"Az daha sağa abi sağa sağa, hah! Tamam şimdi tam ortada durdu!"
Bizim binaya kocaman altın yazılarla "PORT MAFİA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BİNASI" yazdırmıştım. Gelen geçen buranın neresi olduğunu bilmiyor abicim. Bi ağırlığımızı koyalım ortaya! Geçen teyze gelmiş 'Evladım bura jandarma mı?' dedi yav. Hayatımda böyle hakaret yemedim ben! Ama cevap olarak 'Evet teyze ne oldu?' demiştim. Nihahaha ne kadar kötü şeytani bir kız oldum çıktım ya hu!
"Patron ne yaptın Allah aşkına?!"
Tachihara'nın şaşkın sesiyle ona döndüm ve gülerek zafer işareti yaptım.
"Çok süper olmuş değil mi kanka?"
"Mori başkan bizi öldürecek..."
Tachihara'nın birden bayılmasıyla ışık hızıyla Tachihara'yı tuttum. Herhalde o kadar harika bir şey gördüğüne inanamadı ki birden bayılıverdi! Zavallı tatlış kankam benim!
"Gülümse kanka!"
Telefonumu çıkardım ve ayak üstü selfie çektim. Ardından Port Mafia Official Hesap'a gönderdim.
Anında like lar gelmeye başladı!
***
(
Araya op girer)
"Ufff canım çok dondurma çekti!"
Sandalyede geriye yaslanarak ofladım. Yav kardeşim hiç mi aksiyon olmaz! Bu ne biçim bir işkencedir! Bi Allah'ın kulu da geçmiyor ki ofisten!
"Oooffff çoook sıkıcıı!!"
"Of deme oh de lipton iç oh be!"
Şapkalının sesiyle ona baktım. Bana garip bir şekilde sırıtarak bakıyordu. Sarhoş felan mı la bu? Her zaman ki bakışları yok çünkü. Mal gibi bakıyor...
Masamın önüne kadar yürüyüp durdu.
"Ne oldu şapkalı? Kafayı mı buldun hayırdır?"
Bir anda komik bir şey söylemişim gibi gülmeye başlayınca tırsmadım değil.
"Hahahhaha!! Biliyor musun? Çoook salaksın ya sen! Hapchu! Ha-Hapchu!"
"Hahah! Cidden sarhoş olmuşsun sen!"
"O kadar emin olma."
Dibime kadar girdi bir anda. Kalbime iniyordu. Neden bu kadar yakınlaşıyor bu?! Kızardım tabi birazcık. Geri çekildim sonra.
"Ya bir dur şurda çikolata yemişsin.."
Deyip birden parmağıyla dudağımın kenarında duran çikolatayı sıyırmasıyla dona kalmıştım. Sonra parmağını yaladı. Bir dakika, bu ne tür bir +18 erotik film lan?! Bizim Uke ileri adım atıyor!
"Ahaha yüzün kızarmış ahahaha-hapchu!"
"Şapkalı Allah rızası için bi git. Başıma seme kesildin! Buradaki seme benim ben! Öyle hareketler bana yakışır oğlum!"
"Ne zırvalıyorsun ya sen salak kız... Ne seme si ne uke si... Cidden aptalsın. Ve bu aptal aklımı karıştırıyor."
Ben söylediği cümlelerden anlam çıkarmaya çalışırken şapkalı birden sandalyeye oturarak sızmasıyla telefonumu çıkarıp resim için yeterli koz topladım. Evet evet tuzak! Ne kadar kötüyüm ya! Şapkalının ağzına emzik soktum ve çektim fotoğrafımı! Nheheheh!
Sonra yarı uyanık olan şapkalıyı kaldırdım ve benden destek almasını sağlayarak onu odasına doğru taşımaya başladım. Mal mal konuşuyordu hala. Tam ifşalık! Ama dur ben iyi patronu oynayacağım bu seferlik.
"Mieeekkooooooo hahaha salak ahahhaa hiçbirşey de anlamıyorsun uaaaa hapchu!"
"Suratıma hapşurup durma! Karadenizi hapşurur gibi sümük geliyor zaten!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BSD; Karanlığın Dünyası!!
Action"Bir çukur atasözü vardır, bilmem hiç duydun mu.. sıkıntı yoksa sıkıntı vardır!" @@@@ Bu kitap Bungou Stray Dogs animesinin kafamdaki versiyonudur. Ana karakter (yani siz) için otome oyunu gibi bir şey olacak. Hep yaoi kitapları vardı bende bir hare...
