One Shot - Katsudeku

12."Çünkü senin beynin yok!"

"Denki..şu an...dostum şu an havuzdayız...yani anlarsın ya..ULTRA MEGA SÜPER HİPER ZENGİN İNSANLARA AİT BİR MALİKANENİN HAVUZUNUN, BİZİM GİBİ BEYİNDEN YOKSUN LİSELİLER İÇİN KAPATILMASI VE SENİN BURDA MUZLU MU YOKSA ÇİLEKLİ YOĞURT MU YESEM DİYE DÜŞÜNÜYOR OLUŞUNDAN BAHSEDİYORUM."
[anlık derin sessizlik..]

"Pekala öncelikle meyveli yoğurtlar tanrıların bize bahşettiği en kıymetli şeylerdir.!"

"İkincisi, bana o gözalıcı kaslarınla yukarıdan havalı bakışlar atmayı kes.
Bir kere istediğimi yapabilirim bu nedenle ben ve iradem, aynı zamanda keyfim ve kahyası, burada oturmayı tercih ediyoruz."

Denki ve Eijiro çocuk gibi kavga ediyorlardı. Daha çok didişiyorlardı aslında. Gerçi ne halt yedikleri pek mühim değil çünkü besbelli gürültü yapıyorlardı. İKİNCİ SHİP OLMALARINA VE YAZARA ZORLUK ÇIKARMALARINA RAĞMEN(!).

Geçen gece İzuku'ya olanlardan sonra herkes elbette bir süreliğine kaygılanmıştı. Bu nedenle Fuyumi havuz ortamının iyi geleceğini düşünmüştü. Tabi buraya kadar her şey tatlı tatlı ilerlerken ufak tefek pürüzler vardı diyelim.

Kısaca hiçbir gayboi havuzda hoşlandığı kişiyi yarı çıplak ve ıslak görmeye dayanamazdı. ehehe.

Biz bu minik açıklamayı öğrenirken bu iki ufak aptal rahatsız edici şekilde birbirlerine bağırmaya devam ediyorlardı.

"HA?! NE DEMEK BEN YÜZMEYECEĞİM SENİ APTAL ELEKTRİK TRAFOSU?!" "BAĞIRMAYI KES TAŞ ÇOCUK YAPMAYACAĞIM DİYORSAM YAPMAYACAĞIM. BENİ ZORLAYAMAZSIN." "OH ÖYLE Mİ?" "ÖYLE BAKAJİRO."

"PEKALA SES TELİNİ SİKTİKLERİM EĞER BİRAZ DAHA BURDA BAĞIRIŞMAYA DEVAM EDERSENİZ SİZİ HAVUZA TIPA OLARAK KULLANIRIM VE SOLUNGAÇLARINIZ ÇIKANA KADAR BEKLERİM.(!)"

Evet tam da Katsuki'den beklenildiği gibi..

Ne denebilir ki? hoşlandığı ama hoşlandığını kendine itiraf edemeyen aptal bir Katsuki olsaydık ve İzuku.. tam karşımızda, ıslak bir halde iken..
kabul edelim kim olsa ağzının suyu akardı.

Eijiro ses yaptıklarını daha yemi fark edebildiği sırada sivri dişlerinin arasından ufak bir tıslama saldı. "Tch...kusura bakmayın." Denki duraksadı. Daha önce kiraz çocuğun böyle sinirli bir yüzü olabileceğini düşünmemişti. O sırada, dakikalardır oturduğu yerden kalkmayı reddeden Denki'nin kalkmasına Eijiro'nun bir hışımla Denki'nin kolunu tutması ve onu sürüklemesi neden oldu.

"Ei canımı a-acıtıyorsun!" Tabii ki Kirishima Eijiro bunu dinlemedi. Sinirden dişlerini sıkıyordu. Adımlarını hızlandırmaya devam etti.
"K-Kolum..Sıkıyorsun. Bırak beni!" Dinlemiyordu bile. İki kat aşağıdaki loş bir ışığa sahip soyunma odasına sürüklendiğini anlamıştı sarı papatya ama kolunun acısı ona düzgün düşünme fırsatı vermiyordu.

Ancak eğer...Eğer ki neden sinirlendiğini bile anlayamadığı kiraz çocuğu sakinleştirip kolunu kurtaramazsa..karanlık bir yerde durmak zorunda kalacaktı.

Merdivenlerden koşar adımlarla sürüklenirken soyunma odasının koridorunda ilerlemeye başlamışlardı bile. Korkunun bir bedeni bu kadar hızlı esir etmesi..kalbinin gittikçe daha hızlı kan kapakçıklarını çalıştırması ya da içinde doz artışının yükseldiği fazla adrenalin..

"Ei! E-Ei!..KİRİSHİMA EİJİRO BIRAK BENİ!"

Odanın kapısından geçerek yalnızca kendine gelebilen Eijiro bir an duraksadı. Yine de kızgındı işte.

İçinde bir yerlerde bitmek bilmez bir korla yanan, en sıcak kömürlerle harlanmış bir ateş vardı sanki..

Saçlarını hep Altınçanı Çiçeği'nin taç yapraklarına benzettiği kişi..ilk kez ona bir yabancı benzeri seslenmişti.

Odanın içerisine sürüklemeye devam etti ve kapıyı kilitledi. "SANA ONLARCA KEZ BENİ BIRAKMANI SÖYLEDİM. BANA DOKUNAMAZSIN."

"BUNDAN EMİN OLMA APTAL SARIŞIN. İSTEDİĞİM GİBİ DOKUNURUM. AYRICA HEM Bİ KÖŞEDE İNSANLARI İZLEMEK İÇİN YÜZMEYİ REDDEDEN BİR APTALDAN BUNLARI DİNLEMEYECEĞİM!"

"n-ne..insanları izlemek mi? neler saçmalıyorsun taş kafa?!"

"kızlara baktığından bahsediyorum elbette aptal denki! bunun için suya girmedin değil mi! bunun için havuza girm-"

"BENİ İYİ DİNLE. BEN SAPIK FALAN DEĞİLİM. BENİ NE SANIYORSUN SEN?! TACİZCİ FALAN MI? SUYA GİRİP GİRMEMEM BENİM TERCİHİMDİ."

"o zaman..n-neden..neden reddettin..."

"Ç-ÇÜNKÜ-" "ÇÜNKÜ NE?"

"çünkü..ben..yüzmeyi bilmiyorum."

Eijiro aşık bir aptaldı. Ancak aptallığı daha fazla olduğu için sevdiği kişiyi o derece kıskanmıştı ki, az ışıklı bir yere -zorla- getirmiş, ikisi yalnız olacak şekilde kapıyı kilitlemiş ve duvarla arasına sıkıştırmıştı.

'cidden senin ben beynini sikeyim.'

Kafasında kurguladığı saçma şeylerden sıyrılıp, aslında sudan çekinen birisini sevdiğini farketmek biraz tuhaftı ama anın heyecanıyla bulundukları pozisyondan şikayetçi değildi elbette.

Sevdiği çocuğun kulağına eğildi ve sakince gözlerini kapatıp içinden geçenleri söyledi kiraz çocuğu.

"B-Ben..gerçekten özür dilerim. Böyle saçma şeyler düşündüğüm için kendimden nefret ediyorum. Ancak..A-Ancak lütfen...lütfen sen benden benden...nefret etme."

tanrı aşkına lütfen.. kim birazcık kiridenki okumak istemez ki?

....

umrumda değil. ben yazmak istiyorum.

uzun sürecek bir şey yapmayacağım sadece aklımda ufak bir fikir var. linçlemeyin pls. beğenmezseniz bir daha yeni ship eklemeyeceğim bu yüzden fikrinizi söyliyin döverim muck>\\\\<