28

9.1K 964 1.1K
                                    

"İstemiyorum, ya ne yapacaksınız beni? Gidin işte."

"Jisung, moda kralımız sen olduğuna göre bizimle gelmen gerekiyor!"

Felix kolumu çekiştirerek söylediğinde omuz silkmiş ve yatmaya devam etmiştim. Jeongin için alışverişe çıkılacaktı ve Felix'le ikisi gelmem için ısrar ediyorlardı.

"Jisung, lütfen~"

Felix Tatlıca sorduğunda oflamış ve yerimde doğrulmuştum. Lanet, Felix'e kıyamıyordum.

"İyi. Hazırlanacağım."

"Oley!"

"Oley!"

Onlara göz devirmiş ve üstümü giyinmiştim. Bilerek yavaş yavaş makyajımı yapıyordum ama ilk defa ikisi de bu yüzden söylenmiyordu. Garip.

Ben hazırlandığımda Felix de yanıma oturmuş ve beni süzmüştü.

"Ben yapsam nasıl durur Jisung?"

"Ne! Mükemmel olur tabi ki. Yapabilir miyim!"

Felix ilk defa kafasını olumlu anlamda sallamıştı. Normalde hep makyaja hayır derdi. Hemen onu kendime çekmiş ve makyaj yapmaya başlamıştım.

İlah. Gibi. Olmuştu.

 Olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"

Hyung! Süper oldun!"

Felix gülümsemiş ve kalkmıştı yanımdan. Jeongin de heyecanla yanıma oturmus ve bana bakmaya başlamıştı.

"Ne var?"

"Bana da yap hyung!"

"Hyunjin'i düşürmek mi istiyorsun?"

Ben güldüğümde Jeongin yaramazca sırıtmıştı.

" Ben her şekilde onu düşürüyorum."

Gülerek Jeongin'e makyaj yaomaya başlamıştım. Çok yakışıklı olmuştu. Hatta bebeğimden bekleyeceğimden fazlası...

....

babacık diyesim gelmişti.

babacık diyesim gelmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

B

en de tamamen hazır olduğumdan emin olduktan sonra evden çıkmış, avmye ilerlemeye başlamıştık.

Görmüşken ilk olarak diğerlerini kuaföre sürüklemiştim. İlk baş uzun saçlarımı kestirmek istemiştim ama Jeongin ve Felix beni vazgeçirmişti. Zaten çok fazla akmış olan saçlarımı yine mavi ama daha çok gri bir renge boyatmıştım.

 Zaten çok fazla akmış olan saçlarımı yine mavi ama daha çok gri bir renge boyatmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Buraya girelim!"

Felix bizi bir mağazaya sokmuş, kıyafet bakmaya başlamıştı. Jeongin kendine kıyafet bakarken bir tanesini de bana uzatmıştı. Felix de bana kıyafet getiriyordu.

"Ya, Jeongin için geldik."

"O yüzden kendimize birşeyler bakamaz mıyız? Ben bunu beğendim."

Felix elindeki kıyafeti saklarken derin bir nefes almıştım. Beni kabine doğru itmiştiler.

♥♥♥

"Yalvarırım size, yemek yiyelim."

Saatlerdir geziyorduk ve alışverişi yeni tamamlamıştık. Ben bitmiştim. Bacaklarım daha fazlasını kaldıramıyordu.

Felix de kafasını sallamış ve duvara yaslanmıştı. Hepimiz bitiktik.

"Eve gidelim. Birşeyler sipariş ederiz."

Hepimiz onaylamıştık. Taksiye binip eve gitmiştik. Zar zor kapıya gelip zili çalmıştım. Annem açmayınca oflayarak anahtarımı çıkarmıştım cebimden.

"Ben yorgunum ya tüm dünya üstüme gelsin, nereye gittin anne ya?"

Kapıyı açıp içeri girmiştim. Elimdeki poşetler yüzünden ışıkları açmaya üşenerek içeri ilerlemiştim.

Poşetleri yere koyduğum anda ışıklar açılmıştı. Gözümü alan ışıkla elimi gözlerime siper etmiştim.

"İYİ Kİ DOĞDUN JİSUNG!"

Felix, Jeongin, Minho, Changbin, Hyunjin, Seungmin, Chan hyung, Woojin Hyung, Hyeji teyze MinHee teyze JaeHwa teyze (Jeongin'in annesi) Jisoon teyze (Changbin'in annesi), Ryujin ve annem benim için doğumgünü şarkısı söylüyordu.

Doğumgünüm olduğunu unutmuştum bile. Gözlerim dolmuştu. Gülümseyerek onlara bakıyordum. Ellerimle yüzümü kapatmıştım

"Teşekkür ederim..."

Minho önüme gelmiş ve ellerimi yüzümden çekmişti. Ellerini yanaklarıma koyup dudaklarımı öptüğünde gözlerim kapanmıştı. Arkadan yüksek sesli tezahüratlar gelmişti.

U-TAN-MIŞ-TIM.

"Doğum günün kutlu olsun. Bunu önceden sana vermediğim öpücükler için say."

Doğumgünümde her zaman onda beni yanaktan öpmesini isterdim. O ise asla öpmezdi. Kızarmış yanaklarıma rağmen gülümsemiştim.

"Evet, bana ne zaman söylemeyi düşünüyordun hayırsız?"

"Aynı şekilde."

"Beni de sayın."

"Hmhm."

Annem, Felix, Jeongin ve Seungmin sırayla söylediklerinde gülümseyerek onlara bakmıştım. Onlara söylemediğim için dayak yiyecektim.

"Ya, pasta almadınız mı bana? Hadi üfleyeyim getirin."

Konuyu degistirmeye çalıştığımda hepsi gülmüştü. JaeHwa teyze getirmişti pastayı. Dileğimi tutmuş ve üflemiştim mumları.

Umarım bu aptallar hayatımın sonuna kadar yanımda olur.

♥♥♥

evet, aklıma yazacak birşey gelmediği için bu bölümü yazdım çünkü bugün benim doğum günüm skxkwkdkwkdk

düşünsenize bu fic angst bitiyor

daha dün gece 3.7-3.8k gibi birşeydi okunması, sabah bir açtım 4k olmuş çoktan

gerçekten bu fic nasıl okundu anlamıyorum

eğer bitirsem diye diğer kitabımın hazırlıklarına çoktan başladım.
hyunin kitabı olacak, ama minsung mu olsa demedim değil

fight me mate (minsung)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin