#29

2.7K 154 76
                                    

"Hayır bu!" dedi Natasha elideki siyah uzun elbiseyi sallerken.

"Onunla rahat bile edemez, olmaz! Kesinlikle bu!" dedi Wanda da elindeki kırmızı kısa elbiseyi sallarken. 

İkisi de seni unuttup kavga etmeye başlamıştı. Birkaç dakika sonra artık seslere tahammül edemeyince onların arasına girdin. "Artık bir sussanız? Mezuniyet benim mezuniyetim ve ayrıca ben bu kadar süslü biri değilim. " Aralarından çıktığında ikisi de sana döndü. 

"O zaman daha rahat bir şey buluruz." dedi Wanda omuz silkerek. Natasha da ona destek verdiğinde gülümsedin. "Kızlar bu kadar uğraşmanıza gerek yok." dedin. O kadar da istekli değildin. Senin için sadece belgeni alsan yeterdi. Geriye kalan günü Tony'nin yanında geçirsen de olurdu. 

"Evet kesinlikle uğraşmanıza gerek yok. Ben zaten halledeceğim." diyerek odaya giren kalın sesli adama baktın. Sana göz kırparak karşılık veren sevgiline sen de dudağının kenarını istemeyerek de olsa kıvırarak karşılık verdin. 

"Wanda gitme zamanı, burada işler karışacak." diyen Natasha senin omzuna hafif bir şekilde vurduğunda ikisini de çok ayıp dercesine bir bakış attın. Onların gitmesi ile Tony sana doğru adım attı ve her zaman olduğu gibi kollarını beline doladı. "Ben sana gayet uygun bir elbise bulurum. Her ne kadar oraya gitmek istemesen de belgeni alır geri dönersin. Ondan sonra da tüm gece bana ait olursun. Nasıl ama?" dedi sırıtarak.

"Tabi o da olur. Ama ben hiç gitmeme taraftarıyım. Veya en basitinden pantolon ile gitme..." 

"Olmaz, oraya gidip Tony Stark'ın yanında staj yaptığını ve ne kadar güzel olduğunu göstermen lazım. Stark olmak bunu gerektirir." Son dediği cümleye karşılık kaşlarını çatarken Tony gayet her şey normalmiş gibi davranıyordu. "Bu aynı zamanda Tony Stark'ı kaptığım anlamına da geliyor?" dedin onu test etmek için. Bu konu kesinlikle evliliğe gidecekti.

"Benim olan her şey bir Stark'dır." dedi Tony konuyu değiştirmek için. "Ayrıca gün bitiminde sürprizlerim de var." dedi daha da dağıtmak için. Kaşlarını kaldırıp şaşırmış bir şekilde yüz ifadesi aldın. "Sorsam bile söylemezsin o yüzden şimdiki derdimiz elbise olsun bari." dedin. Tony gülümseyerek dudağına kısa bir öpücük kondurdu. "Sen duşunu alırken elbisen odana gelmiş olur." 

Sen de gülümseyip onun dudağına kısa bir öpücük kondurduktan sonra banyoya ilerledin. Onca yıl sonra seni tekrar kendin yapan ve sana aile olan bu adamı çok seviyordun. 

Duşdan çıktıktan sonra yatağının üzerindeki kutuyu gördün. Önce üstündeki notu okudun. 

"Belgeni alırken ve aldıktan sonra orada olacağım. Kutunun içindekini seveceğinden eminim. Çünkü bir Stark seçti. İyi eğlen. Seni çok seviyorum."

Gülümseyip kutuyu açtın. Eline aldığın elbiseyi görmen ile aslında onun tulum olduğunun farkına vardın. Tamamen sana uygun ve hem rahat hem de şıktı. Ayrıca kutunun içinde ona uygun topuğu fazla olmayan ve ufak bir el çantası vardı. "Bu adam bir mucize." diyerek gülümsedin ve hazırlanmaya başladın.


