En sevdiğim fotoğrafı medyaya koydumm.(๑♡⌓♡๑)Sormayı unuttum üstünden bolca zaman geçti ama sınav sonucu açıklanan okurlarım sonuçlarınız nasılll? Eminim iyidirr. Birde Ankara da olup tuval siparişi veren var mı aranızda ?
Sizleri seviyorum iyi okumalarr (≧▽≦)
Oodal:Tamilce; sevgililerin tartışmadan sonra birbirlerine gösterdikleri yalandan kızgınlık.
Parmaklarımın arasındaki sıcak çikolatayı daha sıkı kavrayıp bir yudum daha aldım. Sıcak sıvı boğazımda yakıcı bir his bırakıp aşağı kayarken dudaklarımın arasında bıraktığı eşşiz tatla gülümsedim.
Dünyanın en güzel içeceği olabilirdi.
Karşımda mavi saçlarını dağınık bir şekilde toparlamış giydiği salaş kazağın içinde mayışmış olan arkadaşıma çevirdim kahvelerimi.
''Sonra Juvia döndü ve dedi ki. Sen kim benim Gray'ime bakmak kim. Sonra Juvia kızın kızıl saçlarını tuttu ve kafasını duvara fırlattı.... Sonra... Lucy. Dinliyor musun Juvia'yı?''
Bir anlık dalgınlıkla saçma sapan bir tepki vermiştim. Aklım hala dünkü konuşmamdaydı. O kadın, dediğini yapabilir miydi?
''Evet. Evet dinliyorum.''
Sözlerimle beraber mavi ojeli parmakları ellerimi tuttu.
''İyi misin? Bir şey mi oldu?'' Moralimin bozuk olduğunu hemen anlayabilecek kapasitede olan arkadaşımdan bunu saklamam imkansızdı zaten.
''Dün Emilia ile buluştum.'' Mavi gözleri sinirle parladı.
''Natsu'nun kokana annesi mi?'' Sözleri bnde kahkaha atma isteği uyandırsada isteğimi bastırdım ve toparladım kendimi.
''Evet. Benim Natsuya uygun olmadığımı düşünüyormuş. Ayrılmamı istedi. Bende reddettim. O da zorla yapacağını söyledi.''
Kaşlarını çattı ve masadaki bıçağı eline aldı.
''Juvia onu öldürür. '' Ben elindeki bıçağı bırakması için eline ulaşırken kafeye yeni gelen Natsu ve Gray ile konuşmamız yarıda kesilmişti.
''Kimi öldürüyor bu mavi saçlı psikopat?'' Natsu'nun sözleriyle Juvia'nın mavi gözleri bana çevrildi. Anlatmamı bekliyordu. Ama yapamazdım.
''Hiç. Hiçkimseyi. ''
Sonuçta o Natsu'nun annesiydi. Hayatındaki ilk kadındı. Natsuyu hayatındaki ilk kadın ve ilk aşkı arasında bir seçime zorlayamazdım.
Yanıma oturan sakura saçlım, topuz yaptığım saçlarıma bir öpücük kondurdu ve elini belime sardı.
Yalan söylemenin verdiği huzursuzluk içime yayılsa da düşünmemeye çalıştım. En iyi yol buydu. Eminim.
'' Yine kimi öldürmek istiyorsun Juvia. Anlaşmıştık. Bana yazan kızları öldürmek yok.''
Gray'in sözleri ile Juvia toparlandı mavi gözleri üzerimdeyken dudaklarını kıpırdattı huysuzca.
''Natsu' nun an...'' Sözlerini tamamlamadan hızla soludum.
''Juvia! Tuvalet! Hemen.'' Mavi gözlerini devirirken Gray'in kolları arasından çıktı ve peşimden gelmeye başladı.
''Söyleyemezsin Juvia.''
''Natsuya yalan mı söyleyeceksin? '' Sözleri içime otururken hafifçe yutkundum.
''Hayır. Onu incitemem. Ona seçim yaptıramam bunu kendim halledeceğim.'' Mavi gözlerini tekrar devirdi ve arkasını dönüp giderken ekledi.
''Juvia anlayamıyor. Yalan söyleyerek sende o kadın gibi oldun.'' Sözleri boğazıma bir yumru gibi otururken zorla yutkundum. Haklıydı evet. Ama....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEMESİS-Nalu
Fanfictionİntikam. Elinizdeki tek şeyin size bahşedilen bir yetenek olduğunu düşünün. O yetenek için savaşmanızı ve o yeteneğin sizi ayakta tuttuğunu... Sonra günün birinde zengin züppe birinin acımadan ve gözlerinizin önünde o mükemmel yeteneğinizi aldığın...