Soğuk bakışların gölgesinde yuhalanmış bir ruh
Bedeninin ortasında oyuk bir saplantı
Kalpler şarapnel parçasıyla dolu
Ne tarafa bakarsak bakalım gökyüzü
İki aldanmış cümle içinde,
Biri ötekinden bağımsız
Sarmaşdolaş iki ayrı kalp
Kaldırım köşesine çökmüş bir derviş
Güneye bakan bir kaç çocuk...
Yosun tutmuş ayaklarımız,
Aynı yolda yürürken sessiz sedasız kapılmışız emsalsiz rüzgarlarına sabahın
Karşı konulamaz bir gündoğumu
Uykusuz gözler...
Ay'ın evrelerinden bir tanesi yüzün
Özenip bezenmiş tanrı
Bunca zahmete katlanmış
Ölçmüş biçmiş seni sunmuş yeryüzüne
Ne büyük hikmet, nimet...
Güzellik kavramının göreceli olmadığını kanıtlıyor suretin
Ummadık bir anda öpebilirim sol yanına düşen yansımandan
Kristaller dökülür saçlarından
Sen, hep aynı parıltıyı seversin30 Temmuz 2019 01:41