*14. Bölüm*

1.9K 102 44
                                    



"Seni dinliyoruz Masal!"
"Ya babacığım benim ne kadar kıskanç olduğumu bilmiyor musunuz? O salak kız öyle diyince tepem attı işte. Matematikten çıkmıştık zaten."
"Bu bahane mi Masal, kızın saçlarını eline vermişsin."
"Yoo, yüzüne at- , yani anne ben sinirden ne yaptığımı biliyor muyum sanki?"
Kuzey abimin bakışlarıyla son anda toparladığım cümlemin sonuna bi de yavru panda bakışları ekleyince babamın yüzü yumuşamış, annemdeyse hiçbir değişiklik olmamıştı. Şu bakışlar bi tek annemi etkilemiyordu zaten.
"Ben ne yapacağım sizinle? Hepiniz birbirinizden kıskançsınız, her hafta ayrı olayla geliyorsunuz!"
Abimlerle aynı anda omuz silktik anneme. Ne yapabilirim yani, elimde değil ki!
"Tamam ya, yemek yiyelim hadi acıktım ben." (Can)
"Ne yaptın anne?"
"Zıkkım, yiyicek misin?"
"Anne ben ne yaptım ya!"
"Sus Efe!"
Sanırım yine bana olan sinirler Efe abimden çıkmıştı.

***

Yemeği annemin ve ikizlerin kötü bakışlarıyla bitirmiş, üç villa yandaki Yağızların evinde toplanmıştık bizimkilerle. ( abimler yoktu)
"Çok azarladılar mı?" (Arya)
"Kızdılar biraz ama çok değil. Alıştılar zaten artık bize."
"Bi ailedeki herkes mi kıskanç olur abi, anlamıyorum ki!" (Asel)
"Annemle babam kıskanç değil ki."
"Nasıl değil kızım? Ali amca anlatıyordu ya eskiden, Elif teyze Buğra abiye hamileyken Ali amcanın yeni sekreteriyle kavga etmiş çok kısa giyindiği için. Ali amca da daha evlenmedikleri zamanlarda Elif teyzeyle konuşmaya çalışan bi çocuğu dövmüş. Bunlar kıskançlık belirtileri değil mi sence de?" (Asel)
"Tamam ya, boşverin şimdi. Yağızaşkım muzlu puding var dimi?" (Bora)
"Git dolaptan al." (Yağız)
"Şu çocuğun doğum gününde bi koli puding alsan, başka bi şey istemez he." (Mira)
"Lan ben bi şeyi bu kadar fazla yesem iğrenirim, bu çocuk midesiz mi ? Direk bağırsaklara mı gidiyo acaba?" (Arya)
"ya bi bırakın şimdi Borayı. Sizce bu çakma Görkem kim?"
"Çakma Görkem?" (Asel)
"Hani yazın Ege abim telefonu Efe abimden saklamıştı da Görkemle yazışıyorum demişti. O işte."
"Hee tamam." (Asel)
"Lan bu Beren malı mı yoksa?" (Masal)
"Yok lan, değildir." (yağız)
"Bi şey diyicem ama kızma Masalaşkım." (Bora)
"Söyle."
"Kanka Ezgi olmasın?" (Bora)
"Devenin nalı!" (Asel)
Olabilir miydi ki? Dıştan tatlı, saygılı, iyi bir insandı Ezgi. İçi kötüydü ama, abimin eski sevgilisiydi. Abim ne bok olduğunu anlayınca -defalarca içimde bu kızla ilgi kötü bi şey olduğunu söylememe rağmen gözünü kulağını kapalı tutan abim, aldatılmıştı- ayrılmıştı ondan.
"Olamaz, abimi tanıyorum. Efe abim belki tekrar konuşabilirdi ama Ege abim konuşmaz."
"Doğru söylüyorsun." (Mira)
" O zaman öylesine konuştuğu biridir. Ezgiden sonra sevgili yapmaz bence bi daha." (Asel)
"Erkek değil mi?" (Arya)
"Sevgilisidir mi diyosunuz şimdi?"
"Bence değildir." (Asel)
"Bence de." (yağız)
"Olabilir bence." (Bora)
"Olabilir. (Arya)
"Bilmiyorum ki, olada bilir olmaya da bilir." (Mira)
"Of ya." (Masal)
" İçiniz rahat olsun diye söylüyorum, o gün konuştuğum kişi ne Beren'di, ne de Ezgi'ydi. Bizden alabileceğin en saçma sapan özelliği aldığın için kardeşim, söylemedim. Nisan'la konuşuyordum. Görkem'in doğum günü için. Oldu mu?"
Ne zaman geldiğini bilmediğim Ege abimin konuşmasıyla içimi bir suçluluk duygusu kaplamıştı şu an. Hadi Beren tamam da, Ezgi'yi nasıl düşündük?
"Özür dilerim."
Abim bana kollarını açınca hemen sarılmıştım. Kollarını kapatmayınca onları çağırdığını anlayan Arya, Asel ve Mira da hemen geldiğinde toplu sarılma yapmıştık. Seviyorum bunları!

