"İşin staj kısmı da bitti mi?" dedin en sonunda sinirle. Seni bu şekilde Sam'dan ayırması hoşuna gitmemişti. "Bilmem, ne kadar zeki olduğuna bağlı." İlk başta gözlerini kıstın. Hemen ardından sırıtmaya başladın ve dişlerini göstererek gülmeye başladın. Hiç durmadan kahkaha atmaya başladığında Tony kaşlarını çatmış sana bakıyordu. Hem ne kadar güzel güldüğüne şaşırırken hem de neden güldüğüne anlam vermeye çalışıyordu.
"Tanrım! Sanırım haklısın. Üç yıldır gülmüyordum. Bu doğru. Ve sen şu an... ah beni güldürdün. Tebrik ederim Bay Stark." dedin kahkahalarının ardından. "Benim IQ puanım 273. Ve seninki de 270. Tartışmak ister misin?" dedin gülerek. Tony sana şaşkın bir şekilde bakarken sen gülerek yerinden kalktın. Stajın bittiğine emindin zaten. Eşyalarını alıp laboratuvardan çıktın.
Odana girdiğinde aynada hala gülümseyen yansımanı gördün. Elindeki kitaplar yere dökülürken bir anda az önce olanlar aklına geldi. Tony Stark'a laf sokmuştun. Hem de zekiliği üzerinden. Bunu daha önce de daha farklı bir sebepten dolayı yaptığını düşünsen de gülümsediğini fark etmiştin. Hatta kahkaha atmıştın. Üç yıl sonra ilk defa arkasından, tebessüm ettiğin adamın yüzüne gülmüş, hatta kahkaha atmıştın. Hem de o sana kötü güldüğünü söylese bile.
Kafanı toparladığında aklına gelen yaptığın yanlış yüzünden küfür savurdun. Kitaplarını yerde bırakıp hemen odandan çıktın. Hızlıca aşağıya indiğinde camların ardında Tony'i göremedin. Tekrar yukarı çıktığında onu koskoca kulede bulamayacağını biliyordun. "F.R.I.D.A.Y?" dedin cevap gelmesini umarak. "Evet Bayan S/S/A?"
"Tony nerede?" dedin hızlıca. Bay Stark demen gerektiğinin farkındaydın ama aceleden ve korkudan bunu düşünmemiştin bile. "Mutfakta." diyen sese teşekkür edip hızlıca bir kat daha çıktın. Koşarak mutfağın kapısına geldiğinde o seni görmeden durdun. Sakin olamaya çalışarak içeri girdin. Sanki her şey normalmiş gibi.
Bir bardak aldın ve su almak için sürahiye uzandın. Tony seni görmüş ama aynı senin yaptığın gibi olabildiğince sakin kalmaya ve normal olmaya çalışıyordu. Çalışmasaydı eğer bir sürü soru sorabilirdi. Senin derin nefesler aldığını fark edince kaşlarını çattı doldurmakta olduğu kahvesini bıraktı ve sana döndü. "Sen koştun mu?"
Duyduğun soru ile boğazına kaçan su bir olmuştu. Öksürük krizine girerken rezil olduğunu biliyor hatta her şeyi açığa verdiğini de biliyordun. Öksürüklerin kesildiğinde konuşmaya başladın. "Hayır. Merdivenleri çıktım."
Tony kafasını sallayıp kahvesine döndü. Sen de elindeki bardakla oynarken eğer buraya gelme amacını söylemezsen kovulabileceğinin farkındaydın. "Ben özür dilerim. Yani o dediklerim için. Sizin zeki olduğunuzu biliyorum. Aşağılamak istememiştim. Ben... Beni kovacak mısınız?" diye sordun. Lafı dolandırmaya gerek olmadığını biliyordun. Dudağını dişlerken Tony sana bakmadan cevap vermişti. "Aslında evet düşündüm. Yani çünkü bu kırıcıydı."
"Ah lanet olsun." diye fısıldadın. Bunun olacağını biliyordun zaten. Bu Tony Stark'dı. Ona 'Senden yüksek IQ'ya sahibim' deyince bunu görmezden gelecek biri değildi. Kahvesini doldurmayı bitiren Tony eline kupasını alıp kalçasını tezgaha yasladı ve tamamen sana döndü. Senin bakışların hala yere bakarken konuşmaya başladı. "Fakat kırıcı olan beni aşağılaman değildi. Stajyerimin benden yüksek IQ'ya sahip olmasıydı. Fakat sonra 'Neden kovayım ki? Yanımda güzel gülüşlü birine ihtiyacım var.' dedim. Bu yüzden vazgeçtim." dedi.
Kahvesinden bir yudum aldıktan sonra kendisine şaşkın bir halde bakan sana son bir kez bakıp mutfaktan çıktı. Senin onu duyamayacağın kadar uzaklaştıktan sonra F.R.I.D.A.Y.'e seslendi. "F.R.I.D.A.Y. S/A'nın geçmişi ile ne bulabiliyorsan hepsini bul. Onun hakkında daha fazla bilgi sahibi olmalıyım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLOMBİYA |TONY STARK|
FanfictionEgonun yakıştığı iki insan. Sadece bunu anlamak için tanımak lazım. Fakat iki zekinin birbirini tanıması kolay bir şey değil. Tony Stark'ın bir kalbinin olduğu kanıtıdır. #1 stark #1 sam #1 newyork #1 wintersoldier #1 falcon #1 clintbarton #1...