(~Asırlar sonra hi!)
Yeşilli çocuk bir an geri kendine geldi. Neden bu güzel durumu bölmüşlerdi ki sanki? Birkaç yıl falan daha Katsuki'nin dudaklarına baksa ne olurdu? Birazcık daha nefesleri birbirine karışacak kadar yakın olsalar?
-Sero-kun'dan bir mesajınız var.-
Vakit kaybetmeden titrek elleriyle gelen mesaja cevap yazmaya çalıştı.
Sero-kun:
Midoriya günaydın.Havaalanına varmak üzereyiz.
Sadece uçak asıl saaten yarım saat erken kalkacakmış, haber vermek istedim.
---
Katsuki ise kafasında hala az önceki anı seyrediyordu. Sakin kalmak istese de karnındaki garip his onu terk etmiyordu. İçinden o sikik bildirim sesine lanetler yağdırıyordu.
İzuku avuçlarının fazla terlediği ve ellerine söz geçirmekte zorlandığı için sadece sesli bir mesaj yollayıp bu saçma durumdan sıyrılmak istedi.
Midoriya: |•----------------------
"Midoriya'dan sesli mesajınız var."
0.12 08.37"H-Haber verdiğin için teşekkür ederim. Acele etmeden gelin Sero-kun."
Katsuki duyduğu "Sero-kun" ile siyah saçlı çocuğu nasıl en hızlı yoldan öldürebileceği ile ilgili düşünceler kurmaya başlamıştı.
Telefonunu aşağı doğru indirip elinden bırakmadan bacaklarına koydu İzuku. Katsuki'ye sohbet etmek daha iç açıcı olabilirdi tabi ama belki başka zaman.
Tekrar, Katsuki'nin kulaklarına işkence eder gibi, mesaj sesi yankılandı.
Sero-kun:
Rica ederim dostum.
Bu arada Bakugou arabada değil. Yani
sanırım gelmeyecek. Aradım ancak cevap vermedi.Ancak diğer herkes burda. Todoroki gelmemiz için yardım etti.
İzuku okuduğu şeyle "sizden bile önce burada oldu." diye düşünmeden edemedi. Katsuki'nin aslında bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordu.
Midoriya:
Sero-kun, Kacchan burda.
Benden daha önce gelmişti. Endişelenmenize gerek yok.
Dikkatli gelin.
--Katsuki koluna dayadığı çenesini İzuku'ya doğru çevirdi. Birkaç dakikadır, yanında başkasıyla mesajlaşıp bir de aptal bir tebessüm yüzüne yerleşmişti. Bu onu sinirlendirmişti. Ardından gelecek bir bildirim sesini bile duymak istemiyordu.
Hızlı şekilde eğilerek İzuku'nun elinden telefonu kaptı ve alır almaz kapattı.
"K-Kacchan neden sen-"
"Sahi mi Deku? Yanında birisi varken başkasıyla mı mesajlaşacaksın?"
"Affedersin. Bir an dalmış bulundum. Özür dilerim." diyerek kendi tarafına döndü. Katsuki'nin delici bakışlarından kaçınmak istiyordu ama bu ne kadar mümkündü ki?
"Um..Kacchan, acaba uçakta nerede oturacaksın?"
Katsuki narin sesli çocuğa baktı. Çenesini tekrar koluna dayadı ve anımasamaya çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Shot - Katsudeku
Teen FictionQuirksiz AU "Varlığın içimi kıpır kıpır hissettiriyor ve uçuşan kelebeklerimi nasıl indireceğimi bilemiyorum. muhtemelen en kaba ama samimi ship kitabı