7. Bölüm "Kırlangıç "

45 20 5
                                    


Üzgünüm, bölümün geç gelmesi benim hatam değildi . Ruh halim darmadağın olmuşken toparlamam zaman alıyor. Bölüm güzel olsun istediğim için de biraz gecikmiş olabilir.
Anlayışınız çok mutlu ediyor .
Sizi seviyorum karanlığımda yol gösteren ışıklarım .

Iyi okumalar.

Bölüm şarkısı- çağan şengül,kırlangıç.

7. Bölüm "Kırlangıç "

"Karanlık bizim gibidir,görünmez ama hissedilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Karanlık bizim gibidir,görünmez ama hissedilir ..."

...

Her oyunun kuralları vardır . Bizim oyunumuzun kuralı birdi. Bir karantinaya kapatmıştık planlarımızı . Asla çizgiyi aşmayacak, şifayı bulmadan kimliğimizi belli etmeyecektik.

Eflah duman zemahşeri küçük kız çocuğunun elindeki şekeri alan müdürden bile daha acımasız olan kaderin mürekkebi gibiydi.

Safir vuslat bir hedef belirlemişti.

Bugünün hedefi iblis meleğinin sakinliğini yıkmaktı. Bunu neden istediğimi bilmiyordum, eflah duman zemahşeri beni kendine çekiyordu bu yönüyle.
Atalay başaran çocukluğumdan bu yana büyük bir yıkımdan kurtulan prens olmuştu benim için. Fakat bu yabancı adam karanlık gözlerine inatla şeytanın neferine sesleniyordu sanki.

Eflah duman zemahşeri ayağında ölümün zinciriyle ceheneme yürüyordu.

Zaman okyanusa düşmüş gibi kaybolurken geçmiş bana yine acımasızca davranıp üvey evlat muamelesi yapmaya başlamıştı.

Acı kabuk tutmuyordu. Asla tutmayacaktı ruhumdaki yaralar. Yalnızlığım bir kılıç kadar uzun ve keskin saplanıyordu kaderime, ALLAH her kuluna imtihan vermiyordu ki.

Ben babasının düşünmediği, annesinin bir avuç duayı bile hor gördüğü evladıyım.
O lanet geceden sağ çıkmamalıydım.
O lanet geceye sabah olmamalıydı...

Bu lanet olası şehirden hemen ayrılıp atalay' ı görmek istiyordum. Benim küçük bebeğimin bana ihtiyacı vardı. Yine bir yolculuğun içindeydik. Eflah tek kelime etmeden aracı kullanırken pencereden dışarıyı izliyordum.

Dışarıdaki güneş yağmurlu geçen gecenin ıslatığı pencerenin üstündeki damlaları zarifçe emerken kirpiklerim uzun zamandır güneşi görmemenin sızılarıyla kalanlarını indiriyordu.

Yorgunluk nefesimi dahi değiştirmiş, zihnimdeki kalabalık seslerinden başım ağrımaya başlamıştı .

Bu sefer sportik giyinmiştim ve eflah karşı çıkmamıştı, hareketli bir görevde olduğumuzu anlamak zor olmuyordu.
Elimi radyoya atıp çalmaya başlayan şarkıyı dinledim.
Ben acıyı seviyordum.
Fazla karamsar olduğum bir gerçekti.

KAR TANESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin