Hatırlatma;
Annem ile Seul Min çoktan uyudukları için ses çıkarmamaya özen göstererek parmak uçlarımla hızlı adımlar atarak odama doğru yola koyuldum.
***
"Ne?! Aşık mı oldun?!"
Hızlıca Jennie'nin ağzını kapatarak kısık bir sesle konuştum:
"Jennie kızım sen salak mısın?! Ne diye bağırıyorsun ulu orta yerde?!"
"Hani bir daha aşık olmak yoktu Min Ji?"
"Kim dedi sana o lafı?"
"Sen."
"Hah! Ben neden hatırlamıyorum öyle bir şey dediğimi acaba?"
"Şimdi de bana bahane uydurma Min Ji!"
Oflayarak önüme döndüm ve kahvemi yudumlamaya başladım.
"Al senin ki geliyor."
Gözlerim kantinin kapısından giren Yoongi ve birkaç tanımadığım arkadaşlarına kaydığında sinirlenerek Jennie'ye döndüm.
"Neden senin ki diyorsun Jennie? Deme öyle yanlış anlaşılacağım senin yüzünden!"
"Üf! Ne var ya bunda?"
"Sus Jennie, sana söylediğime pişman etme lütfen."
O sırada gözüm yeniden Yoongi'ye kaydığında sertçe yutkundum ve onu incelemeye başladım.
Okul gömleğinin kollarını sıyırmış ve beyaz damarlı kollarını açığa çıkarmıştı. Taktığı okul kravatını biraz gevşetmiş, ve düğmelerinin 2 tanesini açmış, bu sayede beyaz ve kusursuz teni biraz gün yüzüne çıkmıştı. (Y/N: Hayal ettim de üff afet afett)
Yüzüne takındığı hafif alaycı gülümsemesi onun tam bir serseri gibi gözükmesini sağlamıştı. Birkaç kız ona yavşak gibi bakarken Yoongi onları umursamayıp alaycı sırıtışı ile yanlarından geçip gitmişti. (Y/N:
Çocuk swaglikte zirvede yalnız)Ne kadar havalı diye içimden geçirirken Jennie beni dürttü.
"Kızım kendine gel, gözlerinle yedin resmen çocuğu."
"Saçmalama Jennie" diyerek önüme döndüğüm sırada Yoongi yanımıza gelmiş, oturabilir miyim diye sormuş, bizde olumlu cevap verdiğimiz de sandalye çekerek karşıma oturmuştu.
"Ee, Yoongi sanırım yeni arkadaş çevrene çok çabuk ısındın? Öyle görünüyor çünkü."
Jennie'nin bu aptal konuşması yüzünden bir of çektim.
"Aslında pek alıştığım söylenemez. Kimse sizin yerinizi tutmuyor."
Bunu söylerken gözlerime bakmıştı. Bu bakış benim kalbimin yerinden çıkacak gibi atmasına sebep olmuştu. Onun bu davranışları ne kalbime, ne de bana hiç iyi gelmiyordu cidden.
Arkadaşlarının onu çağırmasıyla bizden izin isteyerek kalkmış ve yanlarına gitmişti. Jennie koluma hafif vurarak heyecanlı bir şekilde konuştu:
"Kızım~ Bu çocuk sana abayı yakmış. Bence seni kardeşi gibi görmesi falan filan hepsi yalan. Gerçekten ben onun seni sevdiğini düşünüyorum."
"Seviyor ama kardeşi gibi... Hem çocuğun hoşlandığı kız var görmüyor musun?" dedim gözlerimi devirerek.
"Her an ne olacağı belli olmaz Min Ji. Fikri değişebilir." dediği anda ders zili çalmıştı. Herkes yavaş yavaş kantini boşaltırken biz de kalktık ve sınıfa çıktık.
(Jennie çok güzel değil mi?😍💜)