Mori'den-
"Elise-chaaan!! Telefonumu uzatsanaaa!"
"Rintaro daha yeni mi geldi aklına telefonun olduğu?! Denizden çık ve kendin al!"
Off off... İç çekerek belimdeki ördek yardımıyla kıyıya kadar yüzdüm. Bu Elise de fazla oluyor ha. Ergenlikten midir bilmem ama...
Denizden çıktım ve telefonumu elime aldım. Sadece 938393748394 cevapsız çağrı ve 948595969594948485759855885 tane SMS gelmiş 3 haftada. Peh. Bir göz gezdirdim. Herkes Mieko'dan şikayetçi. Eee! Tabi fazla disiplinli olunca bunlar rahata alışkınlar! Öyle ararlar! Aferin Mieko! Beklediğimden de fazla mükemmel!
Birden kafama gelen topla şaşkınca etrafa baktım. Iyyy cünüp Fyodor ve Pervol Ivan atmış!
"Hayırdır beyler öyle bana top atmalar felan?" Gerizekalı Fyodor altında don hala rus işini takıyor ya.
"Kusura bakma ağabey."
"Çokta güzel bakarım hıh!"
Toplarını elime aldım. Elise de karşımdaydı. Fyodor bizden topu almaya çalışırken bende Elise'ye havadan yolluyordum. Sonra Elise bana sonra ben Elise'ye... Fyodor ortada topu tutmaya çalışıyordu.
"Ya banane ya! Verin topumuu!!"
"Alamazsın muahahahahh!!!"
"Yaa Ivan bir şey desene ben deyince kötü oluyor!"
"Birşey."
"Sağol ya!"
Elise ile eğlene eğlene birbirimize atarken Fyodor hala topu almaya çalışıyordu. En sonunda topu tuttum ve bıçak alıp topu ikiye ayırıp birini Fyodor'un kafasına diğerini de Ivan'a taktım. Puahahaha!! Çokta yakıştı ha!!
"Bunun intikamı acı olacak!"
"Lahmacun da acılı olsun."
Elise ile birbirimize çakarak kahkaha atarken iki salak başları eğik bir şekilde gidiyorlardı. Ehehehe!
"Bize yaptığın bu zorbalığı misliyle ödeyeceksin!!"
"He ya he."
Ay mal galiba.
"Elise-chan! Hadi sidik yarıştıralım!"
"O nasıl olacak Rintaro?"
Mieko'dan devam-
"AEEEYYYAAAUYYAAEEEUUU!"
Koridorda yankılanan anırma sesiyle en sonunda sinirle yataktan kalktım. Ulan gecenin kaçı olmuş anırma sesi geliyor! El insaf ya! Uyuyoruz burada!
"EEEAUUYYYYYUUAAEEUUYYYYUUUAA!!"
Sesin geldiği odaya girdim. Yumeno ne diye cins sesler çıkarıyorsa?!
"Ya sen saatin farkında mısın?! Uyumaya çalışıyoruz burada! Zaten tek ben varım herkes görevde! Bende sabah kalkıp kötülük düşünmek için uyuyorum!"
Yoksa beni de operasyona götürürler herhalde... Değil mi? Kesinlikle! Beni düşünüyorlar!
"Dişim ağrıyor ühühühüh!"
Birden Yumeno'nun ağlamaya başlamasıyla yatağına eğildim.
Kıyamam nasıl ağlıyor!
"Hangi dişin göster bakayım."
Ağzını açıp gösterdi. Vıyyy gitmiş bu diş. Tabi ağrı yapar!
"Hmmm tamam bekle sen burada geliyorum."
İçeri gidip çantamdan ağrı kesici aldım. Ama keskin bir ilaçtı. Yani kendi büyük yaralarım olur diye almıştım. Koşarak elimde su dolu bardakla yanına döndüm. Hapı verdim.
"Bunu iç rahatça uyuyacaksın, güven bana!" Göz kırpıp bardağıda uzattım. Birkaç saniye bardağa bakıp hapla beraber içti. Geri kalktım.
"Hadi iyi geceler! Yarın doktora gidiyoruz ona göre uyu!"
Yaşasın aksiyon!
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BSD; Karanlığın Dünyası!!
Action"Bir çukur atasözü vardır, bilmem hiç duydun mu.. sıkıntı yoksa sıkıntı vardır!" @@@@ Bu kitap Bungou Stray Dogs animesinin kafamdaki versiyonudur. Ana karakter (yani siz) için otome oyunu gibi bir şey olacak. Hep yaoi kitapları vardı bende bir hare...
