Bölüm 48

51.4K 1.8K 66
                                    

İlk beğeni için @Mrvbrk09 ilk yorum için @mutluol53 teşekkürler :)

"Dilan kalk kızım odana geç yat"

"yaa bırakın beni ya" Dilan huysuzluk yapınca elmas uyandırmaktan vazgeçti ve kahvaltıyı hazırlamak için mutfağa geçti

Aşağıya her inen önce Dilan'a bakıyor onu uyandırmaya çalışıyor ama huysuz Dilan'ı görünce kaçıyorlardı

"kızım Dilan hala sedirlerde yatıyor mu?"

"evet anne yaren de bende seslendim ama bizi tersleyip gönderdi"

"hasbin Allah ya buna da oldu bir şeyler ama dur bakalım sabrediyorum"

Baran'a aşağıya indiğinde sedirlerde uyuyan ikizini gördü ve uyuz etmek için Dilan'ın yanına gidip dürtükledi

"Dilan kalk hadi"

"offf" Dilan örtüyü kafasına çekerken Baran örtüyü geri açtı

"kız kalksana" Baran tüm çabalarına rağmen Dilan'ı uyandıramayınca son olarak mutfaktan getirdiği su bardağını Dilan'ın yüzüne bir anda döktü, Dilan yattığı yerden bir anda sıçrarken Baran onun bu haline gülüyordu

"Baran defol git şuradan elimden bir kaza çıkacak" Dilan öfke ile yastığını örtüsünü alıp Baran'ı itekledi ve odasına çıktı

"valla ağız burun girmediğine dua et Baran"

"gene suçlu Baran, hanımefendiyi çağırdık seslendik kalkmadı"

"bu kız seni iyi çekmiş bunca yıl be kardeşim allah yaren bacıma sabır versin"

"abi ayıp oluyor ama"

"ben gördüğümü söylüyorum Baran"

"aman be bir daha uğraşmayacağım ne haliniz varsa görün" Baran tiriple giderken Alparslan arkasından güldü

"hey allahım bu çocuk büyümeyecek"

"kime söylenirsin sabah sabah oğul"

"Barandan başka kime söyleneyim baba Dilan'ı epey kızdırdı"

"birbirleri ile didişmelerine kızsam da ikisi de evimizin neşesi be oğlum onların yokluğunda konak çok sessizdi tez zamanda torunlarımın sesi de bu konakta yankılanır da neşemize neşe katar"

"inşallah baba"

Kahvaltı sofrasında Dilan'ın eksikliği fark edilmiş olsa da Ömer ağa dokunmayın kızıma demişti

"çocuklar dün akşam konuşmaya fırsat olmadı bugünden tezi ben yerimi Alparslan'a bıraktım bundan sonra torunlarımla vakit geçirmek istiyorum yaşlandım artık, şirketi de üç kardeş idare edin ben artık emekliye ayrıldım sadece imza işlerinde çağırırsınız"

"hayırlısı olsun Ömer bey allah utandırmasın bende artık elimi gelinime bırakıyorum artık bu evin hanımı Feyza'dır"

"anne olur mu öyle şey sen olmazsan ben altından kalkamam"

"yok artık benimde kenara çekilme zamanım gelmişti, ben her zaman buradayım gerek duyduğunda yanında olacağım güzel kızım"

"sağ ol anne bugüne kadar beni dilandan ayrı görmedin bunca yıldır baba sevgisini babanın verdiği güveni hissetmedim ama çok şükür babam da sen de beni evladınız olarak gördünüz hakkınızı ödeyemem allah sizlerin yokluğunu bizlere göstermesin" Feyza'nın sesi titrerken herkesin içi sızlamıştı

"sen bana canımı emanet ettiğim arkadaşımın can yoldaşımın emanetisin ben seni hiçbir zaman gelinim olarak görmedim ben seni evlat bildim sende bizleri anan baban bildin evimizi yuvan bildin allah senden de razı olsun kızım"

SÖZ AŞKIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin