°Yıldızı doldurmayı unutmayın 💞°
Bölüm şarkısı; İkiye on kala - Ben bu kafayla napıcam🎶
°
Kafamda yapmak istediklerim takla atarak beni kışkırtıyordu. İlk kez istediğim bir şeyi yapmamak için zorluyordum kendimi. İlk kez bir kadını öpmemek için kendimle savaş veriyordum.Geri çekilerek düşüncelerimi arka plana atmamı sağladı Berfu.
"Ha yani suç bende mi? İlk kurduğun cümlenin hiç bir yanlış tarafı yok mu?"
Hem güzel hem zeki..
"Hiç bir art niyet yoktu sözlerim de. Sadece takılmak istedim sana!"
Her seferinde bu kıza açıklama yaparken buluyordum kendimi. Umursuyor olabilir miydim onu?
"Her neyse, kusura bakmayın!"
Uzatmak istemiyerek kapıya yöneldi. Parmaklarımı istem dışı koluna dolayıp durdurdum.
"Gitmelisin bu evden.. İşi bırak ve git!"
Küçük bir uyarıydı. Gittikçe ona çekiliyordum. Hissediyordum artık. Zaafım olmasından korkuyordum. Evet bundan bas baya korkuyordum. Sikeyim ki bu kıza bağlanmaktan, takıntı haline getirmekten korkuyordum. Yol yakınken gitmeliydi benden en uzak yerlere.
Zira aksi olursa zarar verirdim. Düzgün bir adam değildim. Kötü ve bencildim. O gözler benim yüzümden yaş akıtsın istemiyordum. Ben ne ara birilerinin üzülmemesini istememeye başladım?
Ne oluyordu bana böyle?"Anlamadım? Kovuyor musunuz beni?" diye sordu şaşkın bir sesle.
Gerekirse evet. Alevler etrafını tamamen kuşatmadan gitmeliydi.
"Ne anladıysan!"
Gözleri yavaştan yavaştan doluyordu. Kolunu sertçe parmaklarımın arasından çekti.
"Dengesiz herif!" dudakları usuldan titrermeye başlarken güçlü durmak için sarf ettiği caba hayran olunasıydı.
Daha da bir şey demeye gücü yetmemişti. Çekip gitmişti. Nasıl bir beladan kurtulduğu bilse geri gelip teşekkür ederdi bana aslında. Şayet ben onu kendimden kurtarmıştım.°Berfunun anlatımından°
Aşağılık herif bir musluk için kovmuştu beni işten. Kalbim kırılmıştı. Yorulduğumu fark ettim o an. Yeni bir iş arayacak gücüm yoktu. Evdekilere ne diyecektim ben? Anneannem çok üzülecekti.
Gözlerim yanıyordu. Daha fazla tutamıyordum göz yaşlarımı. Kendimi sıkmayı bırakıp akmasın izin verdim. Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp pantolonu mu üzerime geçirdim. Üzerimdeki beyaz gömleğin düğmelerini açarken bir yandan da burnumu çekiyordum. Gurur kırıcıydı. Üstelik basit bir konu yüzündendi.
Gömleği çıkarıp eteğin yanına fırlattım. Siyah tişörtümü kavrayıp üzerime geçirdiğim de ani bir eylemle açılan kapıda Alper denen adamın iri bedeni göz kırptı bana. Yüzümü asık kaşlarım çatıktı. Üstelik durmadan gözlerimden yaşlar dökülüyordu. Çantamı kavrayıp kapıya yöneldim. O'ysa tam tersini yapıp içeri girdi. Kapıyı kapatıp yanına varan bedenimi anlayamadığım saniyeler içinde kapıya yasladı.
Hem şaşkın hem korkmuş gözlerle yüzüne baktığım da konuşmak için araladığım dudaklarımda dudaklarının baskısını hissettim.
Beni zorla öpüyordu!
Beni beni öpüyordu!
Gözlerim bu sefer yaptığı şeyden dolayı dolarken ellerimi göğsüne yerleştirip itmeye çalıştım..
![](https://img.wattpad.com/cover/193331965-288-k687783.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAR TANESİ
ChickLitAnlamını yitirmişti alfabedeki tüm harfler şimdi. Yalnızca ikimiz vardık bu karanlık yerde. Korkuyordum, bu doğru. Titrediğim de bir gerçekti. "Sana dokunanın elini kırarım demiştim değil mi? " dedi buz gibi soğuk kelimleriyle. Elini masaya koyduğun...