♤♧♤


Birkaç saat sonra mezuniyetin olacağı mekana gelmiştin. Herkes gayet mutlu ve arkadaşları ile konuşuyordu. Son seneye kadar hiçbir şekilde açılamayan sen hiç kimse ile konuşamıyor ve boş bir masada ayakta dikiliyordu. Fakat herkes sana en son üniversiteye geldiğinde olan olaylar yüzünden bakmıyor değildi. Kafanı eğdin ve telefonuna baktın. Tony'den arama veya mesaj yoktu ama kuledeki herkesten güzel dilekleri vardı. Onlara teşekkür ettikten sonra saate baktın. Beş dakika sonra tören başlayacak ve belgeler başlayacaktı. Herkes oturmak için yürümeye başlamıştı bile. 

Kendine uygun bir yer buldun ve oturdun. Sana bakan birkaç kişi dışında her şey gayet normal ilerliyordu. Yanına oturan insanlar da sana bakmıyor, arkadaşları ile konuşmaya dalmıştı. Okulun  profesörü çıkıp uzun ve sıkıcı bir konuşma yaptıktan sonra okulun birincisinin belgesini özel olarak kendi vereceğini açıklamıştı. Derin bir nefes aldın. Bu kişinin sen olma ihtimali vardı.

"S/A S/S/A! Tebrik ederim!" dedi gülümseyerek. Aynı zamanda hem şaşırıp hem de mutlu olarak ayağa kalktın ve sahneye ilerledin. Profesör ile resmi tokalaşma olayını bitirdikten sonra sana uzattığı belge ve plaketi aldın. Karşıya bakıp kameraya gülerek. Aynı zamanda da hemen oturan kişilerin arkasında tanıdık yüzü gördün. Gözlük takmasına rağmen onu tanıdın. Gülüyordu ve emindin ki gözleri çizgi kadar kısılmıştı.

Teşekkür ederek sahneden indikten sonra direk onun yanına gittin. "Böyle olacağını biliyordum." dedi her zamanki emin sesi ile. "Ben Stark'ım." dedin gülümseyerek. Tony hafif kısık mükemmel bir kahkaha attı. Elini tuttu ve seni mekandan çıkarmak üzere yola koyuldu. Çalılıkların arasına girmeden önce konuşmaya başladı. "O konuda bir şey daha var." dedi ve çalılıklara girdiğiniz de durdu. Burada sizi kimse göremiyordu ve gürültüden uzak çok güzel bir yerdi. Elini cebine attı ve ufak bir kutu çıkardı. Bunun böyle olacağını tahmin etmene rağmen fazlasıyla şaşırmıştın. İstemesen de gözlerin dolmuştu. 

"Benim olan tüm her şey Stark'dır demiştim. Ama sen ne bir şeysin ne de benim olabilecek kadar bağımlı birisin. Fakat ben tamamen seninim. Benden daha zeki ve benden daha mükemmel birine bağlandım. Ki ben Tony Stark, tamamen duvarlarımı senin için yıktım. Buz tutan kalbimi senin için ateşe attım. Ve şimdi burada bana diz çöktürüyorsun S/A S/S/A." Sen daha hiçbir şey diyemeden diz çöktükten sonra sözlerine devam etti. "Sana S/A Stark dememe izin verir misin?" 

Ağzın açık ve göz yaşların usulca dökülürken mutlulukla güldün ve kafanı salladın. Konuşamayacak kadar dilin tutulmuştu. Eskiden olsa Tony Stark adını duyduğunda neredeyse kusacak kadar olan, Tony Stark ile staj yaptığını öğrenmeden önce ona kafa tutan sen ve öğrendiğinde ise krizlere giren sen şu an bu adamın evlilik teklifini kabul ediyordun. Koca bir yıl geçmişti ve fazlasıyla şey atlatmıştınız. Fakat şu an bunların hepsi geride kalmıştı ve Tony ayağa kalkıp yüzüğü parmağına takmıştı. Ağlaman kesilmişti ve gülümseyerek ona sarıldın. "Seni 3000 kez seviyorum." dedin sessizce sadece onun duyabileceği şekilde. 

"Bayağı büyük bir sayı." dedi Tony gülerek. Kafanı gömdüğün yerden çıkarak ona uzandın. Ortada buluşan dudaklarınız ile hayatlarınız da buluşmuştu.

SON


KOLOMBİYA |TONY STARK|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin