Dilvin,
Gel artık
Bu münafık şehrin, cehennem dediğimiz en alt katmanında bekliyorum seni
Derinde verdiğin sancılar, derimi yakıyor
Küllerimin rengi soluyor,
Yeşilimsi renklere dönüşüyor
Dilvin,
Senin için dolup taştı geniş çaplı mahallelerimiz
Bu şehir senin için iki yaka'ya bölündü
Bir tarafta seni sevenler
Diğer tarafta ben
Elimde yarı kırık baston,
Yarısı yırtılmış bir piyango bileti
Karşımda tam insan olamamış yarı insanlar var
Dilvin,
Gel artık
Hem Necati amca bile yokluğunu hissetti
"Kızım nerde, nerde benim dilvinim" diyor
Nerde olduğunu nerden bilebiliriz ki?
Bugünde yok,
Bugünde işleri başından aşkın,
Bugünde gelmeyecek diyemedik
Dilvinim,
Konuşkan, güzel, tatlı dillim benim
Son demlerimi yaşıyorum,
Bu süreçte saçlarına dokunmak, koklamak, onlarla bütünleşmek...
Tek arzum bu olsa gerek
Dilvinim,
Sana hitab eden şiirler var
Mısralar,
Kafiyeler var
Sen yoksun
Ben burdayım
Ve ben,
Hâlâ yaşıyorum!06 Aralık 2016