21.PART: KURU BEYİN

106 7 0
                                    

YIL: 27.11.2023

-" O zaman beni uyuşturarak üslerine götürdüler. Tüm yol boyunca baygındım. Gözlerimi açtığımda bembeyaz bir odadaydım. Hareket etmek istedim ama sanki beynim bedenimi değil de bedenim beynimi yönetiyordu...  Hiçbir şey yapamıyordum, sonradan bedenime söz geçirebilsem bile beni kelepçelediklerinden hareket edemeyeceğini fark ettim...

       Yapacabileceğim bir şey yoktu. Oyunu onlar kazanmıştı. Ben artık sadece onların hareketlendirdikleri bir kukla parçası gibi onlara uyacaktım...

       Bana sabah akşam yemek verdiler, tabi ellerimi kullanma hakkım yoktu, eminim hemşire her seferinde boğazıma doğru yemekleri bocalamaktan zevk almıştır.

       Kısa bir süre sonra da Doktor Michael ile tanıştım. Bana birkaç ilaç vereceğini düşünmüştüm. Tabi bunu ona sorunca kurnazca bir gülümseme kazandım. O zaman anladım, zaten yemeklerime karıştırılıyordu. Ben farkında bile olmadan zorunlu olarak yiyordum. Bu adil miydi şimdi?

       O zaman o kadarını düşünüp farketmek bile beni o kadar zorlamıştı ki... Beynimin içime aktığını hissediyordum geceleri... Hiçbir şey yapmadan kendimi tavana bakarken buluyordum çoğu zaman… Bu benim çok zoruna gitmişti...

       İlk 6 ayım böyle geçti... Hemşire Patricia'nın ağzıma bocaladığı yemekler, Doktor Michael'ın kontrol ettiği beyin taramalarım, boş bakışlarım ve boş düşüncelerim....

       O zamanlar beni mutlu eden ve umut ışığı uyandıran tek şey neydi biliyor musunuz? Rüyalarım... Her uyuduğumda rüyamda geçmişi görüyordum... Patlama olmadan önceki halimizi... hepimiz gülüyorduk. Bu rüyalar çok hoşuma gitse de hepsinin kuru bir hatıra defterinden uçuşan yapraklar olduğunu da biliyordum....

       7.ayımın sonlarına doğru da o lanet kişi geldi...   "

-" Naomi deme baba!"

-"üzgünüm evlat ama oydu....  "

-"Sana zarar mi verdi ?"

-" Hayır evlat...  Bana iş teklif etmeye gelmişti. Tabi ilk olarak demem gerekir...

        Bana olan teklifi şuydu; Ben ona bildiğim tüm birincillerin yerlerini  vercektim. O da karşılığında aileme hiçbir şekilde dokunmayacaktı.

Tabi ki ailemde bende onların yetkisinde çalışacaktık, onların isteklerini yerine getircektik… "

-" Kabul etmedin değil mi?"

-" Tabi ki ama oradaki durumlar gerçekten çok farklıydı. Bana bir program hazırladıklarını düşünüyorum. Beni tüm gün inceleyip beynimi uyuştururlardı, her gün bunların bitiminde Doktor Michael gelip bana acıdığını söylerdi. Kendi ailesiyle olan eğlenceli anılarını anlatırdı, benim de anlaşmayı kabul edersem onlar gibi olacağından bahsederdi...

      Gece olduğundaysa Naomi gelirdi, benim anlaşmayı kabul etmemem dahilinde size yapacağı şeyleri teker teker anlatırdı.  O lanet kadın yüzünden her gecemde kabuslar görürdüm. Çığlıklarla kalkardım, bana sakinleştirici iğne yapmaları onlar için alışkanlık olmuştu...

       Birkaç ayım böyle geçti… Hiçbir zaman tekliflerini düşünmedim bile ne arkadaşlarımı satabilirdim ne de kendimin ailemin onların köpekleri olmasına izin verebilirdim. Her şekilde berbat bir fikirdi.

       Haftalar geçtikçe bana uyguladıkları her şeyin dozunu artırmaya başladılar... Naomi nin size yapacağı şeyler bile sınırını aşmıştı... Çok sinirli hissetmek istiyordum ama tek hissettiğim boşluktu, başka hiçbir şey....

HIDE&SEEK (saklambaç)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin