11."sadece bir aksesuar."

3.1K 278 245
                                    

Katsuki sadece bakıyordu. Eğer mümkün olabilseydi göz pınarları kanayana kadar öylece ona bakabilirdi. Bir yandan da üzülüyordu. Yıllar boyu kendisini böyle bir güzellikten mahrum etmişti. Yeri gelip onu üzmüştü. Kendini bir an kötü hissetmeye başladı. Ama karşısında böyle narin bir güzellik varken düşünemiyordu bile.

Açık pencereden içeriye hafif bir rüzgar esti. Yeşil dalgalı saçlar bir an için savruldu. Güzel kokusu Katsuki'nin tuhaf hissetmesine neden oldu. Düşünemiyordu. Kırmızı gözleri hala şaşkın bir halde yeşillere bakıyordu. Katsuki farkında değildi. Merakla İzuku'yu bekleyen diğerlerinin farkında değildi. İzuku'nun hissettiği utanmışlığın farkında değildi. Kendinden habersizce ona doğru ilerlediğinin farkında değildi.

"K-Kacchan? Bir s-sorun mu var?" Demişti. Katsuki cevaplamamıştı. Saçına dokundu. O güzel saçların yumuşaklığını, ellerinin her bir yerinde hissetmek istemişti. Yanaklarını, gözlerini, kızarık burnunu, tedirgince ama belli etmek istemediği sakin nefes alıp verişlerini.. hepsini inceledi Katsuki.

Kapının ardındaki seslerle kendine geldi. 'Ne?... Ne yapıyorum ben böyle?'

Kendine kızdı. Hem o güzelliğe bu kadar yakınlaştığı, hem de kendine, gözlerini ondan ayırarak kötülük ettiği için kendine kızıyordu. Derken Katsuki'nin kemikli parmakları bir an İzuku'nun kırmızı bandajına gitti. Gözlerini onun tatlı simasından ayıramıyordu.

Yanakları kırmızıydı. Katsuki'nin en sevdiği haliydi bu. Ya da sevdiğini kabul edemediği.

"Tch. Deku. Bağlayamamışsın bile."

"Eh?! Ş-Şey s-sa-sadece hızlı olmaya ç-çalışıyordum. Ve s-salık topla-"

"Hey hey. Sakin ol biraz. Pff.."

Sırıtmış mıydı o yoksa?

"Ş-Şey..Ben özür...ö-özür dilerim Kacchan." Dedi üzüntülü bir ses tonuyla İzuku. Gözünden bir damla yaş süzüldü. Katsuki'nin kendine kızacağından emindi.

"Verdiğin..verdiği hediyeye değer vermiyor izlenimi verdim..özü-"

"Şhh...gel buraya."

Katsuki en değerlisinin karşısında böyle ağlamasına izleyici kalamazdı. Ona bakmaya bile kıyamazken elbette izin vermezdi.

Sarıldı ona. Sıkı sıkı. Elinin birini saçlarına diğerini de İzuku'nun bel oyuntusuna yerleştirdi Katsuki. Normalde olsaydı İzuku utançtan oracıkta ruhunu teslim bile edebilirdi. Ama şimdilik... buna ihtiyacı vardı.

Katsuki'nin boynuna yüzünü gömmüş bir biçimde sessizce titrek nefesler alıp veriyordu İzuku. Elbette bu yakınlığın da onu kıpkırmızı halde getirecek etkileri vardı ancak...dediğim gibi sadece şimdilik... bir daha bu fırsatı elde de edemeyebilirdi. Bir daha sevdiği bu yakut gözlü çocuğa sarılamayabilirdi. Onu özlüyordu İzuku. Katsuki'nin yanındayken bile özlüyordu.

İlk sarılması bırakan kişi bu kez İzuku'ydu. Bu ne bir pes etme ne de bir isteksizlikti. Bu başlı başına bir intikamdı. Tıpkı Katsuki'nin az önce yaptığını hatırlamıştı ancak sinirli değildi. Sadece haksızlığa uğramış hissediyordu. Ne de olsa o Katsuki'ydi. İzuku onu asla yakalayamıyordu. Bir an sinirlenip bağırıp çağıran, diğer an buz kadar soğuk ve hissiz bakan, bazen ise en soğuk kalbe erişebilecek kadar sıcak davranabilen kişiydi.

İzuku onu asla yakalayamazdı. Sadece o istediği zaman İzuku'yu elde edebilir gibiydi. Ama aynısı İzuku için geçerli değildi.

En azından sadece İzuku böyle düşünüyordu ;3. (Anladınız siz)

Katsuki bundan hoşlanmamış gibiydi
İzuku kollarını gevşetip çoktan bırakmıştı ama o bırakmak istemiyordu.

Ama bu Katsuki idi işte. Gururuna yenik bir halde tam bırakırken. Eline İzuku'nun bandajı geldi. Gevşek bir şekilde bağlıydı göz alıcı dalgalı saçlara. "Bunu ben bağlarım."
"Eh..? A-Ama Kacchan yorulmana gerek y-" "Yorulmayacağım. Sadece..sadece izin ver işte."
"A-Ama-" "Shh..Deku son zamanlarda çok itirazkâr ve söz dinlemez olmuş gibi."

Y.N/:(itirazkâr diye bir kelime var mı bilmiyorum bile amq inş vardır :>)

Bu sözler İzuku'nun sinir olacağı tarz sözlerdi. Ve Katsuki bunu biliyordu. Yine de..pfft hadi ama Katsuki'den bahsediyoruz. Kirli oynamayı severdi o. Ama kazanmak istemiyordu. Kaybetmek de. 

İzuku bir tepki gösterme gayretinde bulunmadı. Katsuki'ye arkasını döndü ve yavaşça revirin yatağına oturdu. Saçlarını çözdü. Katsuki de onun ensesine dönük bakıyordu. Bandajı İzuku'dan aldı. Parmaklarını hafifçe onun saçlarından geçirdi. Yumuşak ve naif hareketlerle topladı yeşil bukleleri.

İşi bittiği sırada yavaşça hâlâ arkası dönük İzuku'nun kulağına eğildi. Katsuki'nin sıcak nefesini hissetti. İzuku bir an tüm vücudundan elektrik geçmiş gibi bir sanıya kapıldı.

" İzuku'nun âsiliği onun beyaz tenini ısırmak istememe sebep oluyor."

azgın bir seme ile geri döndüğüm için özür dilerim

One Shot - KatsudekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin