattım bütün mermiler yere düştü Travel çekip gitti. Neden böyle davranıyordu bilmiyorum. Ama öğreneceğim. Gizlice Travelin odasına gittim ve bir saç kılı buldum. Onu bilgeye götürdüm. Bayağı bir inceledi ve en sonunda beklediğim cevabı aldım o vampir değildi. O akademiye gizlice girmiş vampir kokusu sürmüş olan benim umutsuz aşığımdı.