*****

"Ah ah, şimdiki aklım olsaydı doğurur muydum ben sizi!"
" 'Şimdiki aklım olsa yapmazdım, ama yapmasaydım şimdiki aklım olmazdı.' demiş ünlü bir düşünür anneciğim."
Anneme kek yapmak istediğimi söyleyip mutfağa girmiş; kekten başka her şeye benzeyen bir şey ortaya çıkardığım yetmiyormuş gibi Can abim , ben ve Efe abim arasında çıkan o çikolata sosunu ben sıyırıcam kavgasıyla tezgahtaki un yere düşmüş, haliyle annem de çıldırmıştı. Söylediğim şey üzerine abimler gülmemek için kendilerini sıkmaya, ben de annemin terliğinden kaçmaya başlamıştım. Rutin hayatım yine sinemalarda!
"Anne bence popom senin o kıymetli terliğini hak etmiyor, yazık değil mi terliğine ? Sen onu benim popomu tokatlasın diye mi doğurdun?"
Söylediklerimle abimler tuttukları kahkahayı salmış, annem de terliği fırlatmıştı. Evet, fırlatmıştı ve şu an benden çok sevdiği terliği popoma çarparak kendini yere atmıştı. Her seferinde nasıl isabet ediyordu anlamıyordum ki ben!
"Hayır yani, belime at, bacağıma at, koluma at, hatta kafama at! Ama neden her seferinde popom?"
"Diğeri de geliyor Masal!"
"Sustum."
Kendimi Efe abimin yanına attığımda, gerçekten attığımda, abimin dirseği belime girmişti.
"Ahh, ya kolunu niye oraya koyuyorsun abi ya"
"Salak mısın kızım, niye atıyorsun kendini üstüme?"
"Oğğf, belim içe çöktü ya!"
"Kaç kilosun kızım sen? Elim kırıldı!"
"Koymasaydın elini oraya, ayrıca 40 kiloyum ben!"
Abimler kilomu ,tabiki yalan, duydukları anda annemi kontrol ederek el hareketi çekmişlerdi. Buğra abicim, senden beklemiyordum, aşkolsun!
Ben cık cıklayarak odama çıkarken merdivenlerin ikinci basamağında arkama dönüp piç smaylımla birlikte;
"Anneeeeee, abimler el hareketi çekiyooor!"
"Allah seni kahretmesin Masal!" (Kuzey)
"Masal, ölme Masal!" (Ege)
"Allah belanı vericek Masal!" (Efe)
"Masal, bekle beni abicim!" (Can)
"Seni seviyorum kardeşim!" (Buğra)
"Hepinizi seviyorum canım abilerim!"
"Çocuklaaaar!"

Olacakları söylüyorum; abimler anneme el hareketi yapmadıklarını açıklamaya çalışacak, annemin nutuğunu dinledikten sonra tek tek yukarı çıkacak, odamın önünde toplanıcak, beşi birden odama girecek ve gıdıkladıkladıklarını sanarak beni deşeceklerdi. Bana şimdiden geçmiş olsun, belki görüşemeyiz sonra.👋

******

Selaaaam💜

Bölüm nasıldı? Kısa oldu biraz ama yapcak bi şey yok

15 temmuz demokrasi ve milli birlik günü kutlu olsun, şehitlerimize allah rahmet eylesin 🙏❤️🇹🇷


Sonraki bölümde görüşmek üzereee👋

ABİLERİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin