15

2K 143 42
                                    

Jungkook sabah mırıldanarak uyanmış ve güzel bir güne başlamayı ummuştu. Fakat sızım sızım sızlayan yaralar ona pek yardımcı olmuyordu.

Kendine geldiğinde bir sandalye üzerinde uyuya kalmış Byeol'u fark etti. Byeol gece boyu uyumamış,belli aralıklarla Jeon'un ateşini ölçmüştü.

"Hemen karşıdaki yatakta uyumaktansa yanıma sandalye çekmiş."diye düşündü Jungkook. Byeol gerçekten bir melekti.

Ardından kızın yavaşça gözlerini açışını izledi. Göz kapakları şişmiş,gözleri kan çanağına dönmüştü.

Hala çok güzeldi. Fakat Jeon ona kapılmaya başladığı gerçeğini göz ardı etti.

"Günaydın."dedi boğuk sesiyle Jungkook.

"Bugün babanın yanına gidicez."

Byeol saçlarını karıştırıp gözlerini ovaladı. Ardından dudaklarını Jeon'un alnına değdirerek ateşini ölçtü.

Jungkook kaskatı kesilmişti. Dünden beri olanlar onun deli kalbini durduruvericekti.

"Henüz bir yere gidebilecek kadar iyi değilsin. Ben gider gelirim."

"Olmaz. Doktor Park'la tanışmak istiyorum. Ben de gelicem."

"Tamam. O buraya gelsin."dedi en son Byeol bıkkınlıkla.

°•°•°

Güzel kahvaltı masasının başında babasıyla sımsıkı sarılan Byeol,ardandından Jungkook'un yanına geri oturdu.

Jungkook karşısında belki de dünyanın en zeki adamının oturduğu düşüncesiyle yutkundu.

"Jungkook,iyileştin mi oğlum?"dedi Bay Park.

"Evet,iyileştim. Siz iyi misiniz?"

"Tabii. Ama sen olmasaydın çoktan toprağın altını boylamıştım. Teşekkür ederim. "

Jungkook Bay Park'ın ne kadar iyi niyetli olduğunu görünce Byeol'un kime benzediğini anlamıştı.

"Aşk dolu konuşmanız bittiyse babacım,şimdi tüm olan biteni senin ağzından duymak isterim."diyerek araya girdi Byeol.

"Tamam,anlatıyorum."

"Biliyorsunuz,daha adını koyamadığımız ama geçmişten beri var olan bir hastalık var. Bunun üzerine CIA laboratuvarlarında
Bir formül ürettik.

Bir panzehir.

Bu panzehiri bulduğumuz akşam annenle çok büyük bir kavga yaşadık. Annen beni hayatının her kısmından atmak istediğini söyledi.

Ertesi gün panzehir ortadan kayboldu. Panzehiri çalanın CIA giriş kartı olması,laboratuvardaki kilitli bölmeyi açabilmesi için de baş görevli olması gerekiyordu.

Bu bendim. Doğal olarak beni suçladılar. Bu durumda iki gruba ayrıldık. Beni suçlayanlar ve suçlamayanlar. Bilişim Duvarı ve Virüs Sahası.

İki grubun da tek amacı anneni bulmaktı. Bu sırada öldü gösterildim çünkü bu olayı hükümet öğrenirse yüksek ihtimal darağacında sallandırılırdım.

Bir süre sonra olayın içine girersen bu sorunun daha kolay halledileceğini düşündük. Ve Hoseok aracılığıyla seni ekibimize aldık.

Çok başarılıydın. Fakat arkanda durabilecek,seni koruyabilecek,en önemlisi seni sen kadar tanıyan birisi lazımdı. Bunun Jungkook olduğunu hepimiz farkındaydık.

Bizimle aynı anda Bay Nam da aynı arayışta olduğu için en zeki ajanlarımızı birleştirme kararı aldık.

Ve sonunda buradasınız."dedi Park Shingyu.

Byeol yutkundu. Annesi nasıl böyle bir şey yapardı? Anlayamıyordu?

"O gece annemle ne hakkında tartıştınız?"diye sordu.

Bay Park kızına yalan söyleyemeyeceğini ya da geçiştiremeyeceğini farkındaydı.

"Konu sendin." Dedi sessizce.

"Ne?!"diye seslendi Byeol.

"Bir abin vardı.Abin 2 yaşındayken kansere yakalandı ve ilik gerekiyordu. Hiçbir ilik tutmadı. Ve biz de bir kardeşe ihtiyaç olduğunu fark ettik.

Sen doğdun. Ama aynı gün abini kaybettik. Bu yüzden annenin her doğum gününde işi çıkıyordu. Ben,ne yaparsam yapayım onu sana ısındıramadım.

O gece de-" derken sözü kesildi Bay Park'ın.

"O gece de yeterince büyüdüğümü ve artık evden defolmam gerektiğini söylüyordu. Ben,uyandığımda kafamda bu sözler dönüyordu ve anlam verememiştim. Şimdi anlıyorum."

Byeol'un gözünden bir damla yaş süzüldü. Yumruk yaptığı elini sıkmaya başladı.

Jungkook elini Byeol'un eline geçirdi. Kendine zarar verecekti.

Artık Byeol kendi eline kilitlenmiş olan Jungkook'un elini sıkıyordu.

Sindirebileceği şeyler değildi bunlar fakat çabucak sildi gözyaşlarını. Masadan kalktı,hızlı adımlarla askılıktaki ceketini alıp evden çıktı.

Onu durdurmaya kalkmamışlardı bile. Çünkü Byeol gerçekten yalnız kalmalıydı.

•°•°•°
Jungkook

"Dikkatli olmalısınız Jungkook çünkü geçen gün arabasına bindiğiniz adam eşimin-,yani eski eşimin çalıştığı adam. Ve Byeol'u öldürmeyi planladığını duyduk." Dedi Bay Park.

İçimden kuvvetli bir siktir çekmiştim.

"Artık bunu Byeol'e ben söyleyemem ya da onu ben koruyamam. Gördün zaten,
aramızda bir duvar oluşturuyor. Artık,hiç birimize güvenmiyor. Sen dışında."

Gözümün önünden belime sarıldığı,yaralarımı sardığı,teker teker öptüğü akşam geçti. Beni benliğiyle sarıp sarmalıyordu.

Dahası,sanırım artık her bir zerresi benliğime işleniyordu.

°•°•°

Selaam! Napıyonuz? Bu bölüm biraz daha olayları tamamiyle anlamanız içindi.

Bir dahaki bölüm için Sherlock okudum ama fikirlerimi söylemiyim. Neyse.

Kendinize iyi bakın,hoş kalın
Hoşçakalın!!
🧦🐧

Daisies•Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin