Son olarak makyajımda yapıldığında hazırdım.
Aynadaki görüntüm beni memnun etmişti.
Odaya Demir'in girmesiyle ona döndüm.
-Hazırsan yürü hadi.
Tam bir odun ya!
-Hazırım.
Aşağı inip siyah jeep e doğru ilerledik.
-Bak unutma bu çok önemli bir fırsat ne yap ne et o adamı kendine bağla!
-Tamam denerim.
-Deneme Vera yap. Seni saat 00.30 gibi alırım.
-Tamam.
Çok sürmeyen yolculuğun ardından arabadan inerek görkemli kokteyl binasından içeri girdim. Herkes fazlasıyla şıktı.
Bu kadar güzel kadının arasında bana mı bakacaktı?
O sırada koluma biri dokununca o tarafa döndüm.
-Hoş geldin Gökçe.
Gözlerim aradığım kişiyi bulmamla parladı.
-Hoş buldum Serhat Bey. Her şey çok güzel olmuş.
Uzun bir süzmeden sonra konuştu.
-Sen de öyle Gökçe.
Beni eliyle belimden kavrayarak bir masaya yönlendirdi.
-Biraz beklersen yanına geleceğim. Uğramam gereken birkaç masa var.
-Tabi ki Serhat Bey ben buradayım.
Yanımdan ayrılarak başka masalara ilerledi. Ben de etrafa göz attım. Çok güzel organize edilmişti. Ben kendi halimde takılırken yaşlı bir adam geldi.
-Merhaba güzel kızım.
Yaşlı ve sevimli bir insana benziyordu.
-Merhaba efendim.
-Seni ilk defa görüyorum yeni misin?
-Evet efendim ben Gökçe 2 gün önce Serhat beyin asistanı olarak işe başladım.
-Demek Serhat'ın asistanısın?
-Evet efendim.
Peki bu adam kimdi?
-Ben de dedesiyim. Biraz zor biridir bizim hayta. Gerçi kendini bu aralar işe verdi.
-Evet işini fazla seviyor.
-Seviyor demeyelim de biraz zorunda kaldı.
Herkes böyle söylüyordu.
Ben de konuyu değiştirdim.
-Siz isminizi söylemediniz?
-Benim ismim Kemal güzel kızım.
-Çok memnun oldum Kemal Bey.
-Ben de çok memnun oldum senin gibi güzel bir genç hanımı tanıdığım için yavrum.
O sırada sohbetimize Serhat da katıldı.
-Demek dedemle tanıştınız.
-Evet tanıştık Serhat Bey. Böyle bir dedeye sahip olduğunuz için çok şanslısınız.
-Beni mahcup ediyor Gökçe kızım.
Maşallah çok hanımefendi.
-Öyledir dedecim.
-Neyse ben fazlasıyla yoruldum. Eve geçiyorum ben.
-Tamam dedecim.
-İyi geceler Kemal Bey.
-İyi geceler güzel kızım.
Kemal Bey'i yolcu edince sohbete devam ettik bir süre daha.
-Gökçe benimle gelir misin?
-Nereye Serhat Bey?
-Sana bir şey göstermek istiyorum.
Beni belimden nazikçe yönlendirerek yukarı kata çıkardı ve bir kapıdan içeri girdik.
İçerisi çok güzeldi. Bir sürü kitaplarla dolu bir raf vardı.
Hemen oraya ilerledim.
-İnanmıyorum burada hep ilk baskılar var!
-Seveceğini düşündüm.
-Deli misiniz bayıldım!
O sırada söylediğimin farkına vararak mahcup oldum. O ise tebessüm etti.
-Kusura bakmayın heyecanlanınca ne dediğimi bilmiyorum.
-Sorun değil Gökçe. Buradan istediğin kitabı alabilirsin.
-Siz ciddi misiniz?
-Evet Gökçe oldukça ciddiyim.
-Ama bunlar çok özel Serhat Bey.
-Sen de çok özelsin Gökçe.
Yüzümün kızardığını hissedebiliyordum.
-Bak Gökçe ben daha önce böyle hissetmemiştim.
-Serhay Bey...
-Lütfen sözümü kesmeden dinle çünkü zar zor toparlıyorum.
Konuşmayı sürdürdü.
-Evet daha önce sevdiğim kadınlar oldu. Ama hiçbiri bana böyle hissetirmedi. Seni tanıyalı daha 3 gün oldu ama sana kapıldığını hissediyorum.
-Ne diyeceğimi bilemiyorum Serhat Bey.
-Bir şey söyleme. Sadece nasıl hissettiğimi bil yeter. Ben seni daha yakından tanımak hayatıma almak istiyorum.
-Serhat bey ben bilemiyorum. Çok iyi birine benziyorsunuz ama daha yeni tanıştık.
-Seni hiçbir şey için zorlamam Gökçe. Sadece beni tanıman kendimi sana tanıtmak istiyorum. Tek istediğim kabul etmem!
Ellerimi tutmuş gözlerime beklentiyle bakıyordu.
O an bu işin olduğunu fark ettim.
-Peki bunu ben de çok isterim.
Çok içten gülümsemişti.
Saate bakmamla Demir'in dediği vaktin gelmiş olduğunu fark ettim.
-Çok geç oldu benim gitmem gerekiyor.
-Ben seni bırakırım.
-Lütfen zahmet etme. Hem beni bir arkadaşım alacak. Yine de teşekkür ederim.
-Pekala bu seferlik öyle olsun.
Yarın görüşürüz.
Gitmeden yanağına bir öpücük kondurdum.
Buna pişman olmuştum. Ama görevim için iyi bir adım olmuştu.
Binadan çıkarak siyah jeep e doğru ilerledim.
Beni bir çift siyah göz bekliyordu.
Umarım beğenirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
أدب المراهقين~CESARERİN BİTTİĞİ YERDE ESARET BAŞLAR~ "Benden korkuyor musun küçük?" Sessizliği ve titremesi cevabı olmuştu Vera'nın. "Haklısın , çok korkmalısın." "Bana ne yapacaksın" "Sana çok şey yapacağım küçük. Önce bedenini sonra da ruhunu senden alacağım."...